Şemdinli'de Bir Başarı Öyküsü

İyi ya da kötü Türkiye’de ilk defa uygulanan Yükseköğretime Giriş Sınavı’nı da geri de bıraktık. Yorgun bir haftanın ardından haftaya Şemdinlili ve Hakkarili olarak iyi başladık derken Samsun’da Ahmet Türk’e yapılan çirkin saldırı güzel diye başladığımız ve geride bıraktığımız haftanın da içine etti.
 
Ülkenin en ücra köşesinde okuyan iki öğrencimiz Şemdinli’nin ismini Hakkari’nin ismini ülke birinciliğiyle yüceltirken Samsun’da yaşanan çirkin olay bu birinciliklerimize gölge düşürüp var olduğu sanılan ama olmayan ülke huzurunu daha da bozdular.
 
Bu sinir bozucu olay sadece biz Şemdinlilerin, Hakkarililerin değil; ülke geneli ve hatta dünya geneli herkesin huzurunu bozdu. Nitekim saldırıya uğrayan kapatılan DTP’nin eş başkanı Ahmet Türk ağabeyliğini, büyüklüğünü ve liderliğini kamuoyu önünde öyle bir sergiledi ki; hepimizin bu derste not alabilmemiz gerektiğine inanıyorum
 
Yapılan bu çirkin saldırı bir Kürt lidere değil; yaşlı ve ılımlı bir siyasetçinin yanı sıra hayat dolu bir insana yapılmıştı. Bir ülke de baba olabilecek yaşta olan bir insanın babası yaşındaki bir insana böylesi çirkin saldırıda bulunması o ülkenin ne derece de eğitimli olduğu sanırım artık tartışılmalı. Eğitim, önce evde başlar diye söz ederiz ya hep, evde masum durupta sokak ortasında insanlara saldırıda bulunanların nerede eğitim aldıklarına bakma zamanı geldiğine de inanıyorum.
 
Gazeteci yazar Hasan Cemal’in Ahmet Türk’ü telefonla arayarak geçmiş olsun dileklerinde bulunup Türk’ün Cemal’e ‘Burası Türkiye burada her şey olur’ sözü hala kulaklarımda. Evet. Bende Sayın Ahmet Türk’ün bu sözüne katılıyorum.
 
Bir ülkenin en büyük kentlerinden İstanbul gibi bir şehrin göbeğinde bir aydın, bir gazeteci, bir yazar sokak ortasında gündüz havliyle şakağından vurulup herkesin gözü önünde yerlere yığılıyorsa, aynı ülke de bir ilköğretim okulu olan bir çocuk okulundan dönüp polis tarafından tartaklanarak, annesinin kollarından alınıp yerlerden sürüklenip gözaltına alınıyorsa ve aynı ülkenin aynı kentinden kameralar önünde dipçikle bir ilköğretim okulu öğrencisinin kafasını recim edilen insanlar gibi misali eziliyorsa ve aynı kentte Show yapar gibi kameralar önünde çocuğu yaşında bir ilköğretim okulu öğrencisinin kolu kırılıyorsa ve aynı ülke de bir komutan mayın döşeyip asker ölümlerine sebep olup meslektaşına ‘moralini yüksek tut’ diyorsa, aynı ülkede 12 köylü insafsızca taranarak köy karakoluna gömülüyorsa, gencecik bir kızın boğazı canice kesilip çöp konteynırlara atılıyorsa ve aynı ülkede hayvan otlatan minnacık bir Ceylan ağır silahlarla avlanıyorsa’ ve yaşananlara rağmen bu olaylara sebebiyet verenlerden kimisi polis bana iyi bakıyor diyorsa ve bunlar adaletçe hala yargılanamıyor ya da cezalandırılamıyorsa İşte o zaman bende Sayın Ahmet Türk’e ve Sayın Hasan Cemal’e haklısınız ‘Burası Türkiye Burada Her Şey Olur’ derim.
 
Hayata olumlu bakmak güzeldir; ama hayata bir Ahmet Türk gibi ılımlı ve olumlu bakmak daha güzeldir. Ülkenin en ücra köşesinde birkaç kelimeyle cümleler biriktirip bu haykırışı dile getiriyorsam ne mutlu. Sınav yorgunluğunu üzerimizden atalım derken, sabah her zamandan daha bir geç gittim ofisime. Ama uzun yolculuğun yorgunluğu hala üzerimdeydi. Önce Şemdinli Yavuz Sultan Selim İlköğretim Okulu 3. sınıf öğrencilerinden Evin Bayram’ın Seviye Belirleme Sınavı’nda (SBS) Türkiye birinciliğini alması ardından da Şemdinli Sabri Özel Lisesi’nden Mahsun Tekin’in Kısa Film Yarışması’nda KKTC’de Türkiye birinciliği alması beni, ilçe halkını ve bölge halkını sevindirmişti.
 
Şemdinli Yavuz Sultan Selim İlköğretim öğrencisi ile Şemdinli Sabri Özel Lisesi öğrencisinin aldıkları Türkiye birincilik başarıları nitekim başta ilçemiz olmak üzere Hakkari ilimiz ve Güneydoğu Bölgemiz için çok önemli bir başarıydı. Bu başarının sevinci ve mutluluğu başta Samsun’da Kürt siyasetçi Ahmet Türk’e yapılan çirkin saldırı ve Hakkari’de kameralar önünde annesinin kollarından alınarak yerlerde sürüklenen Hatip Kurt’a yapılan işkenceli gözaltı bu iki öğrencinin başarılarına gölge düşürdü.
 
Güneydoğu’nun birçok kentinde yaşanan faili meçhul cinayetlerinin JİTEM tarafından yapıldığını ve sadece Diyarbakır’ı örnek gösterip ödüllü ‘Mın Dit’ (Ben Gördüm) filmin senaryo yazarlarından Gazeteci Evrim Alataş’ın acısı dinmeden Ahmet Türk’e yapılan çirkin saldırının acısı da inletti. Ardından da Hakkari polisin çocuklar için değişmeyen manzara görüntüleri.
 
Ben, Hakkari’de annesinin kollarından alınıp yerlerden sürüklenerek ve tartaklanarak gözaltına alınan Hakkarili Hatip Kurt’un, kameralar önünde dipçikle kafası ezilen ve hala psikolojik destek alan ve bunlara rağmen can güvenliğinin olmadığını söyleyen Hakkarili Seyfi Turan’ın, bir insanın başka bir insana yapamayacağı davranışlarda bulunup kameralar önünde kolu kırılan Hakkarili Cüneyt E.’nin Türkiye birinciliği alan bir Şemdinlili Mahsun Tekin ve Evin Bayram kadar başarılı olduklarına inanıyorum. 
 
Yazılacak o kadar çok şey var ki ama bugünlükte bu kadar yeter. Önemli olan yazılanların ne denli anlaşıldığıdır. Burada bu son cümleleri de sıralarken Şemdinli Haber Ailesi olarak Şemdinli halkı adına başta Evrim Alataş ailesine başsağlığı diliyor kederli ailesine Allah sabır versin diyor, Sayın Ahmet Türk’e büyük geçmiş olsun dileklerimizde bulunup,  Hakkarili Hatip Kurt ailesine de büyük geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Son olarakta Şemdinli’mize Hakkari’mize Türkiye birincilikle dönen Şemdinli Sabri Özel Lisesi öğrencisi Mahsun Tekin’e ve Şemdinli Yavuz Sultan Selim İlköğretim Okulu öğrencisi Evin Bayram’a da başarılar diliyorum.      
YORUM EKLE