Dicle: Her şeye rağmen süreci devam ettirmeye çalışıyoruz

DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Kürdistan’ın yer altı envanterinin çıkarılması gerektiğini belirterek, “Kürdistan coğrafyasının zenginliklerinden pay istiyoruz” dedi.

Dicle: Her şeye rağmen süreci devam ettirmeye çalışıyoruz

"Toprağımızı, suyumuzu, enerjimizi komünleştirelim Demokratik Özgür Yaşamı inşa edelim" Konferansı Van’da başladı. Açılış konuşmasını yapan DTK Eş Başkanı Hatip Dicle, Kürdistan’ın yer altı envanterinin çıkarılması gerektiğini belirterek, “Kürdistan coğrafyasının zenginliklerinden pay istiyoruz” dedi.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ile Amed, Van, Mardin büyükşehir belediyeleri ve Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) tarafından düzenlen Demokratik Ekonomik Konferansı Van Büyükşehir Belediyesi Nuda Kültür Merkezi’nde başladı.

Konferansa DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, DBP Eşbaşkanı Kamuran Yüksek, HDP milletvekilleri Özdal Üçer, Nazmi Gür, Demir Çelik, Afrin Kantonu Ekonomi Bakanı Dr. Ahmet Yusuf, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanları Hatice Çoban, Bekir Kaya, Amed Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Fırat Anlı, DBP Van İl Başkanı Musa İtah, DBP’li belediye eşbaşkanları, akademisyenler, Amed, Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanları, kitle örgütü temsilcileri ile 230 delege katıldı.

Salona PKK lideri Abdullah Öcalan, Kobanê direnişinde yaşamını yitiren Arîn Mirxan, Nejat Suphi Ağırnaslı ile Paris’te katledilen PKK kurucularından Sakine Cansız, KNK Paris Temsilcisi Fidan Doğan ve Gençlik Hareketi üyesi Leyla Şaylemez’in posterleri asıldı.

CİNAYETLERİ UNUTULMADI

Divan oluşumu ve saygı duruşunun ardından konferansın açılış konuşmasını Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Bekir Kaya yaptı. Konferans katılımcılarını selamlayan Kaya, Soma, Ermenek ve Isparta’da yaşamını yitiren emekçileri andı. Kaya, bu cinayetlerin kar hırsının yarattığı emek sömürüsü ve devletin de bizzat bu kar hırsına ortak olmasıyla ortaya çıktığını söyledi. Tarihin neredeyse her ay tekrar ettiği bu sistemin adı "devlet ve işveren eliyle işlenen cinayetler sistemi" olduğunu belirten Kaya, bu cinayetleri kınadı. DAİŞ çetelerinin Kobanê saldırıları ile ilgili olarak ise şunları söyledi: “İki aydır insanlığın onur mücadelesinin yürütüldüğü, tüm insanlığın ortak mirası olacak Kobane'yi buradan binlerce kez selamlıyoruz. Kobane'de insanlığın onur savaşını, bedenleri, iradeleri, yürekleri ve bilinçleri ile ortaya koyan ve bu uğurda yaşamlarını yitiren tüm şehitlerimizi, Şehit Arin Mirkan ve Nejat Suphi Ağırnaslı şahsında saygı ve minnetle anıyorum. Kobane'de insanlığın onur savaşı mutlaka galip gelecektir.”

‘KONFERANS KARARLARI YENİ BİR YAŞAMIN TEMEL FELSEFESİ OLACAKTIR’

'Demokratik Ekonomi Konferansı'nın Kürdistan ve Türkiye için çok önemli ortaklaştırmaları ortaya çıkaracağını söyleyen Kaya, “Ekonominin toplumsallaşması, Kürdistan'da uygulanan sömürgecilik, talan, sömürü, işçi kıyımları, çoklu ekonomiyi ortadan kaldıran rant politikaları ve buna benzer birçok konu burada tartışılarak önemli sonuçlar elde edilecektir. Elde edeceğimiz tüm bu veriler yeni bir yaşamın temel felsefesi haline gelecek” dedi.

DİCLE: KÜRTLER HAKLARI İNKAR EDİLEN BİR SOYKIRIM İLE KARŞI KARŞIYA

Kaya’dan sonra da DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle bir konuşma yaptı. Ekonomi konferansının aylardır yapılan hazırlıklar sonucunda oluştuğunu belirten Dicle, atölye çalışmaları boyunca emek veren herkese teşekkür etti. Çok kritik bir dönemden geçildiğini söyleyen Dicle, gerek Kürdistan gerekse de Ortadoğu coğrafyasında çok önemli gelişmelerin yaşandığını kaydetti. Siyasetin ekonominin en yoğunlaşmış hali olduğunu aktaran Dicle, siyasi konjonktüre değinilmeden ekonominin konuşulamayacağını belirtti.

AFRİN İÇİN ÇAĞRI

DAİŞ’in Ortadoğu’da bir sopa şeklinde kullanıldığını aktaran Dicle, “Uluslararası bir koalisyon kuruldu. Ne zamana kadar? Kobanê'nin düşmesine ramak kala. ‘Amerika olmasaydı Kobanê düşecekti’ deniliyor. Günde bir iki zırhlı aracı bombalayarak bunun başarıldığını söylüyorlar ancak Kobanê halkların ortak mücadelesiyle özgürleşiyor. Kobanê bizim için gazi değil şehit kenttir” dedi. Afrin Başbakanı’nın El-Nusra çetelerinin Afrin’e doğru yola çıktığını, ikinci Kobanê yaşanmaması için Türkiye’nin kendilerine kapı açması gerektiğini dile getirdiğini ifade eden Dicle, Afrin’in Kobanê’ye dönüşmemesi için Türkiye’nin bu talebe olumlu yanıt vermesi gerektiğini belirtti.

Devletin iki yıldır PKK lideri Abdullah Öcalan ile bir diyalog süreci yürüttüğünü aktaran Dicle, “Kürtler artık eski Kürtler değil. Birbirlerine karşı savaştırılan Kürtler artık yok! Gerek Güney’de gerek Rojava’da oluşan Kürdistan ulusal birliğini dikkate almayan Kürt fobisine süratle son verilmelidir. Kürtlerle eğer çözüme gidilecekse bu gün somut adımların atılması gerektiği bilinmelidir. Bu sürecin askeri yollarla sonuç almayacağını bilerek ve siyasi-görüşme yolları tercih edilerek bu süreci her türlü sabır zorlamasına rağmen devam ettirmeye çalışıyoruz. Türkiye’nin dünya kamuoyu nezdinde yaşadığı böylesi zorlu bir süreçte Kürtlerle sürdürülecek görüşmelerin devamı, Kürtlerle anlaşma yolların bulunması ve gerçekten tarihsel önem arz ediyor. Kazanacaksak hep birlikte kazanacağız, acıyı da hep birlikte yaşayacağımızın bilinmesi gerekiyor” dedi.

Dicle, Demokratik Ekonomi Konferansının Kobanê’de yaşamını yitirenlere ve hedef gözetilerek asker kurşunu ile yaşamını yitiren Kadriye Ortakaya’ya adanmasını önerdi.

‘DEVLETİN EN BÜYÜK AMACI KÜRDİSTAN EKONOMİSİNİ ÇÖKERTMEK’

Devletin Kürdistan’ın ekonomisini çökertmeyi hedeflediğini de dile getiren Dicle, 4 binin üzerinde köyün boşaltılmasıyla Kürdistan’ın ekonomisini çökerttiğini belirtti. Göçerliğin Kürtlerin en büyük zenginliği olduğunu ancak köy boşaltmaları ve köylerin insansızlaştırılması ile birlikte bu zenginliğin de yok edildiğini söyleyen Dicle, Neolitik dönemden bugüne kadar Kürdistan coğrafyasının böylesi bir felaket maruz kalmadığını dile getirdi. Dicle, savaş hükümetleri döneminde 20’nin üzerinde ekonomik paketin açıklandığını ancak Anadolu ile Kürdistan arasındaki farkın kapanmadığını söyledi.

‘ÇÖZÜM SÜRECİNE GÖZÜMÜZ GİBİ BAKIYOR, SAHİP ÇIKIYORUZ’

“Çözüm sürecine gözümüz gibi bakıyor ve sahip çıkıyoruz” diyen Dicle, şu an yaşanan sorunların Kürtlerden kaynaklanmadığına işaret etti. Kürdistan ekonomisini ayağa kalkması ve insansızlaştırılan coğrafyayı kurtarmanın ancak barış ortamı ile gerçekleşebileceğini ifade eden Dicle, ekonominin savaş ortamında asla inşa edilemeyeceğini belirtti.

Köylere dönüş için DTK birimleri, siyasi parti ve bu konuda çalışma yürütenlerin proje hazırlaması gerektiğini de sözlerine ekleyen Dicle, “Kürdistan ekonomisini ayağa kaldıracağız, bunun başka çaresi yok” diye konuştu.

Dicle, bunun için devletten bir beklenti içerisinde olmamak gerektiğine işaret etti. Büyükşehir yasaları ile birlikte mahalle statüsüne kavuşan köylerde bu tür çalışmaların yapılmasını isteyen Dicle, bu çalışmaların yapılmaması durumunda ise sürekli göçlerin olabileceğine işaret etti.

‘KENDİ COĞRAFYAMIZIN ZENGİNLİĞİNDEN PAY İSTİYORUZ’

Kürdistan’da geniş maden ve petrol rezervlerinin olduğuna dikkat çeken Dicle, “Kendi coğrafyamızın zenginliğinden pay istiyoruz. Aramızda mühendis arkadaşlarımız var. Bu arkadaşlar, hayatın her alanında Kürdistan’ın envanterini çıkarmak zorundadır. Biz de bunu bilmek zorundayız. Hangi zenginliğimizin ne kadar olduğunu tüm Kürtlerin bilmesi gerekiyor” diye konuştu.

Dicle’nin konuşmasının ardından konferansın perspektif sunumu ve DÖKH’ün konferansa gönderdiği perspektif yazısı okundu.

Konferans basına kapalı olarak devam ediyor. 

Güncelleme Tarihi: 09 Kasım 2014, 10:03
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER