Demirtaş tutuklandığı dosyadan hâkim karşısında

HDP eski Eş Genel Başkanı, İstanbul Milletvekili Selahattin Demirtaş, tutuklu yargılandığı dava için Edirne'den Ankara'ya getirildi. Bu dava için ilk kez mahkemeye getirilen Demirtaş, iddianamenin mahkemece kabul edilmesine itiraz ederek, milletvekili olması nedeniyle hakkında 15 aydır tutukluluk incelemesi yapılmadığını söyledi ve ekledi: " 31 fezlekeden savunmam isteniyor, ancak gizlilik gerekçesiyle sadece 1 fezleke tarafıma tebliğ edildi."

Demirtaş tutuklandığı dosyadan hâkim karşısında
Demirtaş tutuklandığı dosyadan hâkim karşısında

HDP eski Eş Genel Başkanı, İstanbul Milletvekili Selahattin Demirtaş, tutuklu yargılandığı dava için Edirne'den Ankara'ya getirildi. Bu dava için ilk kez mahkemeye getirilen Demirtaş, iddianamenin mahkemece kabul edilmesine itiraz ederek, milletvekili olması nedeniyle hakkında 15 aydır tutukluluk incelemesi yapılmadığını söyledi ve ekledi: " 31 fezlekeden savunmam isteniyor, ancak gizlilik gerekçesiyle sadece 1 fezleke tarafıma tebliğ edildi."

HDP eski Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, 4 Kasım 2016 tarihinde tutuklanmasına yol açan davanın duruşması için Edirne Cezaevi’nden Ankara’ya getirildi.


19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava ‘güvenlik’ ve Ankara Adliyesi’ndeki salonun küçük olması gerekçeleriyle Sincan Cezaevi Kampüsü içinde yer alan duruşma salonuna alındı.

DEMİRTAŞ: ALGI OPERASYONU OLUŞTURULDU

Tutuklu bulunduğu davanın ikinci duruşmasında savunmasına başlayan Demirtaş, öncelikle iddianamenin kabulüne ilişkin itirazlarını dile getirdi; dokunulmazlıkların kaldırılmasından önce medyaya taşınan manşetlerle bir algı operasyonu oluşturulduğunu ifade etti.

Bu davada ilk kez hâkim karşısına çıkan Demirtaş, kimlik tespiti sırasında işinin sorulması üzerine, “Meslek olarak avukatım, şu an milletvekiliyim” dedi.

İddianame  okunmadan önce söz alan Demirtaş, dokunulmazlığı düzenleyen “Anayasa 82 ve 83. madde” kapsamında itirazlarda bulundu. Demirtaş şunları söyledi:

MİLLETVEKİLİNİN GÜCÜ SÖZÜDÜR, YARGILANAMAZ: Dokunulmazlığın sağlanması parlamento ve milletvekillerini, korumak Meclis’in yasama yetkisini korumaktır. Milletvekilleri yargılanmaz değil. Ama usule uygun yargılanır. Milletvekilinin yargılanamayacağı bir konu var bu da mutlak dokunulmazlıktır. Bunun nedeni milletvekilinin söz söyleme hakkıdır. İfade özgürlüğünü aşan, içeriği suç oluştursa dahi sorumlu tutulamaz milletvekili konuşmalarından. Milletvekilinin asıl gücü eyleminden çok sözüdür. Bu konuda soru sorulamaz, ifadeye çağrılamaz.

MİLLETİN İRADESİNİ KORUMAK ZORUNDAYIM: İddianame adı altında sunulan belgeye dair de açıklama yapmak istiyorum. Benim aklanma hakkım da var. Ama Benim terör örgütü kurduğum iddia ediliyor. Benim buna cevap vermem gerekiyor. Ben bir şahıs değilim, yargılanmadan asla korkmam. 1300 soruşturma açtılar, tamamen konuşmalarımla ilgili. Ben kişi olarak davranamam, milletin iradesini korumak zorundayım. Savcılıkların, Adalet Bakanlığı isteği doğrultusunda karar aldığı bir süreçte her fezlekeye şüphe ile yaklaşmak gerek.

Demirtaş konuşmasında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dokunulmazlıklarla ilgili sözlerini hatırlattı. Bu sırada Mahkeme başkanı “Usule ilişkin itirazlarınızı açıklayın, başka konulara giriyorsunuz” diye müdahale etti. Demirtaş, “Dokunulmazlık bu kadar önemli böyle olacaksa savunma yapmam o zaman. Dokunulmazlığı kaldıran Erdoğan’sa buna dair söz söylemem gerek” dedi.

”DEMİRTAŞ UZAYLI’ YAYINI YAPSALAR TOPLUMUN YARISI İNANDIRILIRDI’

Bu sırada mahkeme salonunda bazı itirazlar oldu. Mahkeme Başkanı, HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu’na, “Seyirciler dinlemek zorunda. Sıfatınız ne olursa olsun dinlemek zorundasınız” dedi. Kerestecioğlu ise 30 yıllık avukat olduğunu belirterek, usulü bildiğini söyledi.

Dokulmazlıklar kaldırılmadan önce Erdoğan’ın açıklamaları ve gazetelerde yapılan haberlere dair bir dizi örnek veren Demirtaş “Bu kadar yayını ‘Demirtaş uzaylı’ diye yapsalardı Türkiye’nin yarısı benim uzaylı olduğuma inandırılmıştı” dedi.

‘İÇTÜZÜK KANARYA SEVENLER DERNEĞİ TÜZÜĞÜ DEĞİL’

Dokunulmazlığın kaldırılmasında siyasi saiklerle hareket edildiğini, amacın HDP’yi siyasetten tasfiye olduğunu söyleyen Demirtaş, dokunulmazlık sürecinin ayrıca İçtüzük hükümlerine aykırı olduğunu kaydetti ve ekledi: “İçtüzük, Kanarya Sevenler Derneği tüzüğü değildir, İçtüzük anayasanın önemli bir parçasıdır.”

‘KİŞİYE ÖZEL  ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ YAPILAMAZ’

Usule uygun Meclis kararı bulunmadığını, anayasa değişikliğiyle geçici madde koymanın Meclis kararı olmadığını söyleyen Demirtaş, bu süreçte CHP’nin tavrına da dikkat çekti. Demirtaş, “Anayasaya aykırı bir düzenlemeye evet derken ne oldu, işte CHP milletvekili de içeride” dedi.

CHP, Anayasa Mahkemesi’ne götürmediği için yapılan değişikliğin Anayasa Mahkemesi denetiminden geçemediğine dikkat çeken Demirtaş “Anayasa değişikliği kişiye özel yapılamaz. 132 milletvekilinin milletvekilliğini kaldırmak kişiye özgü düzenlemedir” diye konuştu.

‘3 BİN KİŞİ BİR ANDA SUÇ İŞLEME KARARI MI ALDI?’

Politik saiklerle, anayasaya aykırı, kişiye özel bir düzenleme yapıldığını söyleyen Demirtaş “1 yıl içinde 3 bin arkadaşımız tutuklandı. HDP durup dururken suç işleme kararı mı aldı” diye sordu.

Dokunulmazlıkları politik gerekçelerle kaldırılıp asılan başbakan olduğunu, geçmişte cezaevine girmeyen genel başkan bulunmadığını vurgulayan Demirtaş “Hepsi olağanüstü dönemlerin mahkemeleriydi. Şimdi de OHAL döneminde başka bir partinin siyasetçileri olarak yargılanıyoruz. Şu dakikaya kadar adil yargılanacağıma dair en ufak izlenim edinmedim” ifadesini kullandı.

‘BİZ BU ÜLKENİN PARYALARI DEĞİL  EVLATLARIYIZ’

Tutuklu yargılandığı dosyayla ilgili eleştirilerde bulunan Demirtaş şöyle devam etti: “Benim itirazlarımı dinlemeniz lazımdı. Biz bu ülkenin yurttaşlarıyız. Bu vatanın evlatlarıyız. Biz bu ülkenin paryaları değiliz. Adalet mülkün temelidir. Sarsılırsa mülk sarsılır. Yargıçların hukukun egemenliği ilkesini sonuna kadar savunması gerekir. Yapmazsanız sıkıntı olur. Yaparsanız ne olur yurttaş sıkıntı yaşar. Türkiye batmaz. Demokratik bir ülke olacak. Bunun için var gücümüzle çalışacağız. Bu suçu işleyenler yargı önünde hesap verecekler.”

Demirtaş konuşmasının sonunda itirazları doğrultusunda yargılamanın durdurulması, düşürülmesi gerektiğini söyledi. Mahkeme başkanı itirazları değerlendirmek için ara verdi.

DEMİRTAŞ’A ÇİN SEDDİ!

Mahkeme Başkanı ara verdikten sonra Demirtaş’ın çevresindeki jandarmalar ayağa kalktı, Demirtaş’ın çevresinde ellerini birbirinin omzuna atarak bir çember oluşturdu. Bu manzara avukatlar ve siyasetçilerin “Bu nedir? Çin Seddi mi kuruldu? Halay mı çekiliyor” itirazlarına yol açtı. Mahkeme Başkanı güvenlik için olduğunu söylerken bazı milletvekillerinin Demirtaş’ın elini sıkmasına izin verildi.

HEYET DURUŞMAYA ALINMADI: Yurt dışından gelen ve aralarında Filistin mücadelesinin sembol isimlerinden Leyla Halid’in de olduğu siyasetçiler ile hukukçulardan oluşan 25-30 kişilik heyetin duruşmaya girmesine izin verilmedi. Duruşma salonuna milletvekili ve avukatlar dışında 55 kişi alındı. (Fotoğraf: NERGİS DEMİRKAYA)

Çok sayıda avukatın savunduğu Demirtaş’ın duruşmasını yeni HDP milletvekilleri de izledi.

142 YILLA YARGILANIYOR

Demirtaş, tutuklu yargılandığı davanın ilk duruşmasına, güvenlik gerekçesiyle getirilmemiş, SEGBİS ile ifade vermeyi de reddetmişti. Bunun üzerine mahkeme heyeti, Demirtaş’ın bugün görülecek duruşmaya getirilmesi yönünde karar vermişti. Böylece Demirtaş, tutuklu yargılandığı ana davada duruşma salonunda ilk kez hazır bulunacak.

Demirtaş, ‘terör örgütü kurma ve yönetme’, ‘örgüt propagandası’ ile ‘suç ve suçluyu övme’ iddialarıyla 142 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.  (DUVAR)

Güncelleme Tarihi: 15 Şubat 2018, 11:32
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER