Mahkeme Adli Tıp’ı Bile Dinlemiyor

Metris’te tutuklu Yıldız, Adli Tıp’tan “cezaevinde kalamaz” raporu olmasına rağmen tahliye edilmiyor. Bir bacağı olmayan engelli Başçı hastaneye ambulansla götürülmüyor, genetik hastalığı olan Çardak tedavi edilmiyor.

Mahkeme Adli Tıp’ı Bile Dinlemiyor
Hasta mahpusların kaldığı Metris R Tipi Cezaevi’nden üç tutuklu ve hükümlü, hapishane koşullarını ve hastalıklarını Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’ne (CİSST) yazdı.


Tutuklu Ali Haydar Yıldız, belden aşağısı felç olmasına ve Adli Tıp Kurumu’ndan “cezaevinde kalamaz” raporu gelmesine rağmen mahkeme tahliye istemini reddetti.

22 yıldır cezaevinde olan İsmet Çardak da “genetik miyopati nadir bir hastalık, tedavisi ve ilaçları yok” denilerek tahliye edilmedi.

Bir bacağı olmayan, sol kolu işlevsiz olan Mehmet Başçı da Adli Tıp’tan “cezaevinde kalabilir” raporu olduğu için tahliye başvurusunda bulunamadı.

Mahpuslar, mektuplarında şunları yazdı:

Ali Haydar Yıldız: Ambulansta taşınıyorum

Üç yıldan beridir cezaevindeyim, TİKKO davasından tutukluyum. Yargılamam sürüyor, hakkımda ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası isteniyor.

Ateşli silah yaralanması geçirdim, belden aşağım felç yatak yaralarım var. Yatalak olduğum için hastaneye ambulansla götürüyorlar.

Adli Tıp Kurumu “cezaevinde kalamaz” raporu verdi ancak yargılandığım mahkeme tahliye talebimi reddetti.

İsmet Çardak: Yanlış tedavi uygulandı

1992’de tutuklandım, müebbet hapis cezası aldım. Cezaevinde genetik miyopati hastası olduğum anlaşıldı.

İlk belirtiler 15 yıl önce bel, bacak ve omuzlarda güçsüzlükle başladı. Doğru teşhis konulamadığından yıllarca bel fıtığı ve siyatik denilerek yanlış tedavi uygulandı. Özellikle bel fıtığı için verilen kas gevşeticiler hastalığımı tetikledi. Gün geçtikçe sağlığım bozuldu ancak doktorlar hep aynı ilaçları verdiler.

Ağırlaşınca Diyarbakır Dicle Üniversitesi’nde EMG çekildi, Ankara’ya biyopsi için sevk edildim. Genetik miyopati (kas hastalığı) teşhisi kondu. Tedavisi olmadığını söylediler, “genetik bir hastalık, tedavisi yok” dediler, şu anda bu hastalık kaynaklı kas erimesi yaşıyorum.

Ring aracında götürülmem, bedensel zorluk çekmem nedeniyle hastane randevularımı iptal etmek zorunda kaldığım oldu. Yaşım ilerledikçe hastalık da artıyor. İhtiyaçlarımı arkadaşlarımın yardımıyla karşılıyorum.

İki ay önce Adli Tıp Kurumu’nda muayene oldum, rapor bekliyorum.

Mehmet Başçı: Cezaevi hastalara uygun değil

Dışarıda boya-badana işi yapıyordum. Üyelik ve patlayıcı maddeden toplam 12 yıl 6 ay ceza aldım. İki yıldır hapisteyim.

2005’teki bir patlama sonucu sol bacağımı ve dalağımı yitirdim. Sol bacağım diz üstünden kesik. Sol kolum sakat, yüzde 100 işlevsiz. Sol kulağımda yüzde 100 işitme kaybı var. Sağ bacağımda platin var.

Şimdiye kadar kaldığım hapishanelerde hastaneye hep ring aracıyla, kelepçeli halde, saatlerce aracın içinde bekletilerek götürüldüm. Ambulans vermediler.

Cezaevi mimarisi bedensel engellilere uygun değil. Dışarıda olsaydım bacağım dışındaki hastalıklarımın tedavisi daha iyi yapılabilirdi.

Adli Tıp cezaevinde kalabilir raporu verdiğinden infaz ertelemesi için başvuru yapamıyorum. 

İnsan Hakları Derneği Cezaevi Komisyonları raporuna göre, 526 hasta mahpus var. Rapora göre, içlerinden 163’ü ağır hasta ve acilen tahliye edilmeleri gerekiyor.

Güncelleme Tarihi: 18 Şubat 2014, 12:08
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER