Miting başlamadan saatler önce, üç koldan on binler "Biz'ler HDP, Biz'ler Meclise" sloganıyla miting meydanına aktı. Kent tarihinin en kalabalık mitinginde on binler, bu tarihi coşkuyu 7 Haziran'da da sandığa yansıtarak, barajları yıkma sözünü verdi.
HDP'nin Kürdistan ve Türkiye kentlerinde 6 Mayıs'ta başlattığı büyük mitinglerinin bugünkü duraklarından biri de farklı kimliklerin bir arada yaşadığı Muş. Kenttin neredeyse tamamında HDP rüzgarının estiği mitingle birlikte tüm caddeler, donatılan HDP'nin rengarenk bayraklarıyla miting alanına çıktı. Belediye Meydanı'nda düzenlenen mitingin başlamasına saatler kala kitle, alana giriş yapmaya başlarken, HDP bayraklarıyla süslenen alan renk cümbüşünü andırdı.
Miting alanındaki pankartlar da HDP seçmeni gibi ortak bir mesajda buluştu. Pankartların neredeyse tamamında 7 Haziran günü anti-demokratik barajları yıkmaya dönük mesajlar yer aldı.
"1 Haziran atılım ruhuyla barajları yıkacağız", "Özgür önderlik, özgür Kürdistan, özgür gençlik şiarıyla barajları yıkmaya geliyoruz", "Barajları aşta gel kurbanın olam", "Büyük insanlığa evet de" yazılı pankart taşıyan kitle ayrıca hasta tutsakların serbest bırakılmasının yanı sıra Kürtçe anadilde eğitim, siyasi tutsaklara özgürlük mesajlarının yer aldığı çok sayıda döviz taşıdı.
Miting alanındaki bir diğer ayrıntı ise, binlerin hep bir ağızdan atılan sloganlar oldu. Binler DAİŞ çeteleri ve ona her türlü desteği sunan AKP'ye, "DAİŞ, AKP kol kola, YPJ/YPG vuruyor iki domuza" sloganıyla biriken tepkiler dile geldi.
Miting ilk olarak yıllarca sürgünde yaşayan ve geçtiğimiz Newroz'da Kürdistan'a dönerek uzun süredir HDP'nin seçim kampanyasında yer alan sanatçı Kawa'nın sahne almasıyla başladı.
ALANA SIĞMAYAN KİTLE ÇATILARA YERLEŞTİ
Sabah erken saatlerinden itibaren alanı akan on binler alanı doldururken, alanda yer bulamayan ve mitingi yukarıdan izlemek isteyenler çevredeki binalara ve ağaçlara çıktı. Miting alanının yan tarafından bulunan eski belediye binası da bu mekanlardan biri oldu. Ancak çatıyı farklı kılan ise onlarca bayrağın yanı sıra gençlerin çatıda dahi halay çekmesi oldu. Mini bir miting alanına dönüşen çatıdaki gençlerin inmesi için de sık sık anonslar yapılırken, gençler aşağı inmemek için diretti.
Miting HDP ve DBP il eş başkanları platforma çıkarak, halkı selamlamasıyla başladı. Selamlamanın ardından Ağrı Belediyesi Eşbaşkanı Sırrı Sakık konuştu. Geçen yerel seçimlerde Ağrı'daki seçimleri anımsatan Sakık, AKP'nin ikinci kez yenilenen seçimlerde tüm kadrolarıyla çıkarma yaptığını belirterek, "Bu topraklara sefer yapabilirsiniz ama Kürdistan'da artık size zafer yoktur" dedi.
"Kobanê'de nasıl bir tarih yazıldığına hepiniz şahit oldunuz" sözleriyle konuşmasını sürdüren Sakık, Ağrı'daki seçim atmosferine de vurgu yaptığı konuşmasında "Bu büyük insanlık buluşmasının mimarı Sayın Öcalan'a buradan bin selam gönderiyoruz. Sayın Öcalan 'Demokratik bir cumhuriyeti inşa edip bir arada yaşayalım' diyor. Dört duvar arasında Sayın Öcalan böylesi bir barışı inşa etmek için çaba sarf ediyor. Herkesin gözü Kürdistan'da ne olacak diye bizim üzerimizde. Ağrı'da dört vekil var dördünü de alacağız. Başka yolu yok. Serhat, Amed ve Botan'a Ankara'ya mesaj verecek. Bu başkaldırı Ağrı'da yarıda kalan isyanın finali olacak" dedi.
AKP mitinglerinde meydanların boş kaldığına dikkat çeken Sakık, "Ey cumhurbaşkanı ey Başbakan siz İstanbul'a, İzmir'e, Ankara'ya bir bütün olarak projelerle gidiyorsunuz. Ama sen Kürt coğrafyasına kimle geliyorsun. Senden önce özel uçaklarla polis geliyor. Sonra eline Kuran-ı Kerim'i alıp sallıyorsun" diyerek, Erdoğan ve Davutoğlu'nun meydanlardaki söylemlerini eleştirdi.
Sakık'ın "7 Haziran'da hep birlikte bir tabut yapacağız. Bu tabuta ret ve inkarı koyacağız. Bu tabuta siyasi partiler yasası ve seçim kanunu koyacağız. Yüzde onluk barajı koyacağız. Onları da alıp Kenan Evren'in yanına götürüp toprağa gömeceğiz. Var mısınız? " şeklindeki sorusuna ise on binler hep bir ağızdan "varız" diyerek yanıt verdi. Sakık'ın ardından HDP'nin milletvekili adayları Burcu Çelik Özkan ve Mensur Işık, platforma çıkarak, 7 Haziran'da kendilerini seçerek, meclise götürecek olan seçmenlerini selamladı.
ÖZKAN: ONLAR ÇALAR, BİZ HESAP SORARIZ
Selamlamanın ardından kısa bir konuşma yapan Özkan, "Onlar çalar biz hesap sorarız" diyerek, cumhuriyet tarihi boyunca bütün siyasi partilerin "Kürt yoktur" söylemiyle hareket ettiğini ancak Kürt halkının verdiği mücadeleyle bunun boşa çıktığını ifade etti. Özkan, "Erdoğan ve Davutoğlu utan utan. Sizler gelmeden önce Malazgirt'te kapıyı size biz açtık" diyerek, Davutoğlu'nun Muş'ta gerçekleştirdiği mitingindeki Malazgirt Savaşı'na ilişkin söylemlerini eleştirdi. Özkan'ın ardından diğer HDP milletvekili adayı Işık da kısa bir konuşma yaptı. Işık, konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın meydan meydan dolaşarak, miting gerçekleştirmesini eleştirerek, "Onu başkan yaptırmayacağız" ifadesini kullandı. Işık'ın ardından da HDP milletvekili adayı Ahmet Yıldırım da on binleri selamlayarak, kısa bir konuşma yaptı. Yıldırım, 7 Haziran'da barajı aşarak, toplum barışı kurma sözü verdi.
DEMİRTAŞ: MUŞ AKP’Yİ SANDIĞA GÖMECEK
Adayların ardından Demirtaş, "O Türkiye halklarının sesi" anonsuyla sahneye davet edildi. Sabah saatlerinden itibaren alanı hınç dolduran on binler Demirtaş'ı "Biz'ler HDP, Biz'ler meclise" sloganıyla karşıladı. Yoğun ilgiden dolayı güçlükle platforma çıkan Demirtaş, ilk olarak karşılaştığı coşku karşısında alanı dolduranları selamladı.
Demirtaş, "Muş meydanını bütün güzelliğiyle dolduran kardeşlerime, annelere, kadınlara gençlere bin selam olsun" diyerek konuşmasına başladı. "İnşallah bu sevinciniz 7 Haziran akşamında da bütün Türkiye'de büyük bir halaya ve barışa dönüşecek" diyen Demirtaş, şunları söyledi: "Şimdi siz bana Selahattin deyince birileri çıldırıyor. Biliyorsunuz o bana Selahattin demeyecek. Ama milyonlar Selahattin dedikten sonra o söylemiş söylememiş ne fayda."
Demirtaş, halkın Berat Kandili'ni de kutlayarak, duaların dünyanın dört bir yanındaki mazlumlar için edilmesini istedi. 7 Haziran seçimlerinin önemine dikkat çeken Demirtaş, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Muş halkı elbette özgürlükten demokrasiden yana bir tercihte bulunacak. Sorunlarımız dağ gibi yığılmış. Yoksulluk bizden çalınan kimliğimiz dilimiz kültürümüz, bunların tamamı çözülmeyecek sorunlar değil. Muş Türkiye'deki en fakir şehir. Muş'un kaderi maalesef ki değişmedi. Tek başına 13 yıldır hükümet olan AKP de geldi. İnşallah gidiyor ama Muş'un kaderi değişmedi. Muşlu ne yapacak. Karnı aç olan, yoksul olan ne yapacak. Hz Peygamber'in yoldaşlarından Ebuzer var. Ebuzer demiş ki 'Açken kılıç çekmeyene şaşarım.' Muş açlığa yoksulluğa ve açlığa mahkum edilmiş. Sizler, 7 Haziran'da isyanınızı göstermek istiyorsanız. Bunun yolu AKP'yi sandığa gömmektir. Bunun yolu Muş'ta 3-0 yapmaktır. AKP burada HDP karşısında hezimete uğramalı ki nerede yanlış yaptığını anlasın."
Türkiye'nin her yerinde yoksulluğu bitirmeye en yoksul şehirden başlayacaklarını belirten Demirtaş, "Burada insan onuruna yakışır bir yaşam inşa etmeden sorunlarımızı çözemeyiz. Muş'un dağlarında kurşun sesi değil, kuş ve kardeşlik sesi olacak. Barışı da işsizliği de bu ülkede bizler çözeceğiz" ifadelerini kullandı. Demirtaş, Muş halkının basit bir ameliyat için Ankara ve İstanbul'a gittiğini belirterek, AKP'nin bütün hizmetlerinin göstermelik olduğunu ifade etti. 1992 yılında açılan Muş Havaalanı'nın da AKP yatırımı olarak gösterilmesine de tepki gösteren Demirtaş, "Ya atın atın ama ufak atın da Recep de yesin" dedi.
‘KEŞKE SENİN DE ÇALDIĞIN SAZ OLSAYDI’
Demirtaş, iktidara gelmeleri durumunda ilk olarak DAİŞ'e giden tırları durduracaklarını ifade ederek," Elli bin defa İslam'a da onun devletine de kurban olsun bu tecavüz ordusu. AKP bana 'terörist' diyebiliyor. Ama Şengal'de binlerce kadının kaçıran DAİŞ'e 'terörist' demeye dili varmıyor. Sizin sonunuzu biz burada getireceğiz, DAİŞ'in sonunu da YPG ve YPJ getirecek" dedi. Demirtaş, Erdoğan ve Davutoğlu da "hodri meydan" diyerek, "Başbakan da Cumhurbaşkanı da bize yalan kampanyası yapacağına ben onları canlı yayına davet ediyorum. Ahmet hoca kendine güveniyorsan iki saat senle canlı yayına çıkalım bütün memleket izlesin. Hodri meydan. Eğer çekiniyorsan çıkamıyorsa Cumhurbaşkanı Erdoğan da gelsin ikinizle birlikte tartışalım. Meydanlarda söylediğin yalanları yüzüme karşı da sözle ki bir bakayım yüzün kızarıyor mu kızarmıyor mu?" diye konuştu.
Demirtaş, "Benim çaldığım değil senin çaldığındır sorun. Halk benim çaldığımdan mutlu oluyor. Senin çaldığın sorun halk için. Erdoğan keşke senin de çaldığın sadece çaldığının saz olsaydı" sözleriyle de Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisi için kullandığı sözlere cevap verdi.
HDP'ye dönük saldırılara da değinen Demirtaş, "HDP'ye bomba atanı bile yakalamadılar. Başbakan diyor ki 'Biz kınadık' Ey Ahmet hoca senin görevin kınamak değil yakalamaktır. Neden yakalamıyorlar. HDP'ye saldıranlar sokaklarda özgürce dolaşıyorlar. AKP öyle panik halindeki her türlü saldırının önünü açtılar. Bizlere kadar suikast tehditleri geldi. Evimize polisleri gönderecek kadar düştüler. Ezilen mağdur olan biz ama ağlayanlar onlar. 7 Haziran'da saraydakiler ve sarayın bahçesindeki davarlar da çok ağlayacaksınız. Halkın parasının çaldığınız için çok ağlayacaksınız. Siz sarayın bahçesinde otlanmaya devam edin. Biz bunların hesaplarını soracağız. AKP'nin yalandan başka sığınacak bir şeyi kalmadı" şeklinde konuştu.
Demirtaş, Muş'ta 3-0 olması için az bir oya daha ihtiyaç olduğunu ifade ederek, "3-0 demek Muş'un yüzünün gülmesi demektir. Burada 3-0 yapmış olursak Muş barajın yıkılması için üstüne düşeni yapmış olacak. Burada mevzu sadece koltuk mevzusu değil. Bu seçimde iyilik mi kötülük mü kazanacak. Hırsızlık yapanlar mı emekçiler mi kazanacak. Diktatör mü yoksa özgürlük mü kazanacak. Bu kadar net. Sakın ola ki sandıkları hırsızlara bırakmayın" diyerek, sandıklar için müşahit olarak görev alınması için herkesin başvurmasını istedi.
Demirtaş konuşmasında, AKP'nin savaş politikaları konusunda da uyarılarda bulundu. "Barajı aşamazsak bütün Türkiye'yi kana bulayacaklar, teslim alacaklar" diyen Demirtaş, "Ülkenin dört bir köşesinde HDP'nin barış mesajı karşılık bulmuşsa artık HDP bu ülkenin gerçek partisi olmuş demektir. Barajı aşmak AKP'nin yokuş aşağı freni boşalan kamyonun durdurulmasıdır. Ülkeyi felaketten kurtarıyoruz. Türküz, Arabız, Kürdüz, Aleviyiz, Terekemeyiz, Ermeniyiz, Lazız ama insanız diyenler, büyük insanlığı savunanlar bir araya geldi. İnsanlık değerlerini ayağa kaldırmayı başardık. Bizi insani değerlerimizle vurmaya çalışanlara karşı büyük insanlığı her yere taşıdık. Başardık değerli dostlarım başardık. Bütün Türkiye'ye barış mesajlarımız, ev ev, köy köy, mahalle mahalle bu barış elimiz tutuldu. Bugünlere kolay gelmedik. Bin bir emek ve bir bin alın teriyle bu günlere geldiniz" ifadelerini kullandı.
Demirtaş, "Kurtlar sofrasında devletin bütün gücüne karşı direnen evlatlarınızı yalnız bırakmayın" çağrısıyla konuşmasını tamamladı. Demirtaş'ın miting alanında ayrıldığı sırada izdiham yaşanırken, bazı insanlar izdihamdan dolayı fenalık geçirdi.
