BDP'nin Urfa Büyükşehir ve ilçe Belediye Eş Başkan adayları basın mensuplarıyla bir araya geldi. BDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan, İl Eş Başkanı Celalettin Erkmen, Özgür Gündem Gazetesi Yazarı Veysi Sarısözen ve çok sayıda partilinin katıldığı toplantıda, Urfa'daki ulusal ve yerel basının çalışanları yer aldı. Erkmen'in açılış konuşmasından sonra gazetecilere BDP belediyecilik anlayışını ve Urfa'da uygulanacak projeleri anlatan Baydemir, kenti güller bahçesine dönüştürerek barışın öncüsü, Kudüs, Roma ile inanç ve sermaye merkezi olma noktasında yarışır bir kent yapacaklarını söyledi. 

ELEKTRİK ÜRETİYOR AMA ELEKTRİKSİZ BIRAKILIYOR

Bir idarecinin nasıl ki bütün kimliklere, renklere eşit mesafede yakınlık göstermesi gerekiyorsa, medyanın da her renge aynı uzaklıkta olması gerektiğini söyleyen Baydemir, "Gerektiğinde medya bizi eleştirsin, varsa eksiklerimizi söylesin. Urfa'mız sahip olduğu fırsat ve hazine bakımından dünyanın pek çok ülkelerinden daha zengindir. Tarım, hayvancılık, turizm zenginliklerinin bu coğrafyada bir arada olması rabbimin vermiş olduğu bir lütuftur. Fırat nehri adeta tarımsal bir hazinedir" dedi. Kenttin elektrik konusundaki sıkıntısını da değerlendiren Baydemir, "Urfa elektriğin yüzde 26'sını üreten bir zenginliğe sahip. Ama maalesef buna rağmen elektriksiz bırakılan bir kent haline getirilmiş. Urfa haksız bir algıyla elektrik hırsızlığıyla suçlanıyor. Urfa üretmiş olduğu elektriğin devede kulağını kullanmıyor. Türkiye'nin batı yakasında olan illerin 5 sanayiye düşen payı ancak kullanabiliyor" şeklinde cevap verdi. 

KALKINMA PLANI

Urfa'nın göç veren illerin başında geldiğine işaret eden Baydemir, "Urfa gibi zengin bir coğrafyaya sahip bir yerin Çukurova'ya, Karadeniz'e mevsimlik işçi göndermesi kabul edilebilecek bir durum değildir. Bu olanaklara rağmen bu tablonun nedeni nedir? Urfa Parlamentoya milletvekilleri gönderiyor. Şu ana kadar Urfa için ne yaptılar. Urfa için ısrar eden, Urfa için ağlayan bir idareci şarttır. Yoksulluk artık Urfa'nın kaderi olmaktan çıkmalıdır. Hayırlısı ile 30 Mart'ta Urfa sadece belediye başkanını seçmeyecek. Urfa hükümetini de seçecektir" diye konuştu. Bir kentin geleceğini tayin etmek için planlı, kentsel bütünlüklü bir şekilde STK'ların katılımıyla 5 yılık kalkınma planı yapmak gerektiğini söyleyen Baydemir, "Yapı ve imar mastır ile konut sorununa cevap olacağız. Barınma ve ev sahibi olmak artık bir hayal olmaktan çıkacak. 1 milyona konut satmak bir zulümdür. Herkes artık kolay bir şekilde daire sahibi olabilecek. Kentin tarım alanları tarıma açılacak. Fıstık bahçeleri betonlaştırılmayacak. Bu konularda açık ve şeffaf olacağız. Hesabını veremeyeceğimiz tek bir şey olmayacak. Eşitlik prensibimizden asla taviz vermeyeceğiz. Eyyüp'ün Halil-ül Rahman'ın kentinde Ömer'in adaletiyle hep birlikte başaracağız. Kentsel dönüşüm bir ihtiyaçtır. Yıkacağımız bir evin alternatifi sunulmadan yıkmak bir zulümdür. Bizim yapacağımızda önce alternatifler ve seçenekler sunulur sonra proje yapılır" dedi. 

MÜTEVAZİYEM OYLARIN YÜZDE 51’İNE RAZİYEM!

Asla ayrımcı bir politika gütmeyeceklerinin altını çizen Baydemir, "Herkesin başımızın üstünde yeri vardır. Türkiye çoğulculuğu Urfa'da öğrenecek. Urfa Ortadoğu'ya model olacak. Barışın sembolü olacak. Ortadoğu halkları ile birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Urfa kardeşliğin sembolü ve timsali olacak derken, konuşmasına şöyle devam etti: "Gıda bankası ile her eve aş gönderilecek. Komşusu aç olan kimse kalmayacak. Bunları hep beraber başaracağız. Urfa'nın kalkınması için yüreğimizi ortaya koyarak yapmalıyız. Kadına yönelik bütün şiddetlerin karşısında dik duracak ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bu bizim boynumuzun borcudur. Urfalıyem mütevaziyem oyların yüzde 51'ine raziyem. Ama siz yok Urfa'nın plakası olan 63 vereceğiz deseniz de razıyem." 

URFA’NIN TARİHİNDE ZALİME KARŞI DİRENİŞ VARDIR

"Ben bilirim ben başkanım diye bir şey olmayacaktır" diye söz veren Baydemir, "Bütün ilgililer ile hep birlikte yapacağız. Yetkiciliğin ve kibrin esiri olan zalimin kölesi olacaktır. Biz asla bundan taraf olmayacağız. Bütün medreselerimizin, kiliselerimizin her inancın başımızın üstünde yeri vardır. Her inancın mensubunun özgürce inancını yaşaması en doğal hakkıdır. Kimse buna karşı çıkamaz ve haddi değildir. Her şey saygı, sevgi ve hoşgörü çerçevesinde olacaktır. Bastırılmış ve yok edilmiş hiçbir dilimiz olmayacak. Bizim farklılığımız bizim zenginliğimizdir. Bu bir gül bahçesidir. Bu bahçede rengarenk kardeşçe yaşanmalıdır. Kültürlerimiz ile inançlarımız ile Ortadoğu'da ekol haline gelmemiz gerekiyor" dedi. 

Urfa'nın fıtratında zalimlere karşı direniş olduğunu söyleyen Baydemir, "Nemrut'a karşı direnmiştir. Urfa tarım, turizm, inanç kültürü ve doğa turizmi ile tıpkı Diyarbakır'da olduğu gibi UNESCO yolculuğuna çıkacak. Göbekli Tepe sanatta çığır açacak. Urfa asla Diyarbakır olmayacak. Urfa Kudüs, Roma ve Frankfurt ile yarışacak. Urfa Ortadoğu'nun öncülüğünde rol oynayacak bir kent olacak. Allah var gam yok, BDP var rant yok" diyerek konuşmasını tamamladı.

Baydemir, PKK lideri Öcalan’ın başlattıkları süreci desteklemeye devam edeceklerini de belirterek şöyle konuştu: "Bir buçuk yıldır bu ülkede ocaklar sönmüyor. Bir eve tek bir cenaze girmedi ve girmemesi için var gücümüzle mücadele ediyoruz. Urfa barış ağacına hayat suyu olacak. Bu kent Türkiye'de barışın simgesi, barış ağacı olacak ve hiç kimse ötekileştirilmeyecek. Biz barışa, kardeşliğe kepenk olmaya geldik. Kepenkleri kapatılmayacak, Nemrut'un zulmü yıkılacak.” / anf