Oğullar annelerine gider

Oğullar gider annelerine bütün masallarda, türkülerde, ninnilerde… Darda kaldığında oğullar, sevdalara düştüğünde, sırtı üşüdüğünde ayazlarda ve canı çektiğinde her şeyin en sıcağını; oğullar gider annelerine... Dillerim annem, dillerim, çok öksüz…

Oğullar annelerine gider
Mine NAZARİ / EVRENSEL

Devrimci 78’liler Federasyonu Üyesi/ İHD Aktivisti

Oğullar gider annelerine bütün masallarda, türkülerde, ninnilerde… Darda kaldığında oğullar, sevdalara düştüğünde, sırtı üşüdüğünde ayazlarda ve canı çektiğinde her şeyin en sıcağını; oğullar gider annelerine... Dillerim annem, dillerim, çok öksüz…

Benim annem bana gelir bütün akşamlarda, ağıdı yürek sökümü, yüzümü gözümü siler. Öperek, sırtımı örter ve ellerimi tutar en çok… Ellerim annem ellerim, çok yetim…
Bin kişilik bir kardeş sofrasıydı son eylemi daha o sabah başı saçı okşamış ellerimin. Ellerimin can verdiği kalemimin, fotoğraf  makinemin… Kardeşlerim hesap soruyordu yiğitçe, kız kardeşlerim... En güzeline Meryem demiştim içimden, en narinini Meryem bilmiştim…

İstanbul en güzel, en soylu en asi halinde ayağa kalkmış, en hayırlı öz evlatlarını savunuyordu çakallara karşı. Çünkü evlatları yüzünü ağartıyordu can pahası…
Analar oğul bekler akşam olduğunda. Işıkları yandığında sokak lambalarının, zemheriyse, filizkıran fırtınası zorluyorsa kapıları en çok ve çakal önünde yürek uçuruyorsa evlatlar. Analar oğul bekler akşam olduğunda, can derler, yürek derler. En çok analar bekler. Dillerim oğul, dillerim, öksüz…

Benim oğlum beni bekler bütün akşamlarda. Pir Sultan çalınır benim doğduğum yerlerde, Pir Sultan sözüdür ninnimiz, türkümüz. İsyandır en yakışan huyumuz. Benim oğlum beni bekler bütün akşamlarda. Bir İstanbul yakar ağıdını ‘yiğidim aslanım burda yatıyor’ bir ben. ‘Eledim eledim höllük eledim’ ellerim oğul, ellerim, çok yetim…

Ben Metin; yoldaşınız, kardeşiniz, oğlunuz Metin… Şimdilerde yine gencecik kardeşlerimle buluşuyorum her eylem anında. Omuz başımda Ethem var, bir yanım Mehmet. Ve elbette Abdullah, Mustafa, Medeni… Ateşle yıkayıp her gece yüzümüzü, dönüşte can Berkin’e uğrayıp yastığının altına İsmail gülüşü koyuyoruz. Ölümü silip atıyoruz bedenlerimizden, yiğitlik ki en çok yakışandır bize, tepeden tırnağa yiğit oluyoruz…

Ben Metin; bugün dostlarım gelecek çiçek çiçek, bayrak bayrak, türkü türkü. Annem gelecek, artık, oğlu, kızı bildiği bütün fırtına çocuklarının anneleriyle kolkola…

Ben mührü Meryemce gözlerden bilmiştim ilk önce, sonra Bedrettin mührü vurdum fermanıma. Bugün dal fidan kız kardeşlerim gelecek en güzel halleriyle kız kardeşimin kollarında…
Ve en kırmızı bayrakları bütün zamanların; yoldaşlarım gelecek bugün. Dilleri devrim türküleri, üstleri başları isyan…

Gazeteci yeleğim sırtımda, saçlarım yine rüzgara teslim, kollarım alabildiğine açık kucaklamaya hazırım…

Hoş geldiniz canlarım, kardeşlerim, yoldaşlarım…

Güncelleme Tarihi: 08 Ocak 2014, 18:38
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER