Vatan gazetesi yazarı Yüksekova'ya inemeyen uçaktaki yolcuların başına gelenleri yazdı

"Bu olay bana insan gerçeğini hatırlattı. Çağ ne kadar yeni yeni teknik ve bilgi ile donanmış olsa da, ilim, teknik, medeniyet ne kadar belirli seviyelere çıksa da kuralları koyan insan kuralları çiğneyende insandır

Vatan gazetesi yazarı Yüksekova'ya inemeyen uçaktaki yolcuların başına gelenleri yazdı

Vatan gazetesi yazarı Fuat Yılmazer Yüksekova'ya inemeyen Anadolu Jet uçağındaki yolcuların başına gelenleri yazdı. Kendisine bir okuyucusundan başından geçen üzücü olayı anlatan iki sayfalık bilgi notu geldiğini belirten Yılmazer, gelen bilgi notunu okuduğunda şaşırdığını yazdı. 21.yüzyılda artık uzaya gitme bile rutinleşmek üzere iken Türkiye içinde bir şehirden bir başka şehre yolculuk yapmanın zorluğu ve Anadolu Jet yöneticilerinin ilgisizliğine dikkat çeken Yılmazer, "Hikayemiz şöyle başlar; Anne baba, Yüksekova’da görevli çocuklarıyla oruç ibadetini yerine getirmek için 7 Mart 2024 tarihin de Anadolu Jet ten Ankara- Yüksekova için bilet alırlar. TK7192 nolu uçakla bahse konu gün ve saatte Yüksekova’ya hareket ederler. Yoğun hava muhalefeti nedeniyle uçak Yüksekova’ya inemez" ifadelerine yer verdi.

"İnanılmaz maceranın bundan sonra başlıyor" ifadelerini kullanan Yılmazer yazsının devamında şunları yazdı:

Bir okuyucumdan başından geçen üzücü olayı anlatan iki sayfalık bilgi notu geldi. Gelen bilgi notunu okudum şaşırmadım dersem yalan olur. 21.yüzyılda artık uzaya gitme bile rutinleşmek üzere iken Türkiye içinde bir şehirden bir başka şehre yolculuk yapmanın zorluğu ve Anadolu Jet yöneticilerinin ilgisizliği şaşırttı.

Hikayemiz şöyle başlar; Anne baba, Yüksekova’da görevli çocuklarıyla oruç ibadetini yerine getirmek için 7 Mart 2024 tarihin de Anadolu Jet ten Ankara- Yüksekova için bilet alırlar. TK7192 nolu uçakla bahse konu gün ve saatte Yüksekova’ya hareket ederler. Yoğun hava muhalefeti nedeniyle uçak Yüksekova’ya inemez.

İnanılmaz macera bundan sonra başlıyor. Yüksekova’ya inemeyen uçak yönünü Diyarbakır’a çevirip Diyarbakır Hava alanına iniş yapıyor. Yolcular biraz bekletiliyor ve arkasından yolculara hedeflenen yere hava muhalefeti nedeniyle inemediklerini, isteyen yolcuların Ankara’ya tekrar götürebileceklerini, Kalanları da ancak kara yoluyla Van’a gönderileceklerini söylerler.

Van’dan Yüksekova’ya nasıl gidileceği sorulduğunda, onun için yapacakları bir şey olmadığını, çünkü Van-Yüksekova yolunun heyelan riski nedeniyle kapalı olduğu bilgisini verirler. Hâlbuki heyelan riski var denen yolda 10’a yakın firma her gün, o günde dâhil olmak üzere 10 sefer yapmaktadır.

Yolcular itirazlarına rağmen bir sonuç alamayınca bir kısmı Ankara’ya dönüşe karar verirler. Bir kısmı da Van’a gitmeyi kabul ederler. Kara Yoluyla Van’a gitmeyi tercih eden yolculardan yöreyi tanıyan bir kişi önderliğinde Yüksekova’ya yolcu taşıyan arabalardan biri ile telefon irtibatı kurarlar ve Orada bir yol ayrımında inmek ve oradan Yüksekova’ya götürülmek üzere anlaşırlar.

Anlaşılan yerde Yüksekova’ya gidecek 12 kişi araçtan inerler ve anlaştıkları araçla gece saat 1.30 dolaylarında Yüksekova’ya ulaşırlar.

Ulaşım firmaları yolcusunu istenilen yere ulaştırmakla mükelleftir. Hava koşulları nedeniyle veya olağan dışı sebeplerle görevini yerine getiremedikleri zamanda kendilerine emanet edilen insanların iaşe ve ibade’ sini sağlamak durumundalar.

Anadolu Jetin eksiklikleri bununla da kalmaz. Diyarbakır’a mecburi iniş yapan uçaktan 20 yolcunun valizleri çıkmaz. Nedeni sorulduğunda “ bagaj çok doluydu bir başka uçakla gönderilecek” denir. Yani uçağa binerken yolcunun bagajını alırlar ama gönderemedikleri hakkında yolcuya bilgi dahi vermezler. 

Bu yazılanlara okuyucularım inanmakta tereddüt yaşayacaklardır. Ama maalesef doğrudur. Bu kişilerin Ankara’da kalan bagajlarıyla ilgili 10 Mart akşamına kadar da hala bilgilendirme yapılmamış ve teslim olunmamıştır.

Yolculardan sebepleri izah edilerek özür dileyende yoktur. Yasalar, kurallar bu konuda ne derler onu bilemem ama 2024 de böyle bir olayın yaşanması ülkem, Türkiye’m adına üzüntü vericidir.

Bu olay bana insan gerçeğini hatırlattı. Çağ ne kadar yeni yeni teknik ve bilgi ile donanmış olsa da, ilim, teknik, medeniyet ne kadar belirli seviyelere çıksa da kuralları koyan insan kuralları çiğneyende insandır. İnsan unsurunun düzelmediği veya yaptırımın caydırıcı olmadığı yerde yanlışlar, eksikler olur ve suçta işlenir.

İnsan, iş ahlakı ve caydırıcı tedbirler çok önemlidir.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER