HDP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş, İstanbul'da seçim çalışmasını birlikte yürüteceği gönüllülerle bir araya geldi. 

Şişli Kent Kültür Merkezi'nde yapılan toplantıya katılım yoğun oldu. Demirtaş, salona yoğun alkış ve zılgıtlar eşliğinde girdi. Alkışlar uzun süre susmadı. Salondan, "Halkların adayı Selahattin Demirtaş", "Diren Kobanê İstanbul seninle" sloganları atıldı.

Açılışı yapan Garo Paylan, "İlk kez gönlümüze göre bir adayımız var.  Halkların adayı, birlikte adil ve eşit bir geleceğin adayı. Onun için gece gündüz el birliği ile gönül birliğiyle yoldaşça çalışacak mıyız?" diye salona sordu. Salondan yine alkışlar yükseldi.

Salonda, İlerici Ermeni Kadınlar imzalı Ermenice 'Selocan seninleyiz' pankartı açıldı.

Cumhurbaşkanı Adayı Selahattin Demirtaş, konuşmasının başında, Amed’de katledilen HEP Diyarbakır Başkanı Vedat Aydın'ı andı. "Onun soluğu, mücadelesi, kalp atışları bu salonda hissediliyor. Nice Vedat Aydınlar, bu mücadelede canlarından vazgeçti. O'nun yoldaşları, kardeşleri bugün salonda, sokakta, alanda. O'nu katledenler ise kendi karanlık tarihlerinde yitip kayboldular" dedi.

SALONDAN ‘ŞEHİD NAMİRİN’ SLOGANI YÜKSELDİ

Gezi direnişi sırasında dövülerek öldürülen Ali İsmail Korkmaz'ı da anan Demirtaş, "Gezi şehitlerini özlemle anıyorum. Katliamın üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen, hala davada ciddi bir mesafe kat edilmedi. Onların bıraktığı miras emin ellerde. Bunun bilinmesini istiyoruz" diye konuştu.

Gönüllüler, "Devrim şehitleri ölümsüzdür" sloganı ile Demirtaş'ı yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Adayı Demirtaş, İsrail devletinin Filistin halkına yönelik saldırılarına dikkat çekerek, "Mazlum Filistin halkının yanındayız. İsrail devleti saldırılarını derhal sonlandırmalı" dedi.

Caferilerin camine yönelik saldırıyı da kınayan Demirtaş, "Bu saldırıyı, Irak ve Suriye'de yaşanan mezhep savaşının Türkiye'de de sahnelenmek istendiğine dair ciddi bir işaret olarak görüyoruz. Caferi halkının yanındayız" dedi.

'HALK KAMPANYASI OLACAK'

Demirtaş, daha sonra cumhurbaşkanlığı kampanyasına ilişkin konuştu. Konuşmada öne çıkan mesajlar şöyle: "Sizlerin bu salonda başlatacağı kampanya, bir halk kampanyası olacak.

Bizim özlemimiz koltuk sevdası, başkanlık ve diktatörlük sevdası değildir. Bizim özlemimiz, barış, eşitlik ve özgürlüğe dairdir. Bütün kimliklerin eşit olduğu onurlu bir yaşama dairdir.  Eğer cumhurbaşkanı kampanyasında bu hayali görünür hale getirirsek, her halükarda biz kazanacağız. Tarih binlerce kez gösterdi ki, ezilenlerin haklı mücadelesi zalimler karşısında asla ve asla yenilmez.

Cumhurbaşkanlığı seçimleri bizim için ne ilk ne de son olacak. Baba, otoriter erkek, döven, söven, katleden devlet anlayışına karşı, hizmetçi devlet, büyük halk anlayışını oturtacağız. Var olan devlet algısını değiştirebiliriz. Onları bize hakaret etsin diye para ile mi tuttuk. Güç elimizde. Halk olarak biz kendimizi yönetebiliriz. Bu inançla çalışırsak herkes bu halkın gücünü görecek. En despot krallara bile haddini bildiren halkın gücüdür. Bütün o şaşayı alt edecek olan halkın gücünü açığa çıkartacağız. Bunu siz yapacaksınız. Ben bu çalışmanın görünen somut ismi olacağım. Ben sizi kurtarmak için gönderilmiş özel bir aday değilim. Kim size, 'Ben sizi kurtarmak için geldim' diyorsa, ondan korkun. O başınıza bela olacaktır. Bugün olduğu gibi. Biz tam tersine halkın kendini yönetebileceği yolun küçük bir noktasını açacağız. Böyle bir mücadelede yer almaktan büyük bir onur duyarım. 

'SANDIĞA SAHİP ÇIKACAĞIZ'

Herkesin sandığa gitmesi için çalışmasını yapmalıyız. Aynı zamanda sandığı da örgütleyeceğiz, oyumuza sahip çıkacağız.  Çünkü sandıktaki oylar halkın oyudur. Kedilerin seçilmesini istemiyorsak, kedilerin sandığa müdahale etmesini istemiyorsak, sandıklara da sahip çıkacağız.

TRT'yi izlerken ansızın  çocuklarınızı ürkütecek bir adam bağırabilir. Biz kendi imkanlarımızla sesimizi halkımıza duyuracağız. Elbette ahlaklı basın emekçileri de var. Ancak bu noktada gençlere çok önemli görev düşüyor. Sosyal medyayı çok iyi kullanma zamanı. Sizin bu konudaki orantısız zekanızı biliyoruz. Ne olduğunu bile anlamadan onların iktidarını alaşağı edebilirsiniz.

Devlet olanaklarını sınırsızca kullanacaklar. Valiler, kaymakamlar, emniyet onun için çalışacak. Sosyal yardımlar onun için dağıtılacak. Holdingler servetlerini yola dökecekler. Ancak arkalarında olmayan tek bir şey var; o da gerçek iman gücü. Bunu asla para ile satın alamazlar. O da biz de var. Bu güç halk iktidarını yaratacak.

Victor Hugo'nun dediği gibi, 'İyi olmak kolay, adil olmak zordur'. Biz zoru başaracağız. Adil bir cumhurbaşkanlığının, adil bir yönetimin nasıl olacağını göstereceğiz. Ya yeni ve genç bir cumhurbaşkanı olacak ya da yeni bir mücadele alanı açılacak. Ama her durumda kazanan biz olacağız.

'MÜHÜR KADINLARIN ELİNDE'

Kadın arkadaşlarımdan bu kampanyada bugüne kadar yaptıkları gibi öncülük yapmalarını rica edeceğim. Kadın aday yok. Bu cumhurbaşkanlığı seçimine damgasını vuran en büyük yetersizlik bu. Ancak bizim savunduğumuz ilkeler dışında kimsenin de kadın özgürlüğü diye bir derdi yok. Sizlerin çalışmanız bu kampanyanın kaderini belirleyecek. Cumhurbaşkanını siz kadınlar belirleyeceksiniz. Mühür sizin elinizde. Ala unutmayın güç sizde. Bütün kadın arkadaşlarıma güveniyorum. Sizlerin mücadelenizde bir arkadaşınız olmaktan gurur duyuyorum."

Salondan "Kadınların oyu Demirtaş'a" sloganı ve zılgıtlar yükseldi. 

Demirtaş son olarak, "Hepimizin yolu açık olsun. Bu salondaki bu çok renklilik, çok kültürlülük kazandığımızın resmidir" dedi.

Demirtaş'ın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.