Seçimlerden önce Sosyal Demokrat İşçi Partisi ve Çevre Partisi Yeşiller’in hükümet kurmaları durumunda El Enfal soykırımını ve 16 Mart’ta Halepçe’de Saddam rejiminin Kürtlere yönelik katliamını dünya kamuoyunun gündemine getirecekleri vaadinde bulunduklarını hatırlatıyor.

İsveç’in on yıllar boyunca Kürdistan başta olmak üzere dünyanın her yanından baskıdan kaçanlara sınırlarını açtığını belirten Kakabaveh, İsveç’te çoğu İsveç vatandaşı olan 100 bini aşkın Kürdün yaşadığına dikkat çekiyor

İsveç Parlamentosu’nun pek çok kez Kürtleri ilgilendiren sorunları ele aldığını, Kürtlerin insan haklarını ihlal eden uygulamaları kınadığını ve bu durumun pek çok kez  Kürtlere yönelik baskıların azalmasına hizmet ettiğini belirtiyor.

Parlamentoda bulunan partilerin çoğunun El Enfal’ı soykırım olarak kabul ettiğini hatırlatan Kakabaveh, önergesinde, “1988 yılında Halepçe’de savunmasız Kürtlere karşı kimyasal silah kullanıldı. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra ilk kez Halepçe’de binlerce sivilin yaşamını yitirmesine neden olan zehirli gaz kullanıldı ki, bu bir soykırımdır. Bu nedenle Halepçe katliamının yapıldığı 16 Mart günü kimyasal silahlara karşı mücadele günü olarak kabul edilmelidir” diyor.

Kakabaveh, bunun gerçekleşmesi için İsveç Dışişleri Bakanı Margot Wallström’e Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşlar nezdinde girişimde bulunup bulunmayacağı sorusunu yönetiyor.