AİHM Türkiye'yi 6 köylünün katledildiği davada mahkum etti

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 1993'te Silopi Görümlü'de Tuğgeneral Mete Sayar ve askerlerinin işkence ile katlettikleri 6 köylüye ilişkin davada Türkiye'yi mahkum etti. Türkiye toplam 265 bin euro tazminata mahkum edildi.

AİHM Türkiye'yi 6 köylünün katledildiği davada mahkum etti
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 1993'te Silopi Görümlü'de Tuğgeneral Mete Sayar ve askerlerinin işkence ile katlettikleri 6 köylüye ilişkin davada Türkiye'yi mahkum etti. Türkiye toplam 265 bin euro tazminata mahkum edildi.


Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi, 13-14 Haziran 1993'te PKK'liler ile Türk ordu güçleri arasında Görümlü karakolu çevresinde yaşanan çatışma ardından, Görümlü'ye bir kaç kilometre uzaklıktaki Selçik köyünün yakılması ve köylülerin göçe zorlanması olayına ilişkin başvuruyu karara bağladı.

Bu davanın kökeninde iki başvuru bulunuyor. Toplam 18 kişi Türkye Cumhuriyeti aleyhine başvuruda bulundu. İlk başvuru 28 Ocak 2006'da Mevlüde Cülaz, Kazım Cülaz, Mahmut Cülaz, Haşim Cülaz, Selahattin Cülaz, Fatma Özdemir, Ayfel Özdemir, İsmail Özdemir, Halil Özdemir, Mahmut Özdemir, Zeynep Demirhan, Yusuf Demirhan, Fatma Akıl, Taybet Akıl, Sariye Akıl, Peyruze Akıl ve Yasin Akıl tarafından, ikinci başvuru 15 Nisan 2010'da  Lokman Şimşek tarafından yapıldı.

Başvurular Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin insan hakları ve temel özgürlüklerin korunmasını düzenleyen 34'üncü maddesi çerçevesinde yapıldı. Avukat Tahir Elçi tarafından temsil edilen davacılar, Sözleşme'nin 2,3,5 ve 13'üncü maddelerinin ihlal edildiğini söylüyorlardı.

Mahkeme Türkiye'yi Mevlüde Cülaz, Kazım Cülaz, Mahmut Cülaz ve Haşim Cülaz ile Şemdin Cülaz'ın çocuklarına 60 bin euro, kardeşi Selhattin Cülaz'a 5 bin euro ödemeye mahkum etti.  Mahkeme ayrıca, Fatma Özdemir, Ayfel Özdemir, İsmail Özdemir, Halil Özdemir ve Mahmut Özdemir ile Halit Özdemir'in eşi ve çocuklarına 65 bin euro, Zeynep Demirhan ve Yusuf Demirhan ile Mehmet Salih Demirhan'ın eşi ve çocuklarına 65 bin euro,  Fatma Akıl, Taybet Akıl, Sariye Akıl, Peyruze Akıl ve Yasin Akıl ile İbrahim Akıl'ın eşi ve çocuklarına 65 bin euro tazminat verilmesine hükmetti.  Mahkeme tüm bu davacılar mahkeme masrafı olarak da 5 bin euro verilmesine karar verdi.

Bu dava Türkiye'de 4 Nisan günü görülmeye başlandı. Şırnak'ın Silopi ilçesine bağlı Bespin (Görümlü) beldesinde 1993'te 6 köylüyü öldürdükleri gerekçesiyle dönemin 23. Jandarma Sınır Tugay Komutanı emekli Tuğgeneral Sayar'ın da arasında bulunduğu 6 kişi yargılanıyor.

Cumhuriyet Savcısı Tayyip Eroğlu tarafından hazırlanan iddianamede, olay tarihinde Tekirdağ Ulaş'tan gelen 61.Mekanize Tugay Komutanlığı 1.Mekanize Piyade Tabur Komutanlığı'nın ve Kayseri'den gelen 1.Komando Tugayı 2. Komando Tabur Komutanlığının iç güvenlik harekatlarında görevlendirilmek üzere geçici olarak Şırnak ili  Silopi İlçesi Görümlü Jandarma Karakol Komutanlığının bulunduğu alanda konuşlandıkları, komutanlığını Tuğgeneral şüpheli Mete Sayar'ın yaptığı 23.Jandarma Sınır Tugay Komutanlığının harekat kontrolüne verildiği, 13 Haziran 1993 günü saat 23:45 sıralarında Görümlü köyü yakınlarında konuşmu bulunan askeri üs bölgesi ile  üs emniyeti için Kesiktepe'ye çıkarılan emniyet timine PKK'lilerce Görümlü Selçik, Koyunören köyleri içerisinden ve yakın çevrelerinden baskın tarzında saldırıda bulunulması sonucu 6 askerin öldüğü,1 subay ve 2 erin yaralandığı, ertesi sabah bir gün sonra helikopter ile Tuğgeneral Mete Sayar'ın Görümlü'deki Tabur'a gelerek 1. Mekanize Piyade Tabur Komutanı şüpheli Hasan Basri Vural'a bazı köylülerin isimlerinin yazılı olduğu kağıdı vererek bu kişilerin Tabur'a gelmelerini emrettiği, şüpheli Hasan Basri Vural'ın emri üzerine 2. Komando Tabur Komutanlığından Tansel Erok ile 1. Mekanize Piyade Tabur Komutanlığından 3. Bölüm Tim Komutanı İbrahim Kıraç komutasında askerlerin Görümlü ve mezraları ile Koyunören köyüne giderek köylüleri meydanda topladıkları, Görümlü Köyünden Hükmet Şimşek, Hamdo Şimşek, Mehmet Salih Demirhan, Abdulkerim Özdemir, Mihyedin Özdemir, Telli Özdemir, Ramazan Özdemir, Halit Özdemir, köyün imamı İbrahim Akıl'ı, Derecik mezrasından Şemdin Cülaz ile Abdurrahman Kayek'i , Koyunören köyünden Ömer Kurtay'ın isimlerini okuyarak diğer köylülerden ayırdıkları, köy içinde darp ettikleri, Süryani olan Hükmet Şimşek veya oğlu Hamdo Şimşek'e ait olan haçı alarak köy imamı olan İbrahim Akıl'ın boynuna taktıkları ve bayıltana kadar dövdükleri, telsizle Mete Sayar'ın emri üzerine köyden ayrılmadan önce bu kişilerin evlerini yaktıkları, sonra Tabur'a getirdikleri, Görümlü Jandarma Karakol Komutanı Harun Yıldırım'ın araya girerek Özdemir ailesinin devlet yanlısı olduğunu, Ömer Kurtay ve Abdurrahman Kayek'in çocuklarının rızalarıyla örgüte katılmadıklarını, örgüt tarafından zorla kaçırıldığını söylemesi üzerine Ramazan, Abdülkerim, Telli, Mihyedin Özdemir ile Ömer Kurtay ve Abdurahman Kayek'in bir süre işkence gördükten sonra serbest bırakıldıkları, Halit Özdemir'in ise kurtarılamadığı, Tuğgeneral Mete Sayar'ın  "Bu şerefsizleri öldürün" diye talimat verdikten sonra helikoptere binerek Tabur'dan ayrıldığı belirtiliyor.  / anf

Güncelleme Tarihi: 15 Nisan 2014, 19:02
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER