BDP Kadın Meclisleri, kadın ve çocuk cinayetlerinin adli vakalar değil, politik bir sorun olduğuna dikkat çekerek, "Sorunun asıl muhatabı olan Hükümetin de, kadın ve çocukları her türlü cinsel ve fiziksel şiddetten korumak istiyorsa, şiddeti meşrulaştıran ve üreten zihniyeti terk edip, bu şiddeti önleyecek yasa ve politikaları hayata geçirmesi gerekmektedir" açıklamasında bulundu.

BDP Kadın Meclisleri'nden yapılan açıklamada, Türkiye'nin kadın ve çocuklara yönelik her türlü cinsel ve fiziksel şiddette dünya sıralamasında ilk sıralarda yer aldığı hatırlatıldı. Bu şiddetin asıl nedeninin, "erkek egemen zihniyetin egemen olduğu devlet ve toplum yapısının kadın ve çocuklara yönelik şiddeti meşru görmesi ve bu şiddetin hukuk karşısında cezasız kalması" olduğu vurgulanan açıklamada, şöyle denildi:

"Uyguladığı politikalarla bu şiddeti meşrulaştıran ve üreten devletin aldığı sembolik tedbirlerin kadın ve çocukları şiddetten koruyamadığını her gün bir kez daha görmekteyiz. Acımasızca katledilen kadın ve çocukların cenazeleri yerde iken her gün yeni katliamlar yaşanmaktadır. Bu katliamların asıl sorumlusu, kadınları şiddetten koruyacak etkili politika ve yasaları yapmayan ve uygulamayan AKP hükümetidir. Kadınların katledildiği taciz ve tecavüze uğradığı, çocukların kaçırılıp işkenceyle katledildiği bir ülkede, yetkililerin asıl görevi, uzun süre atılan çığlıklara sessiz kaldıktan sonra çocuklara çığlık atmasını öğretmek ve ya idam gibi yeni katliamları gündeme getirmek değildir. Bir insanlık suçunu, son derece çağ dışı başka bir insanlık suçuyla, idamla, cezalandırmaya kalkışmak hükümet olarak kendini bu sorumluluktan azade tutmak ve çözüm bulmak yerine sorunun üzerini örtmektir. Kadın ve çocuk cinayetleri adli vakalar değil, politik bir sorundur. Sorunun asıl muhatabı olan Hükümetin de, kadın ve çocukları her türlü cinsel ve fiziksel şiddetten korumak istiyorsa, şiddeti meşrulaştıran ve üreten zihniyeti terk edip, bu şiddeti önleyecek yasa ve politikaları hayata geçirmesi gerekmektedir."