Kürt kadın basın örgütü 'RAJIN' kuruldu

Kürdistan Kadınları İletişim Birliği'nin (Yekitiya Ragihandina Jinên Kurdistan-RAJIN) kurudu. 7 Ekim, Kürdistan Kadın Gazeteciler Günü olarak ilan edildi.

Kürt kadın basın örgütü 'RAJIN' kuruldu
Fırat Haber Ajansı'nda yer alan habere göre; PKK'lilerin denetimindeki Medya Savunma Alanları’nda (MSA) 25-29 Eylül tarihleri arasında 2. Kadın Basın Konferansı gerçekleştirildi. Paris'te Ocak ayında katledilen üç kadın devrimciye adanan konferansta, Kürdistan Kadınları İletişim Birliği'nin (Yekitiya Ragihandina Jinên Kurdistan-RAJIN) kuruluşu  ilan edildi. Konferansta ayrıca 7 Ekim, Kürdistan Kadın Gazeteciler Günü olarak ilan edildi.


“Gurbetelli Ersöz çizgisinde özgür kadın basınını geliştirelim, özgür yaşamı inşa edelim” sloganı ile gerçekleştirilen konferansa, Kürdistan'ın dört parçası ile Avrupa’dan 57 delege katıldı.

Konferans, Paris’te 9 Ocak'ta katledilen PKK’nin öncü kadrolarından Sakine Cansız ile Fidan Doğan ve Leyla Şaylemez’e adandı. Örgütlülük ve özgür kadın basın çalışmalarını ilerletme konusunda tartışmaların yürütüldüğü konferansta, kadın basın örgütünün kuruluşu ilan edildi. Konferans ile alternatif kadın basın alanının geliştirilmesi için yaygın örgütlenerek, cinsiyetçi dil ve zihniyetin aşılması hedefleniyor.

TUTSAK GAZETECİLER SELAMLANDI

25 Eylül’de başlayan konferansın açılış konuşmasını KCK Genel Başkanlık Konseyi Üyesi Elif Pazarcık yaptı. "Özgür basın şehitlerini" anarak konuşmasına başlayan Pazarcık, tutsak gazeteciler başta olmak üzere özgür basın için mücadele eden tüm gazetecileri selamladı. Ardından gündemdeki siyasal gelişmeler üzerine değerlendirme yapan Elif Pazarcık, dünyada sistemin, ideoloji, siyasi ve medya ayakları üzerinden yürütüldüğünü ifade etti.

BASINDAKİ CİNSİYETÇİ DİLİN AŞILMASI İÇİN...

Kapitalist moderniteye karşı demokratik modernitenin geliştirilmesinde kadın basın alanının önemine değinen Pazarcık, devamla şu konulara dikkat çekti: “Sistem,  kendi ideolojisini medya üzerinden yayacaksa, demokratik modernite mücadelesinde de bu araçları iyi kullanmamız gerekiyor. Kürdistan özgür kadın hareketi dünyada bir fark yarattı. Kadın basın çalışmaları da bunun bir paçasıdır. Dünyada kadına ait olan, demokratik mücadeleyi yürüten bir basın çalışması da öne çıkmadı. Birey olarak cesurca bu işi yürüten, bunun mücadelesini veren kadınlar da bu alandan dıştalanıyor. Bu nedenle örgütlü bir kadın basın alanını ve bunun üzerinden toplumsal siyaseti geliştirmek önemli. Örgütlü bir kadın medyası demek irade olmaktır. Basınımızdaki cinsiyetçi dili aşmak için de örgütlü olmak gerekiyor.”

ERKEK MEDYASINA KARŞI MÜCADELE

Konferansta, gündemdeki siyasal gelişmeler, kadın basın çalışmalarının mevcut durumu ve geleceğine ilişkin geniş perspektifli tartışmalar yürütüldü. PKK lideri Abdullah Öcalan’ın sağlığı, güvenliği ve özgürlüğü konusunda medyanı rolünün de değerlendirildiği konferansta  ayrıca kapitalist sistem medyasının cinsiyetçiliği, nefreti, milliyetçiliği her gün yeniden ürettiği kaydedildi. Özellikle medya alanında özgürlükçü ve alternatif bir dile ihtiyaç duyulduğu belirtilen konferansta, bu mücadeledeki öncülüğün özelde kadın basın çalışanlarına düştüğü vurgulandı.

Yayın politikasının kadın bakış açısını ve dilini içermesi gerektiği ifade edilen konferans tartışmalarında, ana akım medya sektörüne karşı bütün kadınların ve halkların birliğine dayalı basın-yayın çalışmalarının esas alınması temel nokta olarak dile getirildi.

DEMOKRATİK ÇİZGİ ALTERNATİFİ

29 Eylül'de tamamlanan konferansın ardından yayınlanan sonuç bildirgesinde konferansın öncelikli gündemlerden birinin Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler olduğu dile getirildi. “Özgürlük mücadelemizin yarattığı direniş ve özgürlük kültürü halklar ve kadınlar için umut ve beklenti yaratan bir düzeye ulaşmıştır” ibaresinin yer aldığı bildirgede şöyle denildi: “2013 Newroz’unda Amed’de Reber Apo’nun ilan ettiği demokratik kurtuluş, özgür yaşam manifestosu bu beklentileri daha da güçlendirmiş, barış ve demokratik çizgi alternatifini sunmuştur. Konferansımızda bölgesel gelişmeler kapsamlı değerlendirilerek, halkların ve kadınların durumu ile ulus-devlet politikaları ele alınmıştır. Ortadoğu’da kadınların öncülük ettiği halk direnişlerinin hegemon güçler tarafından suistimal edildiği, bölgenin müdahaleye uğrayan her yerinde ciddi toplumsal, siyasal sorunların geliştiği tespitleri yapılmıştır.”

KADINLAR BİRLİĞE ÖNCÜLÜK EDİYOR

Bildirgede, yaşanan savaş ortamlarının toplumsal yaşamı her boyutta tehdit ettiği gibi kadınların kadın olmaktan kaynaklı güvenlik sorunlarını da en üst düzeye ulaştırdığı vurgulandı. Ayrıca, iktidar değişiminin yaşandığı tüm ülkelerde direnişlere öncülük etmiş olmalarına rağmen kadınların, yeni iktidarın geliştirdiği hukuk sistemlerinde konumlarının eskisinden daha geri bir duruma düşürüldüğü dile getirildi. Kadın özgürlük mücadelesinin yarattığı özgürlük zemininin, arayış sahibi bölge kadınlarının umudu olduğuna dikkat çekilen konferans bildirgesinde,  Amed’de düzenlenen Ortadoğu kadın konferansında tüm bölge kadınlarının bir araya gelerek Ortadoğu’nun demokratik birliğine öncülük ettiği belirtildi.

ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜ

Bildirgede, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın Ortadoğu’nun demokratikleşmesine yönelik perspektiflerine ve koşullarına da şu şekilde dikkat çekildi: “Üçüncü dünya savaşı olarak da adlandırılan küresel krizin Ortadoğu’da oluşturduğu saflaşmaya karşılık Önderliğimizin Demokratik Ortadoğu Konfederalizmi ve Demokratik ulus perspektifi üçüncü bir yol yaratmıştır. Özgür Kürdistan, demokratik Türkiye, demokratik Suriye, demokratik İran ve demokratik Irak anlayışı tüm bölge sorunlarına emsal sunmuştur. Rojava’da halkımızın ve kadınların öz gücüne dayalı direnişi ve demokratik özerklik inşası Suriye’nin demokratik birliği ve bölgenin demokratikleşmesine somut bir model olmuştur. Konferansımız demokratik çözüm sürecinin sağlıklı gelişmesi için Önderliğimizin sağlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının vazgeçilmez olduğunu ve bunun için mücadeleyi her boyutta yükselteceğini belirlemiştir.”

CİNSİYETÇİ DİLİN AŞILMASI

Bildirgede, Kürt medyasının, demokratik modernitenin inşasında önemli bir rol oynadığına vurgu yapıldı. Konferansın, Kürt kadın basın emekçilerinin, demokratik ulusu yaratma, özgür yaşamı inşa etme konusunda iddialı bir çıkışı hedeflediği ifade edilerek, devamla şunlar belirtildi:  “Konferansımız, kadın basın çalışan gücünün nicelik ve niteliksel örgütlülüğünü daha ileri bir boyuta taşıyarak, gelecek dönem açısından kararlılığını ortaya koymuştur. Başta Kürt medyası olmak üzere bütün medya kurumlarında, cinsiyetçi zihniyet ve dilin aşılması, toplumsal sorunların özgürlükçü bir anlayışla işlenmesi, etnik, inançsal, kültürel farklılıkların yayınlara yansıtılması gibi konularda öncülük rolünü oynaması üzerine kapsamlı değerlendirmeler yapmıştır. Ayrıca konferansımızda özgürlük mücadelesinde şehit düşen kadın basın şehitlerinin anılarak, çizgilerinin yaşamsallaştırılması ve yarım kalan çalışmalarının tamamlanması kararlılığını ortaya koymuştur.”

GERİLLA ALANLARINDA KADIN BASIN AKADEMİSİ

Bildirgede, konferansta önemli kararlara gidildiği belirtildi. Kadın basıncılığının geliştirilmesinde büyük emeği olan Gurbetelli Ersöz’ün yaşamını yitirdiği 7 Ekim gününün Kürdistan Kadın Gazeteciler Günü olarak anılması ve her yılın yaşamını yitiren bir kadın gazeteciye adanması kararlaştırıldı. Alınan diğer kararlar ise şöyle: "Medya Savunma Alanları’nda Şehit Şilan Aras Basın Akademisi’nin kurulması, PKK kurucularından Sakine Cansız’ın yaşamına ilişkin belgeselin en kısa zamanda bitirilmesi, kadın basıncılığına ilişkin broşürün hazırlanması, Kürt dilinin tüm lehçelerinin basın yayın alanında temel dil olarak kullanılması."

RAJİN KURULDU

Bildirge, şöyle noktalandı: “RAJIN tüm alanlarda yaygın örgütlenerek alternatif özgür kadın basın geleneğini güçlendirecektir. Konferansımız, Önderliğimizin özgürlüğüne kilitlenme, şehitlerimizin anısına bağlılık ve RAJIN örgütünün alternatif özgür kadın medyasını oluşturma konusunda güçlü bir kararlılıkla tamamlanmıştır.” / anf

Güncelleme Tarihi: 03 Ekim 2013, 22:33
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER