ŞEMDİNLİ'DE GÖKYÜZÜ KARADIR 'KASIM'DA

“Her ölüm erkendir.” der Turgut Uyar. Evet her ölüm erkendir ama galiba bizim ölümlerimiz, herkesin ölümlerinden daha erkendir.

Bu memlekette “erken” olmayan tek şey var: Barış!
           
Erken ölüyoruz. Erken ölüyor çocuklarımız. Erken ölüyor ninnilerimiz, erken ölüyor masallarımız…

Erken ölüyor şarkılarımız…
           
Bu yüzden erken soluyor resimlerimiz.
           
Erken kararıyor gökyüzü.
           
Her şeyin erken olması bir yana da, sonbaharın erken gelmesi kötü. Hele hele Kasım ayının erken gelmesi…Kasım hiç yaramadı, sonbaharın esmer çocuğu Şemdinli’ye. Çünkü 2005 yılından bu yana Kasım hep ölüm getirdi Şemdinli’ye.
             
1 Kasım 2005’te bomba yüklü araç patladı. Çarşıda, Özipek Pasajı’nın öte tarafının neredeyse tümü yıkıldı. 23 can yaralandı.
           
9 Kasım 2005’te Umut’a bomba atıldı. Cumhuriyet tarihinin kirli olan tüm yanları ortaya çıktı. Ölüm ve saldırı krokilerin tümü bir bir ortaya çıktı. Ama 2 can katledildi, 7 can yaralandı.
           
5 Kasım 2006’da Şemdinli’yi sel aldı. Çarşının bir tarafı tamamen sel altında kaldı ve 3 can vefat etti.
           
Ve işte yine bir Kasım günü. 4 Kasım 2012. İki can öldü, 26 can yaralandı.
           
Kasımlar’da Şemdinli’de olanları toplasam, kara bir mevsim eder şimdi. Çıkıp Zağroslar’ın ya da Şemdinli’ye yaslanan Efkar Dağı’nın en yüksek tepesine, avazım çıktığı kadarıyla haykırmak isterim şimdi. Kollarımı her iki yana açıp, Kasım’a seslenmek isterim. Direncim el verdiğince, yakasına yapışmak isterim Kasım’ın.
           
Neden ey Kasım? Biz sana ne yaptık? Neden bu koca evrende Şemdinli’yi seçtin? Bu koca evrende, kara bulutlarını dağıtabileceğin başka diyar bulamadın mı? Çığlığın çığlığımızdı oysa. Adın, bu memleketin en sıcak selamı olan “barış”tı. Biz senin adını gökkuşağının en güzel rengine yazmak isteriz. Ama kan kusturma barış çocuklarına.
           
Dön bir bak bizden aldıklarına ey Kasım. Dön bir bak. Şimdi o canları bizlere kim geri verecek? Şimdi hangi yaşam çığlığı “hawar hawar” diye kollarını açacak umuda?
           
Geri ver canlarımı ey Kasım. Geri ver aldığın nefesleri. Ya da bundan böyle 11 ay yaşayalım biz. Bir yılımızda “Kasım” diye bir ay olmasın.
           
Ya da canlarımı almaya devam edersen, seni özgürlük mevsimine emanet edelim. Bir mevsim adınla anılsın. Bir mevsim adın barış, bir mevsim adın umut, bir mevsim adın sevda, bir mevsim adın kardeşlik, bir mevsim adın Şemdinli olsun.
           
Bir mevsim adın İbrahim Demir ve Faris Demircan olsun!   
YORUM EKLE
YORUMLAR
etem camiye
etem camiye - 11 yıl Önce

hiç birzaman sawaştan yana olmadık olmıyacağız sayın yazarım allah yardımcımız olsun

elif
elif - 11 yıl Önce

gerçekten kasım ayları bize hiç yaramadı.ve ben bu yazıyı çok beğendim hocam şemdinli de erken gelmeyen tek şey hakikaten özgürlük...

deniz
deniz - 11 yıl Önce

bursadan selamlar, artık barış istiyoruz, bunun ise, amacını gerçekleştirmek için demokrasiyi değil silahı seçen tüm oluşumlara artık birlikte karşı çıkmakla mümkün olacağını düşünüyorum.

şsmdinli
şsmdinli - 11 yıl Önce

allah ailesine sabır versin

ayşe
ayşe - 11 yıl Önce

türkiyede halklara verilen özgürlükler silah sayesinde olmadı. demokrasiye geçişle birlikte geldi. lütfen artık silahlar sussun...

s  s
s s - 11 yıl Önce

duğru kasım ayı hic ama hic yaramıyur şemdinlıye ama kasım ayını ne ğünahı var şemdinlının kaderi o kadar ğüzelki o kadar şirinki kaldıramıyurlar dünün bir bakın etrafına dağlarla cevrili ormanlarla süslü üc ölkenın sınırları bağlı olan hanği ilce ğürdünüz

ayşe ak
ayşe ak - 11 yıl Önce

süperrrrr hocam

Erol Çakır
Erol Çakır - 11 yıl Önce

lokman tekini tebrik ediyorum. çok güzel bir yazı. başarılar