Federe Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani ile Kürt sanatçı Şivan Perver’in Başbakan Erdoğan’ın daveti üzerine tarihi Diyarbakır ziyareti yankıları bitti. Ziyaret gerçekleşti ve önemli gelişmeler sağlandı. Bu gelişmelerden birincisi ilk defa Başbakan’ın ve Federe Kürdistan Bölge Başkanı Sayın Barzani’nin Diyarbakır Büyük Şehir Belediyesi’ni ziyaret etmesi ve önemli açıklamalarda bulunması oldu. 

Açıklamaları elbette bizleri de son derece ilgilendirmektedir. Kürt tarihinde önemli bir yere sahip olan ve en önemlisi Kürt liderleri bağrında barındırarak misafir eden Şemdinli ilçesi hem Başbakan’ın hem de Barzani’nin açıklamalarında yer aldı.

Mesut Barzani’nin babası Mola Mustafa Barzani, Rusya’ya geçişi sırasında Şemdinli İlçesi’nin Irak sınırında bulunan Derecik Beldesi’nin Umurlu Köyü güzergahını ve Şemdinli İlçesi’nin Aktütün Bölgesindeki Çarçel güzergahını kullanarak geçmiştir. Barzani’nin geçişi sırasında Şemdinli halkı misafirperverliğini göstererek Barzani’yi misafir etmiş ve geçişi için kolaylıklar sağlamıştır. 

Bu nedenle Şemdinli ilçesi Barzani için de önemli bir yere sahip olmaktadır. 

Şimdi asıl mesele olan Başbakan ve Barzani’nin Diyarbakır ziyaretindeki açıklamalarına gelelim. Bu ziyaret ve açıklamalar Şemdinli halkı ve Hakkari halkını sınır kapısının açılması için yeniden umutlandırdı. Aslında bu umutlar yıllardır veriliyor. Ancak umutlar beraberinde hüsranları da getiriyor. 

Nasıl mı? 

Bundan önceki yerel seçimlerde sınır kapısının açılması umutları verildi. Vaatler verildi. Bir anda gündeme oturdu. Ancak yerel seçimler geldi geçti ve hiçbiri yerine getirilmedi.  Umutlar yerini hüsrana bıraktı.

Milletvekili seçimleri geldi geçti aynı umutlar ve vaatler verildi. Yine hüsran ile sonuçlandı. 

Son olarak sınır kapısını açılması yine gündeme düştü ve yeniden umutlar yeşerdi. Gümrük memurları bile atandı. Oysa atanan gümrük memurlarının görev yapacağı ne bir sınır kapısı açıldı nede barınakları kuruldu. 

Yani tarih tekerrür etti. Daha önce tarihin tekerrür ettiği gibi. 

Bilindiği üzere 1998 yılında dönemin Dış Ticaret Müsteşarı Kürşat Tüzmen Şemdinli İlçesi’nin Irak sınırını ziyaret ederek burada açılacak sınır kapısını gümrük binalarının temellerini attı. Aslında bina demeye bin şahit lazım. Küçük bir nöbet kulübesinin temellerini attı. Kulübe yapıldı. Sınır kapısı açık göründü. Yıllarca hep böyle açık göründü. Ancak yıllarca ne resmi bir giriş yapıldı nede herhangi bir vatandaşın pasaport işlemleri yapıldı.

Resmi olarak açık görünen ve yıllarca hiçbir işlem yapılmayan Derecik Sınır Kapısı Haziran 2011’de yeniden Bakanlar Kurulunda geçildi. Ve kapının açılması için adımlar atıldı. Nisan 2013’te yine hala açılmayan sınır kapısı için 1 Gümrük Müdürü 2 Gümrük memuru atandı. Ataması yapılan gümrük müdürü ve gümrük memurları Hakkari’de göreve başladı.

Bakın 1998 yılında açık görünen sınır kapısı hala açılmadı. Yıllardır sözler verilir ancak hiçbiri yerine getirilmiyor.

Bu sözler ne zaman yerine getirilir bilinmez.

Ne masum insanlarız değil mi? Bir de ne çabuk sözlere kanıyor ve ne çabuk pes ediyoruz..

Bakın aslında Şemdinli halkı ve Hakkari halkı için Barzani’nin ve Başbakan’ın Diyarbakır’da bir araya gelmesi büyük bir fırsat. Bu fırsat bir an önce değerlendirilmeli. 

Burada Şemdinli Esnaf Sanatkarlar Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı, Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı, Hakkari Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ile Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı’na büyük sorumluluklar düşmektedir. 

Nasıl mı?

 

Hakkari Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı ile Hakkari Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı, Hakkari’de aralarında Vali, STK temsilcileri, basın mensupları, esnaf ile vatandaşlardan oluşan bir heyet kurmalıdır.

Şemdinli Esnaf Sanatkarlar Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanlığı ile Yüksekova Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı, aralarında STK temsilcileri, basın mensupları, esnaf ile vatandaşlardan bir heyet kurmalıdır. 

Hakkari ve ilçelerinde Vali yada Valiyi temsilen herhangi bir ilçenin kaymakamı veya belediye başkanlığından oluşturulan heyetler Hakkari ve ilçelerinde kısa zamanda Hakkari halkı ve ilçe halkıyla toplantılar yapmalılar.

Oluşturulan heyetler toplantılarda elde ettikler sonuçları rapor etmeliler.

Heyetler, Federe Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani ve Başbakan Erdoğan ile görüşme talebinde bulunmalı. Heyet, bölge halkıyla gerçekleştirdikleri toplantılarda elde ettikleri raporların sonuçlarını hem Barzani hem de Başbakan ile paylaşmalıdır.

Bölgede oluşturulan heyetler Barzani ve Başbakan ile yaptıkları görüşmelerin detaylarını yine Hakkari’de ve ilçelerinde toplantılar yaparak bölge halkıyla da paylaşmalıdır. 

2012 yılında döneminde Hakkari Valisi ve şuan Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Muammer Türker başkanlığında kurulan bir heyet Barzani ile görüşmüştü. Ancak heyetin icraatları halk ile paylaşılmadı. İşin ilginç tarafı sınır kapısının bulunduğu Şemdinli ilçesinden STK temsilcileri ile görüşülmeden ve Şemdinli'de heyet alınmadan aralarında Şemdinli ilçesinde ikamet etmeyen iki kişi temsilci olarak götürülmüştü.

Bu hatalar tekrarlanmamalıdır.

Hakkari, Yüksekova, Şemdinli ve Çukurca'dan heyetler oluşturularak, oluşturulan bu heyetlerden temsilciler seçilerek iki taraf ile görüşülmelidir.

Bunun için geç kalınmamalı ve bir an önce heyetlerin kurulması için harakete geçilmelidir.

İki ülke arasında sıcak diyaloglar yaşanırken bu fırsat kaçırılmamalıdır. 


Sınır kapısının açılması bölge halkının çok kısa bir sürede kalkındıracaktır. Ancak sınır kapısının açılmaması ve özellikle sınır bölgelere askeri yığınağın yapılması bölgede çok ciddi göç olaylarına neden olacaktır.

Sınır bölgelerde olan ilçeler, Şemdinli, Çukurca ve Derecik beldesi son zamanlarda çok ciddi anlamda maddi sıkıntı yaşamaktadır. Kimi esnaf çeklerini ve senetlerini ödeyemez duruma düştü. 

Devlet bölgede söz konusu ticareti (kaçakçılığı) önlemeye çalışıyor. Ancak bunu önlerken vatandaşa da zorluklar yaşatıyor. 

Bölgenin herhangi bir ekonomi getirisi yoksa ve sizde yasal yollarla işlenebilecek bir sınır kapısı açamıyorsanız, bu halk ya kaçakçılık yapar yada göç eder.

Bölgede herhangi bir göç, herhangi bir ölüm yaşanmadan bir an önce Derecik Sınır Kapısı ile Üzümlü Sınır Kapısı açılmalıdır.