ABDEM tarafından yayınlanan açıklama şöyle:

19-26 Aralık 1978 yılında Maraş’ta devlet güdümünde sivil faşist hareket eliyle tarihin utanç sayfalarına geçen katliam Alevi inancını hedeflemiştir. Öyle ki faşist hareketi sahneye süren devlet, anne karnında süngülerle çıkartılıp duvarlara çivilenen bebeklerin katliamını, yakılan evleri, tecavüze uğrayan kadınların çığlığını soğukkanlı bir katil mantığıyla izlemiştir.

Aradan 35 yıl geçmesine rağmen devlet bu kanlı katliamın sorumlularını açığa çıkartmadığı gibi bir kısmını da ödüllendirmiştir. Devlet karanlık arşivlerini gün yüzüne çıkarmamakta ve kirli kanlı tarihiyle yüzleşmemekte hala ısrarlı.

Türk devleti katliam mantığını tarih boyunca sürdürmüştür. 19 Aralık 2000’de 20 hapishaneye aynı anda ‘’ hayata dönüş ‘’ koduyla gerçekleştirilen devrimci tutsakları katletme operasyonu 28 tutsağın ölümü 237 tutsağın yaralanmasıyla sonuçlanmıştır. Devrimci tutsakların ölüm hücrelerine ve devletin insanlık dışı dayatmalarına karşı direnişe geçen tutsaklara dönük katliam sırasında onlarca devrimci kadın ve erkek taciz ve tecavüz saldırısına da maruz kalmıştır.

Binlerce asker, polis ve gardiyanla gerçekleştirilen katliam esnasında binlerce gaz bombası ve kimyasallar kullanılarak direk öldürme amacı güdülmüştür. Ateşli silahlarla bedenlerinden başka hiç bir şeyi olmayan devrimci tutsaklara dönük bu kanlı saldırıya tarih utanarak tanıklık etmiştir. Bu katliam saldırısının sorumluları da hiç bir şekilde yargılanmamış. Hatta devlet arsızca tutsaklara devlet malına verdikleri zarardan dolayı davalar açmıştır.

Soykırım, katliam, inkar ve imha politikalarıyla varlığını sürdürmeye çalışan devlet, 28 Aralık 2011’de 17’si çocuk 35 Kürdü savaş uçaklarıyla Roboski’ de katletmiştir. Bir taraftan barıştan, kardeşlikten dem vuran AKP devleti öbür taraftan silahsız, savunmasız Kürt köylülerini alçakça katlederek ikiyüzlü politikasını hayata geçirmiştir.

İnsanlığın vicdanında hala kanayan bir yara olan Roboski katliamının sorumlusu bütün diğer katliamlarda olduğu gibi devletin kendisidir. Aynı devlet, aynı mantıkla bugün Rojava’da İŞİD katillerince sürdürülen vahşete destek vererek kendisinden olmayan bütün halklara ve inançlara karşı tahammülsüzlüğünü gösteriyor.

Maraş, 19 Aralık ve Roboski katliamlarının sorumluları açığa çıkartılana ve hesabı sorulana dek ilerici, demokrat ve devrimcilerin mücadelesi devam edecektir.

Tüm duyarlı kamuoyunu, Türkiye halklarını ve barıştan, demokrasiden yana olan herkesi haksızlığa karşı mücadele etmeye ve soykırımcı devlet zihniyetinden hesap sormaya çağırıyoruz.”