Şemdinli'de kaybedilen 14 kişi kaybedildikleri yerde anılacak!

Hakkari’nin Şemdinli İlçesi’ne bağlı ortaklar Köyü’nün Ormancık (Bêgalte) mezrasında kaybedilen 14 kişi kaybedildikleri yerde anılacak.

Azer DEMİR / ŞEMDİNLİ HABER

Şemdinli İlçesi’nin Ortaklar (Bêsusın) Köyü’ne bağlı Ormancık (Bêgalte) mezrasında 24 Temmuz 1994 tarihinde askerler tarafından gözaltına alınarak kaybedilen kayıp 14 kişinin olayı gözaltına alındıkları Hapuşte yaylasında bugün yapılacak basın açıklamasıyla kınanacak.

DBP Şemdinli İlçe Örgütü öncülüğünde yapılacak basın açıklamasına katılım çağrısı yapılırken, kayıp 14 kişinin akıbeti sorulacak. 

DBP Şemdinli İlçe Örgütü tarafından yapılan yazılı açıklamada; " 24.07.2014 Perşembe günü saat 14.00'de Ormancık (Bêgalte) şehitlerini anmak ve Hapuşte yaylasında yapılacak basın açıklamasına tüm yurtsever halkımızı davet ediyoruz. Saat 12.00'de DBP Şemdinli İlçe Başkanlığı binası önünde hareket edilecektir" denildi. 


24 Temmuz 1994 Şemdinli Ormancık (Bêgalte) Mezrasında Ne olmuştu?

Şemdinli'nin Ortaklar Köyü Ormancık Mezrası'nda 24 Temmuz 1994 tarihinde düzenlenen bir askeri operasyonda, mezrada oturanlardan köy meydanında toplanmaları istendi. İddiaya göre, erkeklerden çırılçıplak soyunmaları istenirken o dönem hamile olan Zübeyde Uslu ve Emine Çelik yapılanlara karşı çıktıkları için dövüldü ve düşük yaptı. Meydanda toplanmayı reddeden Kerem İnan köy meydanında, Aşur Seçkin ise, yaylada öldürüldü, evler yakıldı. Köy korucuları; Cemal Sevli, Reşit Sevli, Salih Şengül, Yusuf Çelik, Naci Şengül, Kemal İzci, Hayrullah Öztürk, Abdullah İnan, Mirhaç Çelik, Cabbar Sevli, Casım Çelik, Hurşit Taşkın de gözaltına alındı. Gözaltına alınan 12 korucudan bir daha da haber alınamadı. 

Başvurular üzerine Şemdinli Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlattı. 13 Nisan 1999 tarihinde hazırlanan iddianamede, 2 askeri yetkili hakkında 'Cinayet, gasp, düşüğe neden olma, köyü terk etmeye zorlamak' suçlamalarıyla dava açılması istendi. Ancak iki asker için soruşturma izni verilmedi. Van Bölge İdare Mahkemesi de 18 Temmuz 2000'de dava açılmasına gerek olmadığına karar verdi. Yapılan itirazlarda reddedilince kayıp yakınlarının Avukatı Levent Kanat, 2002 yılında AİHM'e başvurdu. AİHM bu konudaki kararını verirken, Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi'ndeki 'Yaşam hakkı' başlıklı ikinci, 'İşkence-fena muamele yasağını' içeren üçüncü ve 'özgürlük ve güvenlik hakkı'yla ilgili beşinci maddelerini ihlalden Türkiye'yi suçlu bularak, 1.5 milyon euro tazminat ödemeye mahkum etti.

Bu arada, bir askerin savcılığa "12 köy korucusu Derecik İç Güvenlik Taburu bahçesine gömüldü" yönünde bilgi vermesi üzerine 2009 yılında Şemdinli Cumhuriyet Savcısı ve Hakkari Barosu'ndan 4 avukatın nezaretinde kazı çalışması yapılmış, ancak bir bulguya rastlanmamıştı.

Güncelleme Tarihi: 24 Temmuz 2014, 18:41
YORUM EKLE
YORUMLAR
DAYIMIN (XALE MIN) ANISINA ORTAKLAR
DAYIMIN (XALE MIN) ANISINA ORTAKLAR - 10 yıl Önce

çok anlamlı ve yerinde bi hareket devlet de bundan utansın onlar her zaman kalbmizde yaşıyorlar tc kendi vatandaşlarını böylesine hunharca katlediyorsa yargısız infaz gerçekleştiriyorsa yerin dibine batsın senin hergün israil diye bas bas bağırdığın devleten ne farkın kaldı ki

DAYIMIN (XALE MIN) ANISINA ORTAKLAR
DAYIMIN (XALE MIN) ANISINA ORTAKLAR - 10 yıl Önce

çok anlamlı ve yerinde bi hareket devlet de bundan utansın onlar her zaman kalbmizde yaşıyorlar tc kendi vatandaşlarını böylesine hunharca katlediyorsa yargısız infaz gerçekleştiriyorsa yerin dibine batsın senin hergün israil diye bas bas bağırdığın devleten ne farkın kaldı ki

SIRADAKİ HABER