HDK Eşsözcüsü Sebahat Tuncel'in, hakkında "örgüt üyeliği" iddiasıyla verilen 8 yıl 9 ay hapis cezasının Yargıtay tarafından onanmasının ardından AYM'ye yaptığı başvurunun üzerine yeniden yargılanmasına devam edildi. Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün yeniden hakim karşısına çıkan Tuncel'e destek amacıyla duruşmaya HDK Eş Sözcüsü Ertuğrul Kürkçü ile Hüda Kaya, Sezai Temelli ve Filiz Kerestecioğlu'nun da bulunduğu çok sayıda HDP milletvekili katıldı.
BERAAT TALEBİ
Duruşmada verdiği ifadesinde davanın siyasi olduğunu belirten Tuncel, "Önceki karar, uzun süreli tutuklama ve hak ihlali nedeniyle durdurulmuştu" diyerek, bu karar doğrultusunda beraatını talep etti.
Avukat Ercan Kanar ise yaptığı savunmada, "gizli tanık" beyanlarının delil olarak gösterilemeyeceğine dikkat çekerek, AİHM'in "gizli tanık" beyanlarının tek başına adil yargılamaya delil olamayacağı yönündeki daha önce verdiği kararı hatırlattı. Av. Kanar'ın, müvekkili Tuncel için beraat talebinde bulundu.
Mahkeme Heyeti, dosyanın iddia makamına tebliğ edilmesine ve Tuncel'in duruşmalardan vareste tutulmasına karar vererek, duruşmayı 30 Haziran gününe erteledi.
AV. DOĞAN: ADİL YARGILAMA MÜMKÜN DEĞİL
Duruşmanın ardından adliye önünde düzenlenen basın açıklamasında, "Kadınlar, Sebahat ile direniyor. Sebahat için adalet" pankartı açıldı. Burada konuşan Tuncel'in avukatlarından Baran Doğan, Türkiye'de yargı bağımsızlığının kalmadığını kaydederek, "Türkiye'de yargı bağımsızlığı o kadar yok oldu ki, somut bir şekilde tüm aşamalarında bunu gördük. Davanın başından beri ÖYM'lerin uygulamalarını gördük. 7 Haziran'da Türkiye'nin yeni bir yargılamaya uyanmasını isterdik. Artık bu yargılamada maddi gerçeğe ulaşılması, adil yargılamanın yapılması mümkün değildir. Maddi gerçekliğe ulaşılamayan bir yerde artık adil yargılamada yapılamaz. Bu yargılama demokrasinin kılıcı gibi Tuncel'in başında sallanmamalıdır" dedi.
HDP İstanbul Milletvekili, Av. Filiz Kerestecioğlu de "gizli tanık" beyanlarının delil olarak gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu söyledi. Kerestecioğlu, davanın bir an önce beraatle sonuçlanmasını beklediklerini ifade etti.
TUNCEL: ADALETE DAİR CİDDİ GÜVENSİZLİK VAR
Tuncel ise yargılamanın kişisel bir yargılama olmadığını, ÖYM'lerin ortaya çıkardığı bir durumun sonucu olduğunu kaydetti. Tuncel, "ÖYM'lerin siyasete nasıl müdahale ettiğini, toplumsal muhalefeti nasıl bastırdığını gösteren bir nokta. Umarım bundan sonra yargı aracıyla siyaset dizayn edilmez. Yargı aracıyla toplumsal muhalefet baskı altına alınmaz. Türkiye'de adalete dair çok ciddi bir güvensizlik oluşturuldu. Adalet mekanizması herkes açısından tartışma konusu olmuştur" dedi.
DAİŞ KATLİAMINA TEPKİ
Tuncel, konuşmasında DAİŞ çetelerinin bu sabah Türkiye üzerinden Kobanê'ye yönelik gerçekleştirdiği saldırıya da değinerek, saldırıların katliam niteliğinde olduğunu ifade etti. Tuncel, şöyle konuştu: "Biz buradan AKP'den, Davutoğlu'ndan, Cumhurbaşkanı'ndan bir açıklama bekliyoruz. 7 Haziran'da haklar barış için oylarını kullandı. 7 Haziran'da halklar, Türkiye'nin Ortadoğu politikalarına 'artık yeter' dediler, AKP'nin DAİŞ'i desteklemesine ve DAİŞ'ın halklar üzerindeki zulmüne hayır dediler. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Türkiyeli yetkilileri uyarıyoruz. Rojava politikalarını gözden geçirmeleri gerekiyor. Rojava devrimi Türkiye halklarına karşı değil, Türkiye halklarının yararına olan, dünya haklarını, insanlık değerlerinin lehine olan bir devrimdir."
Basın açıklaması "Bijî berxwedana Kobanê" sloganları ile sona erdi.
