Kılıçdaroğlu: Var olan sorunların tamamını sırtlanacağız

Maraş'taki görüşmelerinin ardından açıklama yapan Kemal Kılıçdaroğlu "Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bunların tamamını ama tamamını, var olan sorunların tamamını sırtlanacağız ve çözeceğiz" dedi.

Kılıçdaroğlu: Var olan sorunların tamamını sırtlanacağız

Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 6 Şubat'taki iki büyük depremin merkez üssü Maraş'ta meslek kuruluşları yetkilileriyle görüştükten sonra basın açıklaması yaptı.

İş insanları, esnaf ve çiftçilerin sorunlarını dinlediklerini, çözüm önerilerini dile getirdiklerini aktaran Kılıçdaroğlu, "Sanayici arkadaşlara sordum, acaba değişik alanlardan nitelikli bürokratlar gelip sizinle konuştular mı? Sorunların çözümü için size bir proje sundular mı? Yok arkadaşlar, yok. Devlet yönetimi ciddiyet ister. Günübirlik kararlarla devlet yönetilmez. Bu anlayış sorunları çözmez, var olan sorunları çok daha büyük yeni sorunlar ekler. Türkiye’nin iyi yönetilmesi lazım" ifadelerini kullandı.

"Bütün vatandaşlarıma şunu söylemek isterim: Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın" diyen Kılıçdaroğlu, "Bunların tamamını ama tamamını, var olan sorunların tamamını sırtlanacağız. Millet İttifakı olarak sırtlanacağız. Bütün sorunları çözeceğiz. Bütün vatandaşlarım emin olsunlar. Türkiye, güçlü ve yeterli kaynakları olan bir ülkedir. Türkiye bu sorunu aşar" şeklinde konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından başlıklar şöyle:

'KISA VADEDE FAİZLER SİLİNMELİ VE BORÇLAR TAKSİTLENDİRİLMELİ'

"Kahramanmaraş’ta sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları, ticaret ve sanayi odası, esnaf odası, ziraat odası yetkilileriyle görüştük. Pek çok sorun aktardılar bize. Düşündüklerimizi, sorunun nasıl aşılacağı, çözüleceği konusunda düşüncelerimizi kendileri ile paylaştık. Kısa, orta ve uzun vadeli programların mutlaka yapılması ve kamuoyuyla paylaşılması lazım. Kısa vadede esnafın, sanayicinin, tüccarın, evi ya da dükkanı yıkılan insanın faiz borçlarının mutlaka silinmesi lazım. Bunu kendilerine aktardık. Kredi borçlarını ise onların kaldırabilecekleri bir zaman dilimine göre ayarlanması ve taksitlendirilmesi lazım.

'SANAYİ KURULUŞLARININ KREDİ DESTEKLERİNE İHTİYACI VAR'

"Ciddi sorun yaşayan sanayi kuruluşları var. Bu sanayi kuruluşlarının yeniden ayağa kaldırılması lazım ve bu konuda da kredi destekleri ihtiyaçları var. Bu ihtiyaçların da mutlaka sağlanması gerekiyor. Bankaların bu konuda iktidarla oturup konuşarak bu sorunu aşması için ya proje üretmeleri gerekir ya da siyasal iktidarın belli konuda bankalara güvence vermesi gerekir. Bu sorunu bu şekliyle aşabilirler."

'EN ÖNEMLİ SORUNLARDAN BİRİ NİTELİKLİ ELEMAN EKSİKLİĞİ'

"En önemli sorunlardan birisi de nitelikli eleman sorunu. Çok sayıda insan Malatya’yı, Hatay’ı terk ettiği gibi Kahramanmaraş’ı da terk etmiş durumda. Çocuklarını da bunlar okula verdiler ve usta, mühendis gibi nitelikli personel olmadığı için fabrikalar verimli çalışamıyor, bazı fabrikalar hiç çalışamıyor. Dolayısıyla nitelikli personelin fabrikaya, iş başına dönmesi ve çalışması için de belli teşviklerin getirilmesi gerektiği ifade edildi. Bir sanayici bir maaşı biz verelim, en azından belli bir süre içinde bir maaş da devlet versin diye ifade etti. Bu yapılabilirse insanlar gelip iş başı yapabilirler, biz onlara konteyner imkanı sağlayabiliriz, burada çalışabilirler diye ifade ettiler. Ben de bunu dillendireceğimi, kamuoyuna yansıtacağımı ifade ettim."

'ANKARA BELEDİYESİ'NİN ESNAF VE ÇİFTÇİLER İÇİN BAZI DÜZENLEMELERİ OLACAK'

"Çiftçilerin sorunları var. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız bir protokol yaptı, burada esnaf ve çiftçilerle ilgili bazı düzenlemeler olacak. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız kendilerini destekleyecek protokol çerçevesinde. Ankara’ya gelecekler, onlara belli imkanlar sağlanacak, herhangi bir kira alınmayacak. Gübre, yem desteği verilecek. Bütün bunların tamamını yapacağız. Ankara Büyükşehir’in Kahramanmaraş’a verdiği desteği İstanbul, Muğla, Aydın gibi büyük belediyelerimiz de diğer sorumlu oldukları kentlere verecekler."

'GÜNÜBİRLİK KARARLARLA DEVLET YÖNETİLMEZ'

"İşin özü şu; devleti yönetenler kısa, orta ve uzun vadede ne yapacaklarını açıklasınlar. Devlet dediğiniz kurum liyakatle yönetilir. Devlet dediğiniz kurum bir riskle, tehlikeyle karşı karşıya kaldığında neyi, nasıl yapacağını, hangi vadede yapacağını oturup topluma aktarır, ifade eder. Kendilerine, sanayici arkadaşlara sordum, acaba değişik alanlardan devletin nitelikli bürokratları gelip sizinle konuştular mı? Var olan sorunların çözümü için size bir proje sundular mı? Bunun yapılabilirliği konusunda sizi tatmin edip etmediği konusunda bir çalışma yaptılar mı diye. Yok arkadaşlar, yok. Devlet yönetimi ciddiyet ister. Günübirlik kararlarla devlet yönetilmez."

'HİÇ KİMSE UMUTSUZLUĞA KAPILMASIN'

"Bu anlayış sorunları çözmez, var olan sorunları çok daha büyük yeni sorunlar ekler. Türkiye’nin iyi yönetilmesi lazım. Buradan da bütün vatandaşlarıma şunu söylemek isterim: Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Bunların tamamını ama tamamını, var olan sorunların tamamını sırtlanacağız. Millet İttifakı olarak sırtlanacağız. Bütün sorunları çözeceğiz. Bütün vatandaşlarım emin olsunlar. Türkiye, güçlü ve yeterli kaynakları olan bir ülkedir. Eğer iyi, halkına hesap veren, saydam bir yönetim olduğu takdirde pek çok kuruluştan yardım da alabiliriz, pek çok kuruluştan düşündüğümüzden çok daha uygun koşullarda kredi de alabiliriz. Dolayısıyla Türkiye bu sorunu aşar."

'DEPREM BÖLGESİYLE İLGİLİ KARARLAR BİR BÜTÜN HALİNDE ALINMALI'

"Ayrıca deprem bölgesiyle ilgili alınacak kararların bir bütün halinde alınması lazım. Burada evler yıkıldı, fabrikalar zarar gördü. Aynı şey Adıyaman’da da oldu, Hatay’da da oldu. Dolayısıyla kararların bir bütünlük içinde ele alınıp değerlendirilmesi lazım. Bu bütünlükten uzak parça parça kararlar alınırsa yine sorunlar çözülemez. Ama biz Millet İttifakı olarak bütün sorunlara talibiz ve emin olun bütün sorunları adalet içinde çözeceğiz."

'BİR BİNANIN YAPIMINDA TEK KİŞİ SORUMLU DEĞİL, HERKES HESAP VERMELİ'

"Bir şey daha söyledim meslek kuruluşlarına. Bir binanın, bir iş yerinin yapımında sadece bir kişinin sorumluluğu yoktur. O binanın, o iş yerinin yapımından eve taşınıncaya kadar olan süreçte, onlarca kişinin imzası vardır. Ve onlarca kişinin her birisinin de ayrı ayrı sorumluluğu vardır. Sorumlular hakkında da davaların açılması lazım."

'BU KADAR İNSANIN KANI YERDE KALMAMALI'

"Bu kadar insanın ölümünden sorumlu olanların, imza atanların ellerini, kollarını sallayarak kentlerin sokaklarında gezmesini asla kabul etmiyorum. Yeri geldiğinde onların da hesap vermesi lazım. Yazıktır, günahtır. Bu kadar insanın kanı yerde kalmamalı. Eğer bu kadar insanın kanı yerde kalıyorsa biz, güzel bir gelecek, inançlı bir gelecek, adaletli bir gelecek inşa edemeyiz. Biz güzel bir gelecek inşa ediyoruz ki, hesap verilsin ki o imzayı atanlar bir daha imza atarken o binayı, dükkanı satın alacak kişinin sağlığını düşünebilsin. Ona göre imza atabilsin. Yaptığı binanın sağlam olduğunu, altına attığı imzanın da güvenilir imza olduğunu herkese duyurabilsin." / DUVAR

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER