Mithat Sancar'dan 'Sedat Peker' yorumu: Suskunluk paktını tanımayacağız

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Sedat Peker'in açıklamalarına karşın iktidardaki suskunluğa dikkat çekerken, muhalefette de benzer bir tutum gördüklerini söyledi ve "HDP susmayacak" dedi.

Mithat Sancar'dan 'Sedat Peker' yorumu: Suskunluk paktını tanımayacağız

HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Sedat Peker'in açıklamalarına karşın iktidardaki suskunluğa dikkat çekerken, muhalefette de benzer bir tutum gördüklerini söyledi ve "HDP susmayacak" dedi. Sancar, ABD'nin Vietnam'daki suçlarını duyurmak amacıyla kurulan Russell Mahkemesi'nin bir benzerinin kurulması çağrısı yaptı. 

Partisinin grup toplantısında konuşan Sancar, 15-16 Haziran 1970 gerçekleşen “Büyük İşçi Direnişi”nin yıl dönümünü kutlayarak başladı. Sancar, “O görkemli direnişin yıldönümü, 51’inci yıl dönümü. 1970'te 15 - 16 Haziran'da büyük bir işçi direnişine tanık oldu bu ülke ve tarih. İşte bu büyük işçi direnişinin bıraktığı kararlılık ve örgütlü mücadele mirası, bugünün karanlık ve mafyatik tablosunda Türkiye halklarına ve emekçilerine ışık saçmaya devam ediyor. Biz bu mirasın sahibiyiz, bu mirası sahipleniyoruz ve bu yol hepimizin ortak yoludur. 15 - 16 Haziran Büyük İşçi Direnişini buradan selamlıyorum, hepimizin yolunu aydınlatan bir meşale olarak görülmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyorum” dedi.

Sancar şöyle konuştu:

'İKTİDAR SUSUYORSA, BU SUÇLARI KABUL EDİYOR'

İFŞAAT, İKRAR, İTİRAF DENKLEMİ: Sedat Peker isimli şahıs anlatıyor, ifşaatlar. İfşaatlar, sadece kuru iddialar değildir. Her birinin dış dünyada, geçmişte ve günümüzde isim ve olay olarak karşılığı vardır. Birileri ilk başta cevap yetiştirmek istedi, konuşmaya çabaladılar ama yaptıkları her açıklama, kurdukları her cümle suçlarını itiraf etmekten başka bir sonuç doğurmadı, başka bir anlama gelmedi. Şimdi susuyorlar. Şimdi susanların çevresinin de giderek genişlediğini görmeliyiz. Buna da özel dikkat sarf etmeliyiz. En başta iktidar susuyor. Genel geçer cümleler kuruyorlar. Susuyorlar, itiraflar karşısında suskunluk ikrardır. Yani bu iddiaları kabul ediyorlar. İktidar susuyorsa bu ağır vahim suçlamalar karşısında en tepen en alt kademeye kadar susuyorsa bunları kabul ediyordur, üstleniyordur. Üstleniyorsa ne yapacağız onu da konuşacağız.

'GELİN HEP BBİRLİKTE SUSALIM DİYE BİR NİYET VARSA UYARIYORUZ'

Bu suskunluk sadece iktidar çevreleriyle sınırlı kalmıyor, ne yazık ki muhalefet saflarında da benzer bir tutumu görüyoruz. Olayları küçültmeye, iddiaları sıradanlaştırmaya çalışan yaklaşımlara tanık oluyoruz. Bu ülkede birilerinin aklından bir suskunluk paktı yaratmak geçiyor olabilir. Gelin hep birlikte susalım bu dönemi idare ederek geçirelim diye bir niyet varsa buradan uyarıyoruz, HDP susmayacak. HDP hakikatleri söylemeye devam edecek, suskunluk paktını asla tanımayacak. Ne diyor AKP Genel Başkanı, “Bizim bu işlerle kaybedecek zamanımız yok” diyor, başkaları da buna aile içi mesele muamelesi yapmaya çalışıyor. İkisinin de çıktığı yer aşağı yukarı aynı kapı. Bunun Türkiye’ye, geçmişteki adalet anlayışına zararı büyük olur. Böyle bir niyet varsa bundan şimdiden vazgeçsin.

BİZİM BUNLARA AYIRACAK ZAMANIMIZ ÇOK: O haykırışı HDP yapacaktır. Bu haykırışı çığ gibi büyütecektir. AKP Genel Başkanı, “Bizim bu işlerle kaybedecek zamanımız yok” diyor, siyaset-mafya-devlet iç içeliğini palazlandırırken maşallah bolca zamanınız vardı. Bu mesele o kadar basit değil. Her gün itiraf ve ikrarla doğrulanan şeyler basit şeyler değildir. Bizim buna ayıracak zamanımız çok.

'TV'DE KONUŞANLARIN ÇOĞUNLUĞU BU KİRLİ DÜZENDEN BESLENENLERDİR'

BİR TÜR RUSSEL MAHKEMESİ KURALIM: HDP bu ülkenin vicdanıdır. Bunu yok etmek için de öyle kirli ilişkiler düzeni kurmuşlar ki gazetecisi bile 10 milyon euro ile iş yapıyor. Ve bunlar sadece şimdi ortalığa saçılanlar. TV’de konuşanların ve onları konuşturanların çok büyük çoğunluğu bu kirli düzenden beslenenlerdir. Gelin, Meclis’te komisyon kuralım. Ya da bizler araştıralım. Korkunç bir suçlular düzeni oluşturulmuş. Bizler adalet ve demokrasiye inanlar büyük bir kurul oluşturalım. Bunun dünyada örnekleri var. Bir tür Russel Mahkemeleri kuralım. Bizler araştıralım, bizler peşine düşelim. Adına ister Hakikat Komisyonu ister Vicdan Mahkemesi deyin ama toplumda demokratlar, adaleti isteyenler böyle bir şeyi birlikte yapabiliriz. (Russell Mahkemesi olarak anılan Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi İngiliz filozof Bertrand Russell'ın önderliğinde Vietnam'da Amerika Birleşik Devletleri tarafından işlenen savaş suçlarını araştırmak ve dünyaya duyurmak amacı ile kuruldu. Mahkeme, 1966'da kuruldu ve oturumları 1967 yılında Stokholm ve Kopenhag'da yapıldı.)

SESSİZLİK MUTABAKATINA GÖZ KIRPAN KİM VARSA KAYBEDECEK: İşledikleri suçlar ve onlarla bağlantılı bütün diğer işler 128 milyar doları da bulur. 128 milyar doların hesabını soracağımız gibi 128 milyar suçunuzun da peşinizdeyiz. Kaçamayacaksınız. Bu iktidar da bu iktidarla birlikte hareket edenler de, meselelerin etrafında dolanan, sessizlik mutabakatına göz kırpan kim varsa kaybedecek, onurla yürüyenler kazanacak. Savcılar harekete geçmiyor. Bunları sayacağız tek tek. Yargı içinde varsa vicdanlı insanlar vardır, inanıyorum. Ya bu oyunları bozsunlar ya da oyundan çekilsinler.

'HSK SUÇA ORTAK OLUYOR'

HSK'DA MUHALEFET İKTİDARLA UZLAŞTI: HSK’nın demokratik meşruiyetinin olmadığını, yargıyı dizayn ettiğini söylüyoruz. Muhalefet partileri HSK seçimlerine 11 üyeden 3’ünü almak adına iktidarla uzlaştı. Bu uzlaşmaya katılan muhalefet partileri yargı eliyle yaratılan kirliliklerin peşine düşmezlerse sorumluluk altında olacaklar. Savcıların, hâkimlerin, çantalarla valizlerle paralar aldığını iddia ediyor, isimler veriyor Sedat Peker. Savcıların harekete geçmesi için zaten kâfi. Bir idari yargı hâkimi, davasını karara bağlayacağı müteahhitle boy boy fotoğraf çektiriyor. HSK sessiz kalmakla suça ortak oluyor. Bu hâkim dediğini de ihbar kabul etmeyecek misiniz? Hâkimlerin içinde yüzde 25 ne yapıyor? HSK’dan açıklama bekliyoruz, bu iddialarla ilgili ne yaptınız?

SİGORTA BAKANI YAPSALARDI ÇOK DAHA İYİ OLURDU: Kara para aklamaktan aranan biri İçişleri Bakanı’yla görüşüyor, sigorta bakanı yapsalardı çok daha iyi olurdu, işi gücü HDP. İçişleri Bakanı aranan kişilerle görüşüyor, kaçın sizi alacaklar diyor, öte yandan da bir tweet atanın kapısına polis ordusu gidiyor. Halkın parasını mı çaldık, halka haksızlık mı yaptık?. Eş Genel Başkanı olduğum zamandan beri her konuşmaya soruşturma açmışlar. Eğer bu savcılar bunlara sessiz kalırlarsa gelecekte çocuklarına bunları nasıl anlatacaklarını şimdiden düşünsünler.

'SATIŞ SIRASI NE ZAMAN BANA GELECEK DİYE BEKLİYORLAR'

HERKES HERKES HAKKINDA BELGE TOPLAMIŞ: Çocuklarınız size soracak, ne cevap vereceksiniz? Ya cesur olun ya da bu çarkın parçası olun. Milletvekillerine çanta çanta para gönderdiği söylüyor Sedat Peker. İçişleri Bakanı kendi söylediğine ortada bir soruşturma olmadığına göre milletvekilidir diyoruz. Peki bununla ilgili bir araştırma yapılmaz mı? Herkes herkes hakkında şantaj olarak kullanabileceği belgeleri toplamış. Gün gelecek devran dönecek. Bunu kıt zekâlı olanlar bile bilir. Yarın devran döndüğünde kullanacağı bilgi, belgeyi kenara koyar. Kimse kimsenin üzerine gidemiyor. Bir satış borsası açıldı. Herkes kimin kimi satacağını merakla bekliyor. Satış sırası bana ne zaman gelecek diye bekliyorlar. Demokratik ittifak olmadan bu suçlular ortaya saçıldıkça suç normalleşecek, yüzsüzlük hâkim olacak. HDP bu düzeni değiştirmek için üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirmeye hazır. Biz kimseye zaten gelin birlikte seçime girelim, şu ittifaka dahil olalım demiş değiliz arkadaşlar. İlkeleri ortaya koyuyoruz. Uzak duracağınız şey suç düzenidir. Aranıza gerekli mesafeyi koymadığınız takdirde dolaylı ortak olursunuz.

'KAPATMA DAVASI BOŞA ÇIKACAK'

RAPÖRTOR KARDEŞİM, BU SİYASİ OPERASYONUN ADINI KOYMANI BEKLİYORUZ: Cumhuriyet savcısı kapatma davası için elimizden geleni yaptık diyor. Biraz utanma. HDP’ye kapatma davası açarken bu kadar çürük şeyleri delil olarak iddianameye koyabiliryorsan, diğerlerine karşı da sessiz kalıyorsan, senden isteyeceğimiz şey utanma duygusudur. Bu dava boşa çıkacak. İki tane nedeni söyleyeceğim. Birincisi halkımızın bize gösterdiği büyük destek. Bu halkla gelecek ittifakı yaptık biz. Bu halk bu partiye sahip çıkacak biliyoruz. Bu partiye yönelen her saldırı, milyonların iradesine saldırıdır. Kürt halkı iradesine de sonuna kadar sahip çıkacaktır. Bir de AYM hekimlerine sesleneceğim. Bu kadar alanen siyasi temele dayanan bir davada şahsınızın ve kurumunuzun itibarını düşünüyorsanız yapacağınız şimdi hemen iddianameyi kökten reddetmektir. Bu davayı açmadan önce MHP her birinize şantajlar yöneltti. Bu bir siyasi operasyon. Sevgili raportör kardeşim bu siyasi operasyonun adını senin de koymanı bekliyoruz. Reddetmek göreviyle karşı karşıyasın. / DUVAR

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER