AKP yargıda elini rahatlattı

Özel Yetkili Mahkemelerin (ÖYM) kaldırılması adı altında getirilen ancak TMK kaldırılmadığı için muhalefetin, “Bütün ağır ceza mahkemeleri özel yetkili olacak” diye eleştirilen yargı paketi Meclis Genel Kurulunda kabul edildi.

AKP yargıda elini rahatlattı
Özel Yetkili Mahkemelerin (ÖYM) kaldırılması adı altında getirilen ancak TMK kaldırılmadığı için muhalefetin, “Bütün ağır ceza mahkemeleri özel yetkili olacak” diye eleştirilen yargı paketi Meclis Genel Kurulunda kabul edildi. Yolsuzluk ve rüşvet skandalının ardından gündeme gelen düzenlemeyle hükümetin yargı üzerindeki etkisi artarken, yolsuzluğun da üzeri örtülmek istenecek. Cumhurbaşkanının da Meclisten gelen her yasayı onayladığı düşünüldüğünde, paket en geç 15 gün içerisinde yürürlüğe girecek. Bu kadar önemli bir paketin oylamasına 548 milletvekilinden sadece 220’sinin katılması da dikkat çekti.


ÖYM YERİNE ‘AKP’YE ÖZEL’ MAHKEME 

TMK 10. maddesinde düzenlenen ÖYM’ler kalkacak. ÖYM’lerdeki dosyalar 153 ağır ceza mahkemesine aktarılacak. Ancak dinleme ve takiplerle ilgili kararları Ankara’daki tek özel mahkeme verebilecek. AKP’lilerin verdiği bir önerge ile “Önleme dinlemelerine karar vermeye Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca (HSYK) belirlenen Ankara Ağır Ceza Mahkemesi yetkili olacak. Böylece örneğin Kars, Ağrı, Edirne ya da herhangi bir ildeki “önleme takip ve dinlemelerini” HSYK daha doğrusu hükümetin belirleyeceği Ankara’daki bir ağır ceza mahkemesi karar verecek. İllerdeki yerel mahkemelerin inisiyatifine bırakılmayacak. ÖYM’lerin görev alanına giren suçlarda azami 10 yıl olan tutukluluk süresi 5 yıla indirilecek. Ancak ÖYM’lerin daha önce karar verdiği davalarda yeniden yargılama yapılamayacak. Bu konuda pakete “yeniden yargılama yapılamayacağı” hükmü konuldu.

BÜYÜK HIRSIZLIKLAR KAPSAM DIŞI 

AKP’lilerin gece yarısı verdiği bir önerge ile yolsuzluk, rüşvet, ihaleye fesat karıştırmak gibi büyük hırsızlıklar  yani “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” kapsam dışına çıkarılırken, “nitelikli hırsızlık ve gasp” ilk kez katalog suçlar kapsamına alındı. Böylece, bireysel küçük, fuhuş,  hırsız ve gaspçıların telefonları dinlenebilecek, teknik takip yapılıp mallarına el konulabilecek, ancak bakan çocuklarının da dahil olduğu örgütlü rüşvet yolsuzluk-ihale çetelerine dinleme-izleme yasağı geçerli olacak.

Bu önerge doğrultusunda kabul edilen düzenleme ile örgütlü yolsuzluk davalarına soruşturma imkansız hale getirilirken, KCK başta olmak üzere Kürtlere yönelik uygulanan TCK 314. madde ile “hükümete-Meclise karşı darbe girişimi” suçlarının izinsiz soruşturulması hükme bağlandı. Bundan tek istisna tutulan ise yine MİT yöneticileri oldu. Savcılar MİT dışında, görev başında kim olursa olsun, “darbe-paralel darbe hazırlığı” gerekçesiyle soruşturma başlatabilecek.

MAL VARLIKLARINA EL KONULMASI İMKANSIZ

Artık, savcılık ve mahkemeler, soruşturmalarda malvarlıklarına doğrudan el koyamayacak. 
El koyma kararı alınabilmesi için rapor alınması zorunluluğu getirildi. Rapor suçtan elde edilen değere ilişkin olacak ve üç ay süre içerisinde alınabilecek. Bu süre iki ay daha uzatılabilecek. Yani mahkeme, yolsuzluktan-rüşvetten elde edilen servete el koyabilmek için beş ay bekleyecek. Yani o süre içerisinde “Atı alan Üsküdar’ı geçecek”. Bu süre geçtikten sonra da el koyma kararı alınabilmesi için mahkemeden oybirliği ile karar alınması gerekecek.

‘SÜRGÜN DEĞİL TAYİN’

AKP Hükümeti, 17 ve 25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonucu binlerce polis ve amirini, onlarca savcıyı sürgün etmişti. Buna ilişkin açılacak yürütmeyi durdurma ve geri dönüş kararlarını önlemek için yargı paketinde bir madde düzenlendi. “Kamu görevlileri hakkında tesis edilen atama, görevden alma, göreve son verme, naklen veya vekaleten atama, yer değiştirme, görev ve unvan değişikliği” işlemleriyle ilgili olarak şahıslar mahkemeden yürütmeyi durdurma kararı alamayacaklar. Mahkemeler yürütmeyi durdurma talebine karar vermeden önce ilgili kurumun savunmasını alacak.

SOMUT DELİL ŞARTI 

Paket ile getirilen olumlu bir düzenleme ise gözaltına almada, kişinin bir suçu işlediğini düşündürebilecek emarelerin varlığı yerine, kişinin bir suçu işlediğini gösteren somut delil varlığının aranacak olması. Hakim veya mahkeme tarafından verilen yakalama emri üzerine soruşturma veya kovuşturma evresinde yakalanan kişi, en geç 24 saat içinde yetkili hakim veya mahkeme önüne çıkarılacak. Tutuklama nedenleri içinde “kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular” yerine, “somut deliller” aranacak. Yakalanabileceği veya suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe yerine somut delillere dayalı şüphe varsa; şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerler aranabilecek.

ÖZGÜNDÜZ: TÜMÜYLE HÜKÜMET KONTROLÜNDE

Eski Cumhuriyet Savcısı, CHP İstanbul Milletvekili Ali Özgündüz, bu paketi MİT yasa teklifiyle birlikte değerlendirmek gerektiğini söyledi. Bu yasalarla Türkiye’nin bir istihbarat devletine dönüştüğünü kaydeden Özgündüz, “MİT zaten her türlü dinleme yapacak. Diğer türlü suçla ilgili, önlemeye yönelik emniyet dinleme yapacak.  Tek mahkemeden dinleme kararları verilecek. Hükümet oraya tek bir hakim atadığında istediği dinleme kararlarını alacak, işine gelmeyenlere dinleme kararı vermeyecek” dedi. 

Özgündüz paketi ve değişiklikleri şöyle değerlendirdi: “Tümüyle hükümet kontrolünde. Özgürlük getiren, demokrasiyi güçlendiren bir yaklaşım değil. Hükümet rahatsız olduğu, yandaşlarına, yakınlarına dokunan dinleme kararlarından “haberim olsun” diyordu. Artık dinleme kararı verilemeyecek. Kendisi için bir düzenleme yaptı. Tek olumlu yönü TMK 10 madde ile getirilen özel yetkili mahkemelerin kaldırılması ama o da eksik. O mahkemelerin mağdur ettiği insanların hak kayıplarını telafi edici bir düzenleme getirilmedi. Yeniden yargılama yok. Ayrıca TMK kalıyor. ÖYM’lerdeki o hakimler başka yere atanacak. Aynı zihniyet kaldığı sürece mağduriyet devam edecek.” / Evrensel

Güncelleme Tarihi: 22 Şubat 2014, 16:18
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER