ŞemdinliHaber

Kürkçü: Öz yönetim kurmak için yola çıkıyoruz

Politika

HDP, 59 büyükşehir ve il belediye başkan ve eşbaşkan adaylarını açıklıyor. Aday tanıtım toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, "halkın kendi kendini yönetmesi için Kürdistan ve Türkiye'de bir öz yönetim kurmak için yola çıkıyoruz.

HDP, 59 büyükşehir ve il belediye başkan ve eşbaşkan adaylarını açıklıyor. Aday tanıtım toplantısında konuşan HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü, "halkın kendi kendini yönetmesi için Kürdistan ve Türkiye'de bir öz yönetim kurmak için yola çıkıyoruz. HDP'nin yerel yönetimleri kadınların, çocukların, yoksulların, ayrımcılığa uğramış olanların yönetimi olacak" dedi. 


"Şehir senin" sloganıyla 30 Mart'taki yerel seçimlere hazırlanan HDP, İnşaat Mühendisleri Odası'nda (İMO) 59 büyükşehir ve il belediye başkan ile eşbaşkan adaylarını tanıtma ve yerel seçim bildirgesini açıklamak amacıyla toplantı düzenledi. Toplantıya HDP Eşbaşkanları Ertuğrul Kürkçü ve Sebahat Tuncel, BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, HDP Levent Tüzel, Sırrı Süreyya Önder, BDP Milletvekili Erol Dora, ESP Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, KESK Genel Başkanı Lami Özgen ile belediye başkan adayları katıldı. 

Saygı duruşuyla başlayan tanıtım toplantısında ilk olarak konuşan HDP Eş Genel Başkanı Kürkçü, adaylıkların HDP ilkelerine göre belirlendiğini belirtti. Yüzde 50 temsil eşitliğinin geçerli olduğunu söyleyen Kürkçü, "Seçimlerin ilk adımını atıyoruz. Üç ayaklı uzun bir seçim sürecinde Türkiye yeni bir güne uyanacak ya da uyanmayacak. Çetin bir süreç başlıyor. Sorunları yerelden çözmeye başlamak için elimize iyi bir fırsat geçti. Bunu değerlendireceğiz" dedi.

'KENDİ KENDİMİZİ YÖNETECEĞİZ'

Çözümü bekleyen bir krizin yaşandığını dile getiren Kürkçü, "Hırsızlar yönetimi yerine zalimlerin yönetiminin gelmemesi için halkın kendi kendini yönetmesi için Kürdistan ve Türkiye'de bir öz yönetim kurmak için yola çıkıyoruz. Bu seçimlerin sonuçları hepimiz için çok önemli. Var olabildiğimiz ve var olabilmek istediğimiz yerlerde Karadeniz'den Ege'ye Kürdistan'a bayraklarımız dalgalanacak. Tüm kentlerde dalgalandıracağız. Herkes bizim kim olduğumuzu bilecek. Biz bu kentleri inşa edenlerin ama ücra köşelerinde yaşamak zorunda kalanların, kentin çöpünü süpürenlerin, yemeğini yapanların, bizim gibi bizim sözümüzü söyleyecek adaylar belirledik. Adaylarımızın banka hesaplarında hiçbir şey yok. Tertemiz alınlarıyla buradalar. Kendi yönetimimizi kurup kendi kendimizi yönetmek istiyoruz. HDP'nin seçimden anladığı budur. Sadece sandık sonuçlarıyla değil, meydanlara sokaklara halkın yaşadığı ve çatıştığı alanlarda kendi yönetimini belirleyecek. Halkın hesap sorduğu, çamurlu ayaklarıyla girdiği ve utanmadığı yerler olacak. HDP'nin yerel yönetimleri kadınların, çocukların, yoksulların, ayrımcılığa uğramış olanların yönetimi olacak" dedi. 

'KÜRDİSTAN'DAKİ İRADEYİ YAYACAĞIZ'

"En önde yoksullar olacak. Kentin kaymağını yiyenler en sonda olacak" diyen Kürkçü, "Önce hangisini yapacağız? Halkın söyleyeceği ihtiyaçlar olacak. Şeffaf, halkın üzerine çıkmayan bir yönetim olacak. Zaten buna halk izin vermeyecektir. Yerel yönetimlerde Türkiye'nin ötekileştirilen tüm evlatlarına yer veriyoruz. Kürtler, Ermeniler, Türkler, birlikte yönetimi gösterecekler. BDP'nin Kürdistan'daki yerel yönetim deneyimlerini her bölgeye yayacağız. Çok kimlikli bir yönetim ve çok inançlı, ayrımsız bir yönetim anlayışı içinde olacağız. Türkiye'nin kaderini dönüştürmeye başlayabiliriz. Ankara'dan atananlar despotluk derebeylik yapamayacak. Valilerin seçimle göreve geleceği, güvenlik güçlerini de halkın belirleyeceği bir yerel yönetim anlayışını hayata geçireceğiz ve Kürdistan'daki iradeyi göstereceğiz" ifadelerinde bulundu. 

DEMİRTAŞ: İKİYÜZLÜLÜĞE KARŞI ÜÇÜNCÜ YOLU YARATACAĞIZ

Kürkçü'nün ardından konuşan BDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, ezilenlerin, farklılıkların, ötekilerin, yüzde 95'nin gözü kendilerinde olduğunu söyleyerek, "Siyasetin bu kadar düştüğü, ayakkabı kutularına girdiği bir ortamda temiz siyaset için farklı kimlikler için önemli bir fırsat var önümüzde. Mart seçimleri HDP'nin Türkiye'de üçüncü yol, gerçek bir alternatifle çıkış yapacağı bir sesçim olacaktır. Halkın önüne iki seçenek koyuyorlar. Ya AKP'nin rant düzeninden ya da cemaatin komplo düzeninden yana olacaksınız. Başka bir seçeneğimiz yokmuş gibi. Halka umutsuzluk pompalıyorlar. Başbakanın çete, paralel devlet diye tanımladığı cemaat-AKP'nin 12 yıllık dayanışma sağladığı yapıydı. İlk kez duymuş gibi serzenişte bulunuyorsa bu iki yüzlülüğün daniskasıdır. Yolsuzluk operasyonları yaşanmamış olsaydı AKP-cemaat arasında ortaklık bozulmamış olsaydı bu ittifakın ülkeye yaşattığı zulmü görecektik" diye belirtti. 

DUBLE YOLSUZLUK 

80 yıldır siyaseti vesayet altına alan rejim anlayışının 12 yıl içinde AKP operasyonlarıyla cemaat-AKP devletine dönüştürüldüğünü ifade eden Demirtaş, "Eski vesayet tasfiye edilirken, yenisinin oluşturulduğunu biliyorduk. Buna dikkat çekiyorduk. Ortaklık son derece tıkırında yürüdüğü için, bizimki buradan dualar yollarken araları iyiydi. Kış olimpiyatlarında Başbakan Pensilvanya'ya selam gönderiyordu. Hoca efendi de Başbakana 'ayağına taş değmesin' diye dualar ediyordu. O zaman paralel devlet değil miydi? AKP'nin yarattığı bu paralel devlet Türkiye'nin hücrelerine kadar işledi. Kendi yarattıkları canavar muhalif kesimlere yöneldi. KCK operasyonları. Tüm devrimci muhaliflere yöneldi. Bakanlar Kurulu'nda karar aldılar. Şimdi dönüp dolaşıp kendilerini vurdu. Rüşvet yolsuzluk yeni ortaya çıkmış değil. İktidara geldiklerinden bu yana 59 milyar dolarlık özelleştirme tarihinin 50 milyar doları AKP döneminde gerçekleştirildi. Bunların bir kısmı yola bir kısmı da yolsuzluğa gitti. Duble yolsuzluk yapıldı" dedi. 

Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bizi şaşırtan şudur; bazıları 17 Aralık'la birlikte yolsuzluk olduğunu düşünüyor. Tüm illerde yolsuzluk ve rüşvet olduğunu biliyoruz. AKP yandaşı olmayan cebinde cemaatin referansı olmayanlar asla ihale kazanamaz. Kazandığı zaman yüzde 10'u AKP ve cemaatin. Bu ihalelerin sahipleri de AKP yandaşları. Şimdi rant büyüdüğü için, devleti ele geçirdiklerini düşündükleri için paylaşım savaşı başladı. Bizim cemaat ya da AKP'den yana olamayız. Onlara mecbur değiliz. Seçimlerde üçüncü yolun gerçek bir iktidar olduğunu en büyük olanak olduğunu ortaya koyacaktır. Yerel seçim çalışmaları yürütürken bunlara dikkat edeceğiz." 

3 MHP'LİYE KARŞI

"İki egemen düzen ve anlayışla büyümesine izin verilmemiş, darbelerle yok edilmeye çalışılmış çizgiyi ortaya çıkaracağız" diyen Demirtaş, "Rojava'da yaşanan budur. Tüm ezilenleri, kimlikleri bir arada tutan, eşit yaşamı inşa etme bağlamında bu çizgiyi hayata geçireceğiz. Tüm yapımızla, kitlemizle, kadromuzla HDP adaylarının başarısı için canla başla çalışacağız. Hepimizin ortak başarısı ve temsiliyetini gösterecekler. Kadın özgürlük mücadelesi yürüten kadın arkadaşlarımıza da başarılar diliyorum. Kadının Türkiye ve Kürdistan'da bu kadar güçlü siyasete girdiği bir süreci yaşıyoruz. Aday belirleme süreçlerinde eş başkanlık sistemiyle bu şekilde yaklaşıyoruz. Özellikle Ankara ve İstanbul'da 3 MHP'li adaya karşı HDP adayları büyük bir başarı sağlayacaktır" ifadelerinde bulundu.

HDP Eş Genel Başkanı Tuncel, önemli bir süreçten geçildiğini belirterek, "Bizler demokrasi ve özgürlük güçlerinin deneyimleriyle başaracağız. Çıktığımız yolda onlardan farklıyız. Başka bir Türkiye ve dünya olacağına olduğu gibi başka bir yönetim olacağına inanıyoruz. Kapitalist, erkek egemen sistemine mecbur değiliz. Yeni bir zihniyet istiyoruz. AKP, CHP, MHP bu sistem çarkının devam ettirilmesinden yana. Biz bu insanlığın başına bela olan çarkın yerine yeniyi yaratacağız. Özgürlüklere, eşitliklere, demokrasiye inanıyoruz. Bizlerin olduğu yerde bunlar olacak. Erkek egemen siyasetin karakterini biliyoruz" dedi. 

Toplantı adayların tanıtımıyla devam ediyor. / anf

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.