Halkların Demokratik Partisi (HDP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), barış isteyen akademisyenlerin tutuklanmasına ilişkin açıklama yaptı.

Yazılı açıklama yapan HDP MYK, şu bilgileri hatırlattı: "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın apaçık hedef göstermesi sonucu Barış İçin Akademisyenler Bildirisi’ni imzalayanlardan Boğaziçi Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Esra Mungan, Nişantaşı Üniversitesi'ndeki görevine bu nedenle son verilen Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Kaya ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nden Doç. Dr. Kıvanç Ersoy gözaltına alınarak tutuklandı; Bilgi Üniversitesi’nde uzun yıllardır eğitmenlik yapan Chris Stephenson ise gözaltından sonra sınır dışı edilmek üzere Kumkapı Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne gönderildi."

'AKP'NİN KORKUSUNA İŞARET'

Erdoğan'ın, akademisyenleri 'terörizmin yanında' ilan ettiğine, üniversite yönetimlerini yaptırım uygulamaları konusunda tehdit ettiğine, yargıya açıkça talimat verdiğine dikkat çekilen açıklamada, "Bu tutuklama operasyonu sadece üç kişiye yönelik değildir. Üç kişinin şahsında tüm toplum korkutulmak, sindirilmek istenmektedir. Ülkenin dört bir yanı kan gölüne dönmüşken, toplum adeta bir vahşetin içerisine sürüklenirken, Saray-AKP iktidarı yaşanan ölümleri durdurmak yerine barış isteyenleri yıldırmak istemektedir" denildi.

"Daha bir yıl öncesine kadar çözüm süreci için 'baldıran zehri içeriz, kellemizi koyduk bu işe' diyen AKP-Saray, bugün 'barış' diyenleri örgüt üyeliği ve propagandası ile suçluyor. Bu tutum AKP’nin korkusuna işarettir. Onlar barış sesinin yükselmesinden korkuyorlar. Barış isteyen akademisyenlerin tutuklanması da bunun ispatıdır" vurgusunda bulunulan açıklamada, şunlar da kaydedildi:

"Saray'ın 'ya benim yanımdasın ya da teröristlerin' anlayışına karşı bizler haktan, adaletten, demokrasiden, insan haklarından, halktan ve barıştan yanayız.

'SESİMİZİ YÜKSELTELİM'

Tam da böyle günlerde barış isteyenlerin sesini yükseltmesi, barış sesine destek olunması gerekir. Bugün AKP-Saray despotluğuna karşı barış için sesini yükseltmeyenler, yarın ne yazık ki konuşacak bir ortam bulamayabilirler.

Bir kez daha yineliyoruz, barış fikrinin ve politikalarının yanında olmaya devam edeceğiz. “Barış İçin Akademisyenler”in tutuklanmalarını kınıyoruz. Onlarla dayanışma içinde olacağız. Evrensel hak ve özgürlüklerin, hukuk ilkelerinin çiğnenmesini asla kabullenmeyeceğiz."