Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen Ethem Sarısülük davasında bugün karar verildi.

Mahkeme heyeti, Sarısülük’ü vuran polis Ahmet Şahbaz’la ilgili önce “kasten öldürmeden” müebbet hapis cezası verdi, daha sonra suçu “tahrik” indirimi de uygulayarak “olası kastla öldürmeye” dönüştürdü. Şahbaz’a toplam 7 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası verildi.

Şahbaz hakkındaki kararın açıklanmasının ardından salondaki izleyiciler “Ethem’in hesabı sorulacak” sloganı attı, karara ve mahkemenin indirim uygulamasına tepki gösterdi. Sarısülük ailesinin avukatları kararı temyiz edeceklerini açıkladı.

Bugünkü yedinci duruşma öncesinde adliye önünde, içinde ve mahkeme salonunda yoğun güvenlik önlemleri alındı

Duruşmaya Ethem Sarısülük’ün annesi Sayfi Sarısülük, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve çok sayıda STK temsilcisi katıldı.

Duruşmada, söz alan sanık avukatları reddi hakim ve olay anında kayıt altına alınan CD’nin yeniden izlenmesi talebinde bulundu. Ayrıca sanık avukatları önceki duruşmalarda sanığın saldırıya uğradığı ve mahkeme düzeni sağlanamadığını ileri sürerek duruşmanın kapalı yapılmasını istedi. Sanık avukatlarının söz konusu taleplerini değerlendiren mahkeme heyeti avukatların taleplerini red etti. 

Şahbaz: Öldüğünü öğrendiğimde Fatiha okudum

Duruşmada savunma yapan zanlı Ahmet Şahbaz, tehdit edildiğini ve psikolojisinin bozulduğunu söyleyen “Polis olana kadar karakolun yolunu bilmezdim. Ekmeğimin derdindeyim” dedi.

“O durumda silahımı yerde iken çektim. Namluya mermi sürmedim. Yanımdaki eylemcinin bana hamle yaptığını gördüm. Ben onu tekme sureti ile uzaklaştırmak istedim. O andaki insanın halini düşünmek lazım. Olay sırasında geçen helikopterin sesi hala kulaklarımda. Silahıma aslında parkın içindeki gruba doğru çektim. O anda kafamdaki düşünce silaha mermiyi sürüp, havaya ateş etmek oldu. Eğer taşlamasalar zaten geri çekiliyordum.

“Eğer kastım olsa benim 2 metre yanımda olan kişiye silahı doğrulturdum. Israrla havaya ateş ediyorum. Namlu kendilerine doğrultulmuş olsaydı zaten taş atmazlardı.

“Gizlemeye gerek yok. Benim orada benim paniğim ile can havlı ile kızgınlıkla ‘çektim sıktım 3 tane’ diyorum. ‘Vurdum’ gibi bir ifade kullanmıyorum.

“Ethem Sarısülük olduğunu öğrenince yoğun üzüntü yaşadım. Öldüğünü öğrendiğimde oturdum Fatiha okudum.

“Duruşmalarda ben içinden ‘Allahım sen görüyorsun’ dedim. Benim de annem var. O eylemciler beni taşlayarak böyle bir kazanın yaşanmasına sebep oldu. Ben zaten olayda geriye doğru kaçıyorum. Psikolojim bozulmaya başladı. Deliller ortada, derdimi anlatamıyorum. Bu kadar olmaz. Kararı size bırakıyorum. Adalete güveniyorum. Beraatımı talep ediyorum.

Daha sonra söz alan mağdur ailenin avukatları ise olayın ap açık ortada olduğunu belirterek, sanığın “kasten adam öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasını” istedi. İddia makamı ise sanığın “kasten adam öldürmekten” cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme, önce sanığa kasten adam öldürmeden müebbet hapis cezası verdi. Ardından bu eylem olası kastla adam öldürme olarak değerlindirildi ve 21 yıla indirildi. Sanığın kamu görevlisi olması nedeniyle ceza 28 yıla çıkarıldı. Daha sonra haksız tahrik indirimi yapıldı ve ceza 9 yıl 4 aya çevrildi. Mahkeme, son olarak sanığa iyi hal indirimi uyguladı ve Şahbaz’ın cezası 7 yıl 9 ay 10 gün olarak belirlendi.

Ne olmuştu?

Taksim’deki Gezi direnişine destek için Ankara’da yapılan eylemde, 1 Haziran günü polis Ahmet Şahbaz’ın açtığı ateş sonucu OSTİM işçisi 27 yaşındaki Ethem Sarısülük başından vuruldu. Ağır yaralı olarak Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

6 Haziran’da olay yerinde keşif yapıldı. 10 Haziran’da MOBESE görüntüleri de ortaya çıktı. Videoda çevik kuvvet polisinin kaçarken ateş açtığı, ardından Sarısülük’ün yere yığıldığı görülüyor.

Sarısülük vurulduktan 14 gün sonra hayatını kaybetti, memleketi Çorum’da son yolculuğuna uğurlandı.

Polis Şahbaz’ın tutuklanması talebinin reddedildiği son duruşma 7 Temmuz da görülmüştü.