Baluken: Düzenlemelerin hiçbirisinin inandırıcılığı yok

BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Meclis’te HSYK Kanun Teklifi’ne ilişkin söz aldı. Baluken, AKP’nin getirdiği düzenlemeyle aslında yargıyı kendi vesayetine geçirmek istediğini söyledi.

Baluken: Düzenlemelerin hiçbirisinin inandırıcılığı yok
BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Meclis’te HSYK Kanun Teklifi’ne ilişkin söz aldı. Baluken, AKP’nin getirdiği düzenlemeyle aslında yargıyı kendi vesayetine geçirmek istediğini söyledi. “Bakın, bu yaptığınız düzenlemelerin hiçbir tanesinin inandırıcılığı yoktur. Böyle çifte standart olursa, o zaman yaptığınız şeyin yeni bir vesayet kurma anlayışı olduğunu söyleriz. O nedenle, çağrımızı yineliyoruz: Teklifi geri çekip anayasal uzlaşma zemini arayın” dedi. 


AKP tarafından Meclis Genel Kurulu’na getirilen HSYK Kanun teklifi görüşmeleri sırasında BDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, söz alarak düzenlemeye ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başından beri yargıyla ilgili yapılan düzenlemenin geri çekilmesini uygun olacağını ve bir Anayasal uzlaşma zemini aranması gerektiğini söylediklerini belirten Baluken, “Bakın, bunu niçin söylüyoruz? Çünkü sizin de son iki yıldır yapmış olduğunuz açıklamalarda çok büyük tutarsızlıklar var, çok büyük çelişkiler var. O nedenle yaptığınız bu düzenleme inandırıcı değil. Bakın, şu anda düzeltmeye çalıştığınız yargıyla ilgili Sayın Başbakan hangi tarihlerde ne söylemiş, onları size okumak istiyorum” dedi. 

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 5 Eylül 2012'de "Biz yargıya zaten gerekenleri söyledik, yargı da gerekeni yapıyor. Biz de parlamentoda gereği neyse onu yapacağız", 10 Ocak 2012 tarihinde, "KCK, KCK, KCK nasıl olur da belediye başkanlarını tutuklarsınız? Vesaire... Teröre kim zemin hazırlıyorsa biz onların peşinde olacağız, markası ne olursa olsun, asla geri adım atmak yok" ve 24 Ocak 2012 tarihinde "Türkiye'de artık yargı bağımsız" dediğini hatırlatan Baluken, şu değerlendirmede bulundu: “Yani şu anda şikayet ettiğiniz yargıya o zaman talimat verdiğinizi açıklayan Sayın Başbakanın açıklaması var. Yine o dönem biliyorsunuz, partimize yönelik çok yoğun operasyonlar vardı, siyasi soykırım operasyonları. Aynı şekilde bu soykırım operasyonlarına devam talimatı veriyor. Bugün şikayet ediyorsunuz, bir vesayetten bahsediyorsunuz ama bir hafta sonra, ‘12 Eylül 2010'da militan yargı dönemi sona ermiştir’ diyor yani referandumdan sonra, şu anda şikayet konusu olan militan yargı dönemi sona ermiştir diyor. Bakın, şu anda, siz tam tersini söylüyorsunuz. Şimdi, buna mı inanalım bugün sizin söylediklerinize mi inanalım? Eğer bugün söyledikleriniz doğruysa o gün Sayın Başbakanın tüm bu söylediklerinin doğru olmadığı sonucu ortaya çıkıyor ki; bu konuşmaları yaptığı sırada da bizler bu Meclis kürsüsünde bu konuşmaları tekzip edecek defalarca açıklamalarda bulunduk.”

AKP’nin getirdiğiniz düzenlemeyle aslında bir vesayetten alıp kendi vesayetine yargıyı geçirmek istediğinin altını çizen Baluken, “Bunun biz yine doğru yol olmadığını, yanlış tutum olduğunu, bununla ilgili bütün partilerin uzlaşması gerektiğini söylüyoruz. Bakın, bu yaptığınız düzenlemelerin hiçbir tanesinin inandırıcılığı yoktur. Şimdi, hâkimlerin, savcıların yerlerini değiştiriyorsunuz. Ee, bir taraftan da Sayın Başbakanın açıklamalarında bir örgütten bahsediliyor, ajanlık, casusluk faaliyetinden, paralel devlet yapılanmasından bahsediliyor ama ne hikmetse bu ajanlık, casusluk yapan kişilerin birimlerini değiştiriyorsunuz. Şimdi, eğer doğruysa, bir örgüt, bir paralel devlet, bir ajanlık, casusluk faaliyeti varsa bununla ilgili herhâlde farklı bir süreç yürütmelisiniz. Dolayısıyla burada söylediğiniz söylemlerinizin tamamı çok büyük bir çelişki içerisinde” diye konuştu. 

“Ne zaman yer değiştirmeleri gündeme geldi?” diye soran Baluken, şu noktalara dikkat çekti: “Sayın bakanların çocuklarına yönelik operasyonlar olduktan sonra. Şimdi, ondan birkaç hafta önce bakın, Gever'de, Yüksekova'da 3 gencimiz sokak ortasında infaz edildi. Önce PKK'li dediler, sonra bu 3 gencin Yüksekova'da ticaretle uğraşan halktan insanlar olduğu ortaya çıktı. Veysi İşbilir, Reşit İşbilir ve Bemal Tokçu'nun annesinin babasının hangi duyguda olduğunu… Siz hiç empati kurmuyor musunuz? Onların çocuklarını aldınız. Onların çocuklarını yetim bıraktınız. Tek bir polis memurunun, tek bir emniyet müdürünün, emniyet yetkilisinin ya da savcının görev yeri değişmedi. Böyle çifte standart olur mu? Böyle çifte standart olursa, o zaman yaptığınız şeyin yeni bir vesayet kurma anlayışı olduğunu söyleriz. O nedenle, çağrımızı yineliyoruz: Teklifi geri çekip anayasal uzlaşma zemini arayın.” / anf

Güncelleme Tarihi: 25 Ocak 2014, 17:44
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER