İran rejimi 9 Mayıs 2010’da Tahran’da Kürt öğretmen ve insan hakları savunucuları aktivistleri Ferzad Kemanger, Ferhad Vekili, Şirin Elemhuli ve Ali Heyderiyan’ı asarak idam etmişti.

İdamların dördüncü yıldönümünde yazılı bir açıklama yapan KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı “Sömürgeci İran   devleti  tarafından PJAK üyeleri olan Ferzad Kemanger, Ferhat Vekili, Şirin Elemhuli ve Ali Haydaryan yoldaşların  idam  edilişlerinin beşinci yılında, yapılan bu katliamı lanetliyor ve  anılarına  Kürdistan özgürlük  mücadelesini yükselteceğimiz sözünü yineliyoruz. Ve onların şahsında tüm Kürdistan devrim şehitlerini saygıyla anıyoruz” dedi.

Açıklamada devamla şu ifadeler yer aldı: “İran rejimi Doğu Kürdistan’da PJAK öncülüğünde gelişen Kürtlerin halk olmaktan kaynaklı haklarını tanıyacağına, PJAK üyelerine karşı en vahşi ve çağdışı bir yöntem olan idam cezasını uygulamıştır.  Daha sonra da birçok PJAK üyesini idam ederek, zindanlarda işkence uygulayarak  Doğu Kürdistan’da  Kürtlerin özgürlük direnişlerini bastırmaya çalışmıştır. Buna rağmen Kürtlerin özgürlük mücadelesi zayıflama ve gerileme yerine daha da gelişip güçlenmiştir.

Ferzad Kemanger, Ferhat Vekili, Şirin Elemhuli ve Ali Haydaryan yoldaşlar, idam sehpasına giderken sergiledikleri soylu tutum, Kürt direnişçiliğinin,  Kürt yiğitliğinin ve kahramanlığının  destansı bir ifadesi olmuşlardır. Şeyh Saitlerden, Seyit Rızalardan, Şeyh Abdulselamlardan, Qazi Muhammed  ve Leyla Kasımların  sömürgecilerin darağaçlarında sergiledikleri  onurlu  duruşu günümüze taşımışlardır. Temsil ettikleri ulusal özgürlük davası söz konusu olduğunda gençliklerini feda etmekten çekinmeyeceklerini ortaya koyarak, yok edilmeye çalışılan özgürlük umutlarını canlı tutmayı başarmışlardır.

Bu yiğit Kürt gençleri, idam sehpasına gitmeden önce yazdıkları mektuplar ve idam sehpasında gösterdikleri görkemli duruş, haklı bir davanın onurunu, gururunu ortaya koyduğu gibi, gelecek nesillere ve gençlere, bir yaşam ve direniş manifestosu bırakmışlardır. Özellikle Şirin Elemhuli Kürt kadının özgürlük ruhu ve soylu duruşunu temsil etmede sadece Kürt kadınlarına değil, İrani halkların ve tüm bölge kadınlarına da, özgür kadın duruşunu idam sehpasında da göstererek,  hem kadın özgürlük yolunu, hem de ulusal ve toplumsal kurtuluş yolunu ortaya koymuştur.

İdam sehpalarında ölümü büyük bir cesaretle karşılayan bu Kürdistanlı devrimci öncüler sadece Kürtlerin özgürlüğü için değil, başta Fars, Azeri, Arap, Türk, Ermeni, Asuri halklarının özgürlüğü ve eşitliği için de canlarını feda etmişlerdir. Ulus-devletin birbirine karşı yabancılaştırdığı, karşıtlaştırdığı halkları ve mezheplerin eşit-özgür birliğini ifade eden demokratik ulus çözümünü ortaya koymak, bu bilinci geliştirmek mücadele etmiş ve yaşamlarını ortaya koymuşlardır.

Köleleştirilen, ulusal-toplumsal hakları yok sayılan bir halkın özgürlük davasının başarısı, o özgürlük davası için canını ortaya koymaktan çekinmeyen insanlarının varlığıyla mümkündür. Doğu Kürdistan halkı da, kendi özgür geleceği için canını feda etmekten çekinmeyen böylesine yiğit evlatlarına sahip olduğu için özgürlüğünü garanti altına alabilir.

İran rejimini Kürt sorunun çözümü için somut adımlar atmaya, idamları durdurmaya, Kürt halkını 9 Mayıs şehitleri başta olmak üzere, tüm şehitlerini doğru sahiplenmeye ve mücadelelerini yükseltmeye çağırıyoruz.” / anf