ŞemdinliHaber

Adalet Yürüyüşü'nde üçüncü gün: Konvoy Kahramankazan'da

Politika

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ömer Kavurmacı'nın tutuklanmasına tepki gösterdi: Yargıda çifte standart olmamalı. Aslolan tutuksuz yargılamadır... Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşüne bugün Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan da destek verdi. Gürkan, "HDP milletvekillerinin cezaevinde olduğu, CHP milletvekilinin tutuklandığı, gazetecilerin cezaevine atıldığı bir ortamda adalet ve demokrasi talebi büyük önem taşıyor" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ‘Adalet Yürüyüşü’nün 3. gününe başlamadan önce açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, ‘FETÖ/PDY’nin iş adamları yapılanmasına yönelik soruşturmanın sanıkları arasında yer alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılması ile ilgili olarak “Kavurmacı’nın tekrar tutuklanması kararını doğru bulmuyorum. Yargıda çifte standart olmamalı. Aslolan tutuksuz yargılamadır” dedi.

Daha sonra yürüyüşün 3. gününe başlayan Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler Kahramankazan yönüne hareketlendiler. Kılıçdaroğlu’na bugün eşi Selvi kılıçdaroğlu ve oğlu Kerem Kılıçdaroğlu ile nişanlısı da katıldı. Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşüne farklı politik kesimlerden katılımlar da sürüyor. Dün AK Parti kurucularından olan ve daha sonra partiyle yollarını ayıran Fatma Bostan Ünsal, Mazlum-Der eski başkanı Faruk Ünsal yürüyüşte yer almıştı. Bugün de Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan ve MYK Üyesi Levent Tüzel yürüyüşe katıldı. Tüzel ve Gürkan ilk mola noktasına kadar Kılıçdaroğlu’nun yanında yürüdü.

GÜRKAN: ADALET VE DEMOKRASİ ORTAK TALEP

EMEP Genel Başkanı Gürkan yürüyüş sırasında Gazete Duvar’a yaptığı açıklamada, “Adalet ve demokrasi talebi işçi sınıfının, emek güçlerinin ortak talebi. Bu talepleri sahiplenmek için buradayız. ‘Tek adam tek parti’ iktidarı inşa ediliyor. Böyle bir süreçte adalet ve demokrasiden bahsedilemez. HDP milletvekillerinin cezaevinde olduğu, CHP milletvekilinin tutuklandığı, gazetecilerin cezaevine atıldığı bir ortamda adalet ve demokrasi talebi büyük önem taşıyor. OHAL KHK’ları ile tüm toplumsal kesimler susturulmak isteniyor. İktidarın baskıcı politikalarına karşı adaleti ve demokrasiyi sokakta kazanmak temel görevimiz. İktidar sokağı terörize etmeye çalışıyor. Biz demokrasiyi kazanmanın yolunun ortak mücadele olduğunu söylüyoruz. Ve tüm kamuoyunu demokrasi için ortak mücadeleye çağırıyoruz” dedi.

TÜZEL: HDP İLE BAŞLADI CHP İLE SÜRÜYOR

HDP eski Milletvekili ve Emek Partisi MYK üyesi Levent Tüzel ise adalet talebinin bugün çok önemli ve anlamlı olduğunu belirterek şunları söyledi: “OHAL rejimi ve arkasından çıkarılan KHK’lar ile hukuk tamamen ortadan kaldırıldı. İktidara göbekten bağlanmış talimatla çalışmış bir yargı oluşturulmuş durumda. Bu yargı darbecileri cezalandırmaktan çok demokrasi güçlerini cezalandırıyor. BU HDP ile başladı, CHP ile devam ediyor. HDP’den sonra CHP de bu şekilde sindirilip tüm topluma gözdağı verilmeye çalışılıyor. 16 Nisan ile birlikte Başkanlık adında tek parti diktatörlüğü uygulanıyor. Savaş ve faşizmden beslenen bir tahakküm biçimi. Bu şekilde toplumun sesi kısılmaya çalışılıyor.”

‘KILIÇDAROĞLU’YLA YAPILMAK İSTENENLE HESAPLAŞMAK GEREKTİĞİNİ PAYLAŞTIK’

16 Nisan’ın aynı zamanda tekçiliğe karşı halkın ezilmediğini, yenilmediğini de gösterdiğini belirten Tüzel, “Ortak bileşenimiz demokrasi, adalet ve hukuk talebi. Cezalandırılacaksa halka karşı suç işleyenlerin cezalandırılması, mağdur edilenlerin mağduriyetlerinin giderilmesi gerekiyor. Bu da birleşik bir toplumsal mücadeleyi gerektiriyor. Ankara-İstanbul yürüyüşü bu açıdan simgesel bir değer taşıyor. Sayın Kılıçdaroğlu’na bu yürüyüşün tüm toplumda ilgi uyandırdığını ve bunun tepkisel bir hareket olmaması gerektiğini, bugün yapılmak istenenle hesaplaşan sonuna kadar giden, demokrasiyi kazanma, başkanlık ve faşizmin önlenmesi ve bütün hak arayanların ayrımsız özgürlüklerine kavuşmasına dönük bir mücadelenin aslında ateşleyicisi olması gerektiğini paylaştık. Sayın Kılıçdaroğlu’nun da benzer görüşleri var” dedi.

‘DEMOKRASİ SEFERBERLİĞİNE DÖNÜŞTÜRMELİYİZ’

Demokrasi için Birlik hareketi başta olmak üzere tüm inisiyatiflerin bu dönem “ne yapmalı” sorusunun yanıtı karşısında bugünkü yürüyüş ve bunun yaygınlaşmasının önemli olduğunu belirten Tüzel şöyle devam etti: “Tüm kentlerde bunun kürsülerinin kurulması, yürüyüşe katılmasalar dahi, tüm kentlerde adalet talebinin her yerde seslendirilmesi için çalışmalar yapılmalı. Bu ülkede demokrasi için bir araya gelen muhalefeti oluşturacaktır. Yürüyüş boyunca bu yürüyüşe katılmak ötesinde bu işi tüm Türkiye’de demokrasi seferberliğine dönüştürmek gerek. Tüm farklılıklarımızla burada bir arada olma becerisini gösterebilmeliyiz.”

KAZAN GİRİŞİNDE HERKESE ARAMA

Yürüyüş kolu Kahramankazan’a girişinden itibaren güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkarıldı. İlçeye girişte yürüyüşçüler tek tek aranarak mola noktasına alındı. Bir kişi de şüpheli davranışları nedeniyle gözaltına alındı. Konvoya TOMA eşlik ederken ilçeden geçiş boyunca polis koridoru oluşturuldu. Kılıçdaroğlu Kahramankazan’ın girişinde yaptığı açıklamada ise, Kahramankazanlılar’ın 15 Temmuz’da gösterdiği yiğitçe direniş için teşekkür ederek ve ‘büyük saygı duyduklarını’ ifade etti. Kılıçdaroğlu, “Bu yiğitçe direniş sonrasında Kazan’a TBMM tarafından ‘Kahraman’ ünvanı verilmiştir. Onlara bir kez daha teşekkür ediyor, şehitlerini saygıyla anıyoruz. Bu yürüyüş aynı zamanda şehitler için de bir yürüyüştür. Siyasi, etnik, dini bir kimliği yoktur. Tamamen adalet için, adaletten yana olanlar içindir” dedi.

Kahramakazan’da verilen molanın ardından tekrar başlayan yürüyüşe sanatçılar Melike Demirağ ve Füsun Demirel katıldı. / Duvar

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.