Şengal Kürdistan'da bir iradenin çıktığının göstergesidir

Dersimi ile TEVDA’nın amacını, Şengal’de geride kalan Ezidilerin durumu ve Şengal’e geri dönüş konusunda nelerin yapılması gerektiğini konuştuk.

Şengal Kürdistan'da bir iradenin çıktığının göstergesidir
Kürdistan’da demokratik ulus temelinde bir Kürt ulusal birliğinin oluşmaya başladığını ve artık Kürtlerin birbirleriyle çatışmayacağını ifade eden Tevgera Azadiya Demokratika Ezidiyan (TEVDA) yöneticilerinden Munzur Dersimi bunun anahtarının Şengal’de verilen mücadele olduğunu söyledi.


Dersimi ile TEVDA’nın amacını, Şengal’de geride kalan Ezidilerin durumu ve Şengal’e geri dönüş konusunda nelerin yapılması gerektiğini konuştuk.

TEVDA örgütlenmesine neden gittiniz? Hangi ihtiyaçlar TEVDA’yı doğurdu?

TEVDA açılımı Tevgera Azadiya Demokratika Ezidiyan. TEVDA’nın bir kuruluş amacı vardı tabi. 2003 yılına kadar Saddam’ın kurduğu bir sitem vardı. Irak’ta yaşayan bütün toplum ve topluluklar Saddam’ın bu Baasçı diktatörlük sistemiyle yönetiliyorlardı. 2003’de Saddam’ın kurduğu sistem dağıldı. Onun bu dağılmasıyla bazı önemli imkan ve fırsatlar ortaya çıktı. Doğan bu imkanlardan Ezidi halkımız da faydalanmak istedi ve faydalandı da. Binlerce yıl Ezidi halkımız örgütsüz ve sistemsiz bırakılmıştır. Düşünmez kılınmak istenmiştir. Siyaset ve politikadan uzak tutulmak istenmiştir. Bu halka düşünme anlamında siyaset anlamında kendi kendini örgütleme ve yaşatmada yol gösterici olmaya ihtiyaç olmuştur, bunun ihtiyaç olduğunu ve buna göre örgütlenmeleri gerektiğini kendileri görüp bilince çıkarmalıdır. Ezidi halkımız kendi içinde oldukça dağınık ve parçalıdır. Bu parçalılık daha çok aşiretçilik ve yerelcilik şeklindedir. Bu durum kabul ettirilmek istenmiştir ve önemli oranda da bunu yapanlar başarılı olmuştur. Bu durumun devamını kabul etsek çok daha vahim durumlara yol açacaktı. Onun için bu durumun üzerine araştırma inceleme ve tartışmalar başlatıldı ve sonunda bu halkın ancak doğru bir temelde örgütlenmesiyle bu durum aşılır sonucuna ulaşıldı. TEVDA kısaca bu temeller üzerinde doğdu ve çalışmalarına başladı.

Şimdiye kadar neler başarıldı nelere eksik kaldı diye bilirsiniz başarılamayanlar için önünüzde ne gibi engeller var?

Kurulduğundan bugüne kadar çalışmalar yürüttü çok istenilen düzeye ulaşmadı ancak bu son dönemde yani Ezidi halkımız üzerinde yapılan katliam döneminde halkı koruyan güç olarak ortaya çıktı. Öncesinde bu halkın sahibi biziz diyenler bu halk bize bağlıdır onları biz yönetiriz diyenleri bu katliam döneminde herkes gördü. Onlar bu halkı ortada bırakıp herkesten önce kaçtılar. Ve herkes şunu da gördü bu halka tek sahip çıkan bu halkın içinde onlarla birlikte kalan TEVDA’ydı.

Bu aynı zamanda TEVDA için de bir sınav olmuştur. Kendini ispatlayıp kabul ettirmiştir. Binlerce yıldır kırılmış, dağıtılmış güven duyguları dağıtılmış bir halka kendini kabul ettirmek güven vermek çok kolay bir durum değil. Hele hele maddiyatla değil de fikir siyaset ve politikayla kendini kabul ettirmek çok zor bir durum ve TEVDA bunu başardı. Maddiyatla insanları bu mevcut durumda çok çabuk kendi yanına çekebilirsin ama düşünce ve siyaset anlamında bunu yapmak zordur ama zor başarıldı denebilir.

Katliamdan sonra yaşanan sürede TEVDA üzerine düşen görevleri dahada yük altına girerek yapmaya devam ediyor. Bu durum daha da fazla yoğunlaşmamızı gerektiriyor çünkü her gün her saat yoğunlaşıp önümüzde var olan sorunlara cevap olmamız gerekiyor. Bu konuda kendi içimiz de çok tartışmalar yürütüyoruz. Var olan eksikliklerimiz üzerinde daha da yoğunlaşarak durup sonuçlara çıkarıyoruz. Bu sonuçlar kendimizi daha da yenilemeye yol açıyor. Kendimizi her zaman yeterli görmüyoruz böyle yaklaşırsak kendi kendimizin sonunu getirmiş oluruz. O temelde önümüzdeki sürece kendimizi bu anlamlarda hazır hissediyoruz. TEVDA Şengal dağında çok önemli rol oynadı. Bu halkın çadıra erzaka ihtiyacı vardı. Eldeki imkanlara göre önemli oranda halledildi. Fakat bu dağ koşularına göre hala tamamlanması gereken ihtiyaçlar var biz ve bize gelen yardım malzemelerini tamamıyla burada kalan halkın hizmetine sunduk. Burada bulunan halkı kurulan çadırlarla sistemli bir şekilde kamplar oluşturuldu. Kurulan bu kamplarda sistemli bir şekilde halkla konuşma tartışma toplandıları yapılıyor. Burada halkın düşünceleri alınıyor ihtiyaçları tam tespit ediliyor. TEVDA ve halk olarak birlikte daha nasıl iyi bir yaşam kurarız bunun tartışmalarını yapıyoruz. Önümüzdeki döneme yönelik önemli kamplara yönelik önemli planlamalarımız var eğitim çalışmaları yapmayı planlıyoruz. Halkın kendi kendini yönlendire bilmesi için bilinçlendirme çalışmaları yapıyoruz bunun yanında kampların güvenliğinin daha iyi sağlana bilmesi için kamplar içi asayiş çalışmalarını örgütlüyoruz bütün bu çalışmalara halkın katılımı yüksek oranda ve kendi kendilerini iradeleştirmede önemli kararlaşmaları var. Bütün bu çalışmaları toplumun her kesimine göre yapıyoruz mesela çocuklarla bile toplantılar yapıyoruz onlara çevreye duyarlılığı şimdiden kazandırmaya çalışıyoruz. Gençleri daha duyarlı kılmaya çalışıyoruz çünkü daha öncekiler bu gençleri toplumlarına karşı duyarsızlaştırmış onları asimile etmeyi önemli oranda da başarmış bu yüzden onlarla önemli tartışmalar yürütüyoruz.

Şengal Ezidilik inancı için önemli bir merkez. Bunu aynı zamanda katliam sürecinde bütün dünya gördü. Bu anlamda Ezidi halkı şengal’e nasıl yaklaşmalı?

TEVDA aslında bütün var olan tüm Ezidi halkımızı temsil eden bir hareket olmalı. Bütün alanlar böyle yaklaşmalı. Bu bütün Ezidi halkımızın olduğu yerlerde geçerli olmalı yani bütün Ezidileri kapsayacak bir isim. Bu Ezidi parçalanmışlığının ortadan kaldırılmasına önemli bir katkıda bulunacaktır. Ezidi parçalılığını ortadan kaldırıp Ezidileri bir güç haline getirecektir. Siyasi ve ideolojik olarak da bir güç haline getirecektir. Eğer bu olmazsa örgütlülükte de bir parçalılık olacaktır. Bu durumda bu dünyada fazla kabul görmez ve egemenlik altına almaya çalışırlar. Zaten binlerce yıldır Ezidi halkı üzerinde büyük bir egemenlik saldırısı var. Bu halk yok edilmek ortadan kaldırılmak isteniyor. Mesela Ezidilerin içinden çıkmış bazı grup ve kişiler bilinçli veya bilinçsiz bu parçalılığın sürmesi için çalışıyorlar. Bu durum Ezidi Kürt halkımıza hizmet etmez onu daha da parçalar köleleşmesine hizmet eder. Ezidileri egemenlik altında tutanların ekmeğine yağ sürer. Şu içinde yaşadığımız katliam koşullarında bile bu kişi ve gruplar bu yaklaşımlarını devam ettiriyorlar. Bunu aşmak için biz bazı çabaların içine girdik bir ittifak oluşturmak bir birlik oluşturmak bir çatı altında birleşmek istedik bunu içinde çabalarımız oldu. Bazı grup şahıs ve partiyle burada görüşmede yaptık herkesin kendi rengi ile olmasını da istedik bütün bunlar Ezidi halkımızın iyiliği içindi ama onlardan kimse buna yanaşmadılar. Biz dedik ki ‘Şengal bütün Ezidi halkının merkezi olsun. Bütün Ezidi halkımız Şengal’e böyle yaklaşsın çünkü Şengal bütün Ezidiliğin tanınmasında ilk akla gelen merkez yerdir’. Bu hem inanç anlamında hem mekan anlamında hem de ideolojik siyasi anlamda merkezdir. Burada böyle bir birliği oluşturmak dünyada özellikle Ezidi halkı içerisinde önemli bir yer tutacaktır. Şengal’de olacak her hareketlilik ve gelişme bütün Ezidileri etkileyecektir. Biz TEVDA olarak bunu yapmak istedik ama bahsettiğim kesimler buna yanaşmadılar. Onlar buna yanaşmayınca biz TEVDA olarak bunun başarılması için en azından Şengal çerçevesinde bunu başarmak için çalışmalarımıza başladık. Ama bu mevcut kesimler içine girmedikleri halde var olan durum kazanım ve halkımızı kendi çıkarlarına alet etmek için kendi yanına çekme çabalarına devam ettiler ediyorlar. Bu konuda ailecilik, aşiretcilik ve hatta dini kullanmaktan geri kalmıyorlar ama tüm bunlara rağmen burada bulunan Ezidi halkımızın büyük çoğunluğu TEVDA’nın yanında yer alıyorlar. TEVDA’ya bir güvenleri var. Hatta katliam öncesinde TEVDA’yı çalıştırmak istemeyen bazı kesimler bile bu durumda bize inanmış yanımıza gelmiş durumda. Kendi yaptıklarının Ezidiliğe hizmet etmediklerinin farkına varmış durumdalar.

Şu an Şengal dağında ne kadar insan bulunuyor? Bunlar neden burayı terk etmediler? Çünkü katliamdan sonra büyük çoğunluk burayı terk edip gitmiş durumda.

Üç ağustosta her şey ortaya çıktı. Ezidi halkımız üzerine yapılmış çok büyük bir plan ve hesap vardı. Topyekün tasfiye topyekûn katletme planları vardı. DAİŞ projesi adı altında hemen hesaplanmış bir proje değildi. DAİŞ bir silahlı güç silahla var olan bir çete gücü ama onunla hareket eden akıl verici gruplar var. Başka mekanizmalar bunu planlayıp karar veriyor DAİŞ ise uyguluyor. Ezidi halkımızın üzerinde uygulanan katliam daha öncesinden planlanmış durumda. Plan Şengal’e saldırmak Şengal dağının etrafını kuşatmak katlettiğini katledip geri kalanları da kaçırtmak, Şengal’i boşaltmak, kaçmayanların da Şengal dağında açlık ve susuzluktan ölmelerini beklemek. Asıl plan buydu. Şengal’de planları tutmadı bu sefer Kobanê’ye yöneldiler. Kobanê’nin kırılması Şengal’in kırılmasıdır. Kobanê’nin kırılması bütün Kürdistan’ın kırılmasıdır. Tersi de önemli Kobanê’nin kazanması Şengal ve Kürdistan’ın kazanmasıdır. Şengal başarısı gösterdi ki Kürdistan’da bir Kürt iradesi ortaya çıkmıştır. Yani o önceki mezhepçi aileci aşiretçi dinci anlamda parçalanmaya çalışılan Kürt artık ortada yok. Onun yerine bir demokratik Kürt ulusu ortaya çıkmış durumda. Yani Kürt artık din adı altında birbirinin kanına girmiyor. Birbirine sahip çıkıyor, birbirini destekliyor. Dünya çapında bir güç olmuş durumda. Onun için Kürt kanı üzerinden bazı işbirlikçi Kürtler de dahil çıkarlarının ellerinden kaydıklarını gördüler. Şengal ve Kobanê direnişleri onların sonunu getirmiştir.

Şengal halkı büyük bir katliamdan geçti ama koruyan ve kollayanları da var özellikle HPG ve YPG var…

Sınırlı ve zayıf imkanlarıyla ama güçlü iradeleriyle o koridoru açarak kimsenin inanmayacağı bir şekilde Ezidi halkını daha büyük bir soykırımdan kurtardılar. Bunu bütün dünya gördü ve kabul etti. Bu güne kadar PKK insan kaçırıyor insan öldürüyor terörist diyenler bugün bunu diyemiyor neden dört yüz beş yüz bin insan bu katliamdan kurtarmıştır. Bunu görmemek vicdansızlıktır. Bugün en insani hareket PKK’dir. Ortadoğunu bütün ezilenleri Arap, Türk, Kürt, Fars ve benzeri bütün ezilenlere sahip çıkıp onları koruyan PKK’dir. Başkan APO da bütün ezilenlerin başkanıdır. Bu ispatlandı. Şengal halkı şimdi daha da sahiplendi. Şimdi bu halkın içine giriyoruz dört beş yaşındaki çocuklar bile Biji Serok Apo diye slogan atıyor.

Buradan çok sayıda insan katliamdan kurtulmak için ayrıldı. Biz onları anlıyoruz bir katliamla yok oluşla karşı karşıyadırlar. Ama burada kalan insanlar daha farklılar. Burada on binin üzerinde insan var. Burada kalan insanlar bir kararlaşma üzerinden burada kaldılar. O da ölsek bile bu topraklar üzerinde ölmek istiyoruz kararlaşmasıdır. Burada kalan insanlar kendilerini nelerin beklediğini çok iyi biliyorlar önlerini kış olduğunu iyi biliyorlar. Burada kalan insanlar fedai insanlardır. Ezidi halkının fedaileridir. Ezidiliğin geleceği için bu toprakları terk etmemişlerdir. Ölsek de bu kutsal toprakların üzerinde ölmek istiyoruz diyorlar. Zaten gidenler de gene Kürdistan toprağından ayrılmamışlardır. Kuzey Kürdistan’a, Rojava ya ve yine Kürdistan’a gitmişlerdir. Burada kalanlar şimdi çadırlardalar çadırlar soğuk soba yok gaz yok battaniye imkanları çok sınırlı elbiseleri yok imkanları çok zayıf ama bu zayıf imkanlar rağmen fedailik yapıyorlar topraklarını bırakmıyorlar.

Son olarak bir çağrınız var mı?

Onun için bütün insanlık ve özellikle Ezidi halkımız ve bütün Kürt halkı Şengal’e sahip çıkmalılar. Ve Şengal’e bir koridor açılması için kampanya yürütmeliler. Her yönlü Şengal’e sahip çıkmalılar.

Yine Şengalli gençlere çağrım var. Sizler kutsal topraklarınızı bırakmayın; bu toprakları bırakıp gitmek kendini bırakıp gitmektir. Gidenlere çağrımızdır gelin kutsal topraklarınıza ve buraları savunun. Çünkü katliamla sonuç alamayanlar şimdi de bu gençliği mücadele etmekten uzak tutarak beyaz bir asimilasyona tutuyorlar.

Güncelleme Tarihi: 18 Ekim 2014, 17:41
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER