HDP/HDK'dan eğitim öğretim yılı açıklaması

Yeni eğitim öğretim dönemine ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen HDK/HDP Eğitim Meclisi, “Gelin gökkuşağını sınıflara taşıyalım” çağrısı yaptı.

HDP/HDK'dan eğitim öğretim yılı açıklaması
Yeni eğitim öğretim dönemine ilişkin bir basın toplantısı düzenleyen HDK/HDP Eğitim Meclisi, “Gelin gökkuşağını sınıflara taşıyalım” çağrısı yaptı. Eğitim Meclisi, tüm halklara, inançlara eşit mesafede yaklaşan, anadilde eğitimi güvenceleyen bir eğitim istedi.


HDK/HDP Eğitim Meclisi, yeni eğitim öğretim döneminde gerçekleştireceği etkinliklere ilişkin İstanbul Beyoğlu'ndaki Divriği Kültür Derneği'nde basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya Fatma Gök, Ayşe Panuş, Alaaddin Dinçer, Hüda Kaya, LGBTİ Aktivisti Giray Poyraz, Nor Zartonk'tan Arno Kalaycı, Eğitim Sen 3 Nolu'dan Hüseyin Tosu, Ali Kenanoğlu, Kürt Enstitüsünden Sami Tan, Lise öğrencisi Şengül Bali katıldı.

HDP-HDK Eğitim Meclisi adına açıklamayı okuyan Mutlu Öztürk, “Eşit ve özgür bir okul için! Barışın okulu için! Halkların demokratik okulu için! Türkiye halklarını eğitim meclislerine çağırıyoruz” diyerek konuşmasına başladı. Eğitim sistemi için “neresine el atsanız elinizde kalan” tanımlaması yapan Öztürk, “Hepimizin geleceğini yakından ilgilendiren eğitim sistemi, hükümet ve 'eski ortağı' arasındaki iktidar kavgasının ipoteği altında. Çoğu zaman olduğu gibi, filler tepişirken, olan çimenlere, çiçeklere oluyor; çocuklarımız örseleniyor” dedi.

Öztürk, “İnsan zekâsını yok sayan ders kitapları ve müfredatla; engellileri görmezden gelen binalarıyla, tıklım tıkış sınıflarıyla, zorunlu din dersleriyle; özellikle yoksul çocukları, ama mümkünse öğrencilerin büyük çoğunluğunu meslek liseleri ve imam hatiplere neredeyse zorla mahkûm eden TEOG sistemiyle; 100 binden fazla öğretmen açığıyla, atanamayan ve 'ücretli' öğretmenleriyle; Kürtçe başta olmak üzere Arapça, Lazca, Çerkesçe’nin, bu coğrafyanın dillerinin, 'seçmeli derslere' mahkûm edilmesiyle; Ermeni, Rum, Musevi okullarının yapayalnız bırakılmasıyla; okul kurumunun ataerkil, homofobik zihniyetiyle ve disiplin kurullarıyla; okul ve bilginin mümkün olan her fırsatta ve seviyede piyasalaştırılmasıyla; üniversitelerin her şeyden önce birer bilim yuvası olması gerektiğinin unutturulmasıyla... Çocuklarımız, örseleniyor” şeklinde konuştu.

“Okul, öğret-e-miyor, beyin yıkıyor” diyen Öztürk, “Okul, barışı sevdirmiyor, bebeklerden katiller yaratılmasına yol açıyor. Okul, bir etnik asimilasyon odağı, bir dinsel asimilasyon ve ötekileştirme odağı. Okul, erkek-egemen zihniyetin kalesi. Okul, halk çocuklarına, kadınlara, LGBTİ'lere, inançların ve halkların renklerine ait değil. Okul, özgür düşünceyi değil, ayaklar baş olmaz’ı, itaati belletiyor; emekçiye, yoksula her anlamda, kör. Hep böyleydi, halen böyle, daha fazla böyle” şeklinde konuştu. Öztürk, şu talepleri dile getirdi:

“Gelin, okulları eşit, özgür ve kardeşçe bir yaşamın nüvesi haline getirelim; gökkuşağını sınıflara taşıyalım. Gelin, özgürlükçü laikliği, tüm inançların ve inançsızların eşit yurttaşlığını garantileyen bir ilke olarak okullarda hayata geçirelim; 'inançta zorlama olmaz!' diyelim. Gelin, ülkeyi dil yarasıyla büyüyen çocuklar ülkesi olmaktan kurtaralım; Kürt halkının ve talep eden tüm halkların anadilinde bilim ve eğitim yapma, anadilini ve kültürünü geliştirme hakkını, bu adalet ve eşitlik talebini, hep birlikte haykıralım. Gelin, okulları, hepimizin kılalım! Gelin, HDK Eğitim Meclisleri'nde, yan yana gelelim.”

Güncelleme Tarihi: 04 Eylül 2014, 16:47
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER