Hüznün belirtisidir sonbahar…
Bazen acı, bazen sevinç bazen de keder olur sonbahar.
Bazen de felaket olur.
Tıpkı Van'da yaşanan felaket gibi…
Tıpkı Hakkari'de bu yaşananlar gibi...
Türkiye 23 Ekim 2011 tarihin de Van'da meydana gelen 7.2 büyüklüğündeki deprem ile sarsılırken, depremin yaraları ise hala sarılmadı.
Havadan ve karadan bölgeye yardımların su gibi aktığı ancak yardımların adrese teslim edilmediği de apaçık ortadadır.
Kralların ve devlet liderlerinin milyon dolarlarla yardımda bulunduğu fakat bu paranın nereye harcandığı da henüz belirginlik kazanmış değil.
Van'da yaşanan deprem sadece Van halkını değil; Van ve ilçelerinde eğitim gören öğrencileri de büyük çapta sarsmıştır.
Son olarak YÖK tarafından yapılan açıklamaya göre eğitimin Şubat ayına kadar ara verildiği açıklanırken, kent merkezinde ve ilçelerinde eğitim alan öğrencilerin Şubat ayına kadar neler yapabileceği ve Şubat ayından sonra nasıl bir eğitim çizelgesinden geçileceği de netlik kazanmış değil.
Söz konusu konu deprem olunca ve deprem ilçemizden yaklaşık 250 km mesafede meydana gelince olası bir deprem için acaba ne denli hazırız sorusunu sorma gereği duyulmaktadır.
Van’da 7.2 büyüklüğünde meydana gelen deprem Hakkari kent merkezinde ya da ilçelerinde meydana gelmiş olsaydı acaba bilanço nasıl olacaktı?
Gelin bu konuya hep birlikte ele alalım.
İlçemiz Şemdinli'den başlayalım
Şemdinli'de olası bir depremin meydana gelmesi durumunda neler yapılabilir, depremin meydana gelmesi durumunda ne neler yapmalıyız?
Sorunun cevabını açıklamak gerekirse yapılabilecek hiç bir şeyin olmadığını söyleyebiliriz.
Çünkü; 7.2 şiddetinde bir depremin meydana gelmesi durumunda yeteri kadar sağlık, ulaşım ve eğitime sahip değiliz.
Dilerseniz konuya sağlık ile başlayalım.
İlçede 7.2 şiddetinde bir depremin meydana gelmesi durumunda ilçemizde bulunan hastanemiz de :
Acil Servis 5
Genel cerrahi 1
Anestezi ve Reanimasyon 1
Göz Hastalıkları 1
Diş Polikliniği 1
Kadın Doğum Polikliniği 2 olmak üzere 11 doktor görev yapmaktadır.
Yanlış duymadınız sadece ama sadece 11 doktor. Batı ilerindeki herhangi bir ilçenin hastanesinin sadece bir poliklinikte görev yapacak doktor sayısından daha düşük bir sayı.
Her bir hasta için 3 doktor seferber olursa demek ki; dakikalarca ya da saatlerce sadece 4 hasta kurtarılabilir. Kaldı ki; bu hastalarla ilgilenecek her bir doktorun alanları farklı…
7.2 büyüklüğünde bir facianın Şemdinli'de yaşanması durumunda sağlıktan geri kaldık.
Aslında sadece sağlıktan geri kalmadık. Ulaşımda eğitim de ve sivil savunmada da gerideyiz.
Neden mi?
Çünkü, Şemdinli ilçesine en yakın hastane Yüksekova Devlet Hastanesi. O da ilçeden 52 km mesafe de. Yani ortalama 40 dakikalık bir mesafe. Şemdinli’de bir hastaya yapılacak ilk müdahalenin ardından sevk edileceği en yakın hastane 52 km mesafede.
Bir hastanın ortalama 40 dakika yaşam mücadelesi vermesinin ardından başka doktorlar tarafından hayatta kalması için bu hasta 52 km mesafede bulunan o doktorlara sevk edilecek.
Bu zaman zarfından kaç hasta yaşam mücadelesini kazanır bilinmez ama; Van'da 7.2 büyüklüğünde meydana gelen depremde sağ kurtulup ekiplere saati sormasının ardından hayatını kaybeden Yunus bu gibi faciadan sağ kurtulursa dahi mutlaka tedavi altına alınıp doğru teşhislerin bırakılmasının en büyük örneğidir.
Kaldı ki; kara yolunun bile dar ve uçurum virajlı olduğu Şemdinli ilçesinde Van ili gibi bir hava sahası da olmadığı ve hastaların kara yoluyla en yakın bir hastaneye sevk edileceği ortadadır.
Bu da demektir ki; ulaşımda da geri kaldık.
Bir de olası bir deprem faciasının yaşanması durumunda yeteri kadar bilgi ve ya ekipmanlara sahip miyiz?
Burada da en büyük pay, sivil savunma ve itfaiye ekiplerinin.
Ama Şemdinli ilçemizde sivil savunma ekipleri yok. Sivil savunma ekiplerinin havadan yani helikopter ile olay mahalline gelmesi ortalama 40 dakikayı bulacaktır.
Burada en büyük görev nitekim itfaiye ekiplerinin olacak.
Ancak; itfaiye ekiplerinin de olası bir deprem faciasında önce ne yapılması gerektiği, nasıl müdahale edileceği gibi konularda ne denli bilgi sahibi olduğu ve ne denli imkanlara ile malzemelere sahip olduğu da belirsiz.
Bu da gösteriyor ki; olası bir deprem faciasında yeteri kadar eğitim ve ekipmanlara da sahip değiliz.
Çözülmesi gereken sorunu dikkate alalım!
Olası bir 7.2 büyüklüğünde bir deprem faciasının Şemdinli’de yaşanması durumunda can ve mal kaybının en aza indirilmesi için neler yapmalıyız?
Bu alanda asıl görev sahibi belediye.
Belediye, üstüne düşen görevi yerine getirmelidir.
şemdinlide daha büyük bir deprem yıllardır zaten yaşanmıyor mu