DTK'nin "Demokratik Ulusu ve Özgür Yaşamı İnşa Ediyoruz" şiarıyla gerçekleştirdiği 7. Olağan Genel Kongresi, ikinci gününde devam ediyor. Dün her konuşmacının ulusal birlik çağrısında bulunduğu kongre, ikinci gününde PYD Eş Başkanı Asya Abdullah'ın konuşmasıyla başladı. 

‘IŞİD SALDIRILARININ HEDEFİ HALKLARIN BİRLİKTELİĞİDİR’

Abdullah, kongrede çıkacak sonuçların hem bölge halkları hem de Kürt sorunun çözümü, Ortadoğu'da demokrasinin gelişmesi açısından önemli olduğunu ifade ederek, yürütülen mücadeleyi daha da yükseltme ve başarıya ulaştırmanın önemi üzerinde durdu. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın Kuzey Kürdistan'da Kürt sorunun çözümü için başlattığı sürece de değinen Abdullah, şunları söyledi: 

"Bugün geldiğimiz noktayı tarihi görüyoruz. Bizler de çözüm için üzerimize düşen sorumluluğu ve desteği bir kez daha burada gösteriyoruz. Bugün bölgedeki saldırılar bölgedeki halklara dönüktür. Mezopotamya'daki kültüre ve tarihe dönüktür. Yıllardır burada halklar kendi renkleriyle yüzlerce yıldır burada birlikte yaşadı. Ancak bugün kapitalist modernite ve IŞİD çetecilerinin saldırıları Ortadoğu'daki halkların birliği ve eşitliğini, halkların kimliğini, inancını ve kültürünü ortadan kaldırmak istiyor. Bu yüzden bugün katliamlarla yüz yüze kalan halkımızın maruz kaldığı bu saldırılarda Rojava özgür bir toplum olarak ki içerisinde barış ve özgürlük var. Musul ve Şengal'deki saldırılar oradaki ortak yaşamı bitirmeye dönüktür."

‘EN BÜYÜK KATLİAMI BİZ KADINLAR YAŞADIK’

IŞİD çetecilerinin saldırılarının ardından binlerce insanın Arap, Türkmen ve Hıristiyan'ın topraklarını terk ettiğini anımsatan Abdullah, "En büyük katliam, Şengal'deki halkımıza ve Kürt kadınlarına dönük oldu. Kürt kadınları olarak 21 yüzyılda büyük bir katliam yaşadık. İnsanlık vicdanı ve demokratik zihniyet, bu saldırıları, kadınlara dönük bu vahşeti kabul edemez. Bu yüzden bu saldırılara karşı onurlu mücadele halkaların mücadelesidir. Mücadele demokratik ulusu yaratmaktır. Ki bu modelde Rojava'da inşa edilen modeldir. Bugün Rojava'da binlerce şehidin kanıyla, kadın ve gençliğin emeğiyle birlikte yaşadığımız bütün halkaların emeğiyle Rojava'da kurulan modeli, Ortadoğu için örnek bir model olarak görüyoruz. Burada bütün kimlikler, kültürler, inançlar ve halklar büyük bir ısrarla bu saldırılara karşı birlikte yaşıyoruz. Bu mücadele bugün sadece Kürt halkı için değil. Demokratik Ulus projemiz bütün halklar içindir. Demokratik bir Suriye içindir" ifadelerini kullandı. 

Abdullah, kongreye katılan Kürdistani parti ve temsilcilerinin ortaya koyduğu tablonun önemine dikkat çekerek, bunun Kürt Ulusal Kongresi'nin gerçekleşmesi için tarihi bir adım olması gerektiğinin de söyledi. Yine kongreden çıkacak sonuçların hem Kürt halkı hem de Ortadoğu halkları başta olmak üzere ve özellikle Kürt kadınları açısından önemli olacağını kaydetti.

ROJAVA’YA DÖNÜK AMBARGO İNTİKAM ALMADIR’

Abdullah'ın konuşmasının ardından DTK Daimi Meclis üyesi Osman Özçelik tarafından faaliyet raporu okundu. 

Özçelik, "barbar" IŞİD çetelerinin soykırım uygulamalarına karşı yüz binlerce Êzidî'yi korumaya alan ve çok ağır şartlar altında bir koridor oluşturup tahliye eden YPG -YPJ/HPG-YJA STAR güçlerini selamladı. Demokratik Toplum Kongresi olarak Rojava konusunda özel bir hassasiyete sahibi olduklarını ifade eden Özçelik, "Türkiye'ye bu hassasiyeti görmezden gelemez gelmemelidir. Rojava sınır kapıları insani ve ticari geçişlere kapalı olması adı konulmamış bir ambargonun uygulaması Rojava'dan intikam almadan başka bir anlam taşımıyor. IŞİD'in hüküm sürdüğü alanlarda her şeyin geçişi rahatlıkla yapılıyor" diye konuştu. 

'KÜRT SİYASETİ, ÖCALAN’IN ORTAYA KOYDUĞU ÇERÇEVEYLE HAREKET ETMİŞTİR’

Demokratik Toplum Kongresi'nin temel hedefinin Kürt sorununda barışı ve demokrasiyi esas alarak, ortak vatan prensibi temelinde eşit ve özgür birlikteliği gerçekleştirmek olduğunu ifade eden Özçelik, Kürt sorununun barışçıl temelde çözümü için Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan'ın 2013 Newrozu'nda ortaya koyduğu deklarasyonla yeni bir süreç başlamıştır. Bu deklarasyon silahların devreden çıkarılması, sorunun diyalog ve müzakere yoluyla çözümünü esas almaktadır. Kürt siyaseti bir bütün olarak Sayın Öcalan'ın ortaya koyduğu çerçeve içinde hareket etmiştir" dedi. 

Özçelik, ardından DTK'nin toplumun tüm dinamikleriyle ortaklaşmayı önemseyen, geleceği birlikte inşa etme perspektifiyle hedeflerini belirleyen bir kurum olduğunu ifade ederek, 2 yıllık geçmiş dönem çalışmalarını paylaştı.