BDP Mersin Gençlik Meclisi öncülüğünde, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 15 Şubat 1999 tarihinde uluslararası güçler tarafından Türkiye'ye teslim edilmesini kınamak amacıyla düzenlediği miting sona erdi. Mitinge katılan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkçü'de katıldı. İlk olarak konuşan Kürkçü, komplonun yıl dönümü nedeniyle bir araya geldiklerini belirterek, dönemin başbakanı Bülent Ecevit'in, "Abdullah Öcalan'ı bize niye teslim ettiler. Ben de anlamış değilim" sözlerini hatırlattı. Kürkçü, "Ama biz anladık. Sayın Öcalan'ın Kürt halkı için yaratmış olduğu olağanüstü özgürlük çizgisi ve bunun ortak gelecek için oluşturduğu çerçeve hem Türkiye hem de dünyada yaygın bir kabul gördü. Her bijî Serok Apo" dedi.
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise, komployu kınadığını belirterek, "15 yıl önce bu komplo, Türkiye'nin bile haberi olmadan Türk hükümetinin bilgisi dahi olmadan tarihe kara bir leke düşecek şekilde planlandı ve Sayın Öcalan hukuk dışı bir şekilde Türkiye'ye teslim edildi" dedi. O dönemki hükümetin PKK lideri Abdullah Öcalan'ın kendilerine neden teslim edildiğini bilmediklerini açık açık ifade ettiklerini belirten Demirtaş, "Ancak Kürt halkı ve sayın Öcalan çok iyi biliyor" dedi. Metropollere sürülen Kürt halkının tesadüf eseri 4 bir tarafa dağılmadıklarını kaydeden Demirtaş, "100 yüz yıldır Kürdistan'da biz bir araya gelmeyelim diye oyunlar oynadılar. Osmanlı'nın son dönemlerinde Kürtler Mir Bedirxan döneminde bir araya geldi. Osmanlı ordusunu Kilis'te mağlup etti. Ancak o tarihten sonra Kürtler bir daha bir araya gelemedi" dedi. Kürt halkının kendinden nefret eden, utanç duyan bir halk haline getirildiğine dikkat çeken Demirtaş, "Bu Başkan Apo bayrağı eline alana kadar devam etti" dedi.
BİRİNCİ AMAÇ KÜRT HALKINI PARÇALAMAKTI
Demirtaş, "Kürt halkının en büyük eksikliği bir liderinin olmayışıydı. Başkan Apo yola çıktığında bu eksikliği biliyordu, Kürt halkı da biliyordu. İşte Başkan Apo o isim oldu. O ruhla mücadele geliştirdi. Başkan Apo'yu hukuk dışı bir şekilde kaçıranlar bizim tarihimizi bildikleri için, bizi birleştirecek kişinin o olduğunu bildikleri için önce başını ezip, kafayı koparıp, gövdeyi darmadağın etmek istedi. Sayın Öcalan şahsında bize yapılmak istenen buydu" dedi. Demirtaş, "Kürtler bir daha asla bir araya gelemeyecek şekilde paramparça olsunlar. Birbirilerinin kanını döksünler istediler, birinci amaç buydu" şeklinde konuştu.
BİTİRDİK DİYENLERİN KENDİSİ BİTTİ!
Öcalan'ın, 'Mesele benim şahsım değil, benim şahsımda Kürtler ve Türkler çatıştırılmak isteniyor. Bu şekilde bu güçler kendi egemenliklerini sürdürmek istiyorlar' diyerek uyarılarda bulunduğunu aktaran Demirtaş, "Kendisi imkansızlıklar içerisinde, kimseyle temas kurmadan bir grup avukat aracılığı ile mesajlar gönderdi. 'Oyunu bozalım, barışı getirelim, ateşkes ilan edelim' dedi" ifadelerinde bulundu.
Öcalan'ın 15 yıldır komployu boşa çıkarmak için mücadele yürüttüğünü dile getiren Demirtaş, "Onu adaya getirenler, 'biz Apo'yu bitirdik' dediler. Ama 15 yıl içerisinde görüldü ki biten kendileri oldu. Ne başbakanlar geldi, değişti. Ama bugün o zamanki Başkan Apo ile şimdiki Başkan Apo bir değil. Daha da güçlendi. Baş müzakereci oldu. Bir halk önderi oldu" dedi.
30 MART SEÇİM DEĞİL HALKIN GÜCÜNÜ GÖRMEDİR
Başta kadınlar ve gençler olmak üzere Kürt halkının komployu boşa çıkardığına dikkat çeken Demirtaş şunları söyledi: "İmralı sisteminin son bulması gerektiğini söylüyoruz. Müzakereler yapılıyor. Başkan Apo'nun tek sözü ile silahlar susuyor. Başkan Apo halk üzerinde etkili gücü olan bir lider. Kürt halk lideri artık İmralı'da kalmamalı. Rehine pozisyonuna son verilmeli. Halk ile buluşmalı, kucaklaşmalıdır Sayın Öcalan. Bir halkın kendine lider olarak belirlediği bir kişi esir olarak tutulamaz. Bir halk bunu kabul ederse onurunu kaybeder. Bize onursuzluk dayatılıyor. Biz ısrarımızdan geri adım atmadan asla tek bir taviz vermeden sonuna kadar bunun mücadelesini vereceğiz" dedi. 30 Mart seçimlerinin bunun için bir fırsat olduğuna işaret eden Demirtaş son olarak "Bizler verdiğimiz mücadele ile büyük mesafeler kat ettik. 30 Mart'ta büyük sıçrama yapma hamlesi de vardır. Bu sadece seçim değil, halkın gücünü görmedir. Bütün sorunlarımızın çözülmesinin arifesindeyiz. Özgürlüğümüzü müjdeleyecek sonuçları alacağız."
Konuşmaların ardından ise on binler Öcalan'ın ve Paris'te suikast sonucu katledilen üç Kürt kadın siyasetçi Sakine Cansız, Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan'ın posterleri ile PKK bayrakları, sarı kırmızı yeşil flamalar ve "Bijî Serok Apo", "Gençlik Apo'nun fedaisidir", "Bi can bi xwin em bi terene ey Serok" sloganları eşliğinde yürüyüşe geçti. Yürüyüşün başlangıcında beyaz güvercinler uçuruldu. / anf
