Demirtaş: Özgecan erkek zihniyetiyle yüzleşmeyi miras bıraktı

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kadın cinayetlerine sert tepki göstererek, erkeklere, "Kadına hükmeden anlayış erkeğe konfor sağlamıyor. Aksine erkeği de köleleştiren bir anlayıştır" diye seslendi.

Demirtaş: Özgecan erkek zihniyetiyle yüzleşmeyi miras bıraktı
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, kadın cinayetlerine sert tepki göstererek, erkeklere, "Kadına hükmeden anlayış erkeğe konfor sağlamıyor. Aksine erkeği de köleleştiren bir anlayıştır" diye seslendi. Demirtaş, hükümetten bağımsız bir Kadın Bakanlığının gerektiğini dile getirdi. 'Çözüm süreci' konusunda hükümetin 'temelsiz bir iyimserlik' yarattığını da ifade eden Demirtaş, 'İç Güvenlik Paketi' ile cinayetlerin artacağını, herkesin tepki göstermesi gerektiğini belirtti. 
 
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin haftalık olağan grup toplantısında gündemdeki gelişmeleri değerlendirdi. 
 
Demirtaş, konuşmasına başlarken, grup toplantısına katılan, Diyarbakır Cezaevi işkencelerini araştıran 78'liler Girişimi Heyetinin üyelerini tanıttı. Savcılığın Diyarbakır Cezaevi'ndeki işkencelerle ilgili yapılan başvurularda "zaman aşımı" kararı verdiğini hatırlatan Demirtaş, işkence suçunun insanlığa karşı işlendiğini, bu nedenle zaman aşımının işlememesi gerektiğini belirterek, "Bu karar anayasanın 90. maddesine aykırıdır. Bu karar hukuka ve kamuoyunun vicdanına aykırıdır. 78'liler Girişimi'nin bu çabalarının arkasında olduğunu belirtiyoruz" dedi.
 
'AKP SEÇİM OYUNU VE HİLESİNE BAŞVURUYOR'
 
Demirtaş, Batman'da işten çıkarılan işçileri de tanıtarak, Batman'ın işsizlik oranlarında birinci olduğunu, 850 işçi ile onlarla birlikte 5 bin kişilik nüfusa seçim öncesi hile yoluyla "6 aylık işsizlik maaşı" bağlandığını belirtti. Demirtaş, "Bu bariz bir seçim oyunu ve hilesidir. Batman'daki arkadaşlarda bu oyunun farkındadır. Bütün Batman halkının bu işçilerimizin yanında olması gerekir. Biz HDP olarak her zaman yanlarında olacağız" diye ekledi.
 
'TEMELSİZ BİR İYİMSERLİK'
 
Demirtaş, AKP hükümeti tarafından 'çözüm süreci' kapsamında "temelsiz bir iyimserlik" yaratılmak istendiğine dikkat çekerek, "Bunu yapanlar, şu tabloya iyi baksınlar... İşkence ile yüzleşmeyen bir devlet kiminle neyin barışını yapacak? Bunu kamuoyunun vicdanına bırakıyorum" dedi.
 
'ÖZGECAN, ERKEKLERLE YÜZLEŞME MİRASINI BIRAKTI'
 
Özgecan Aslan Cinayeti'ni "Türkiye'nin gördüğü en vahşi cinayet" olarak değerlendiren Demirtaş, erkek cinsiyetinin utanması gerektiğini söyledi. Cinayet vesilesiyle"insanlığımızla ya da kaybettiğimiz insanlığımızla yeniden yüzleşme" fırsatının değerlendirilmesini de isteyen Demirtaş, "Özgecan'ın bize bıraktığı en büyük miras, eğer başarabilirsek bu erkek zihniyetiyle yüzleşme mirasıdır. Yüzlerce, binlerce kadının, bu şekilde katledilen kadının bize bıraktığı ders, bu yüzleşme ile mümkün olabilir" diye konuştu. 
 
ERKEKLERE SESLENDİ
 
Demirtaş, şunları kaydetti:
 
"(...) Bunu bir partiye mal ederek içinden çıkamazsınız. Elbette AKP'nin zihniyeti belidir. Ama bu zihniyet sadece AKP döneminde var olmadı. Ondan önce de vardı. Tek bir mezhebe mal edemezsiniz, 'erkek' denilen yaratıkların yaşadığı her yerde yaşanan bir sorundur. Olayın altında her şeye hükmeden erkeklik anlayışı yatıyor. Bu anlayış kadın dahil her şeyin kendisi için yaratıldığına inanıyor.
Eğer bu konu ile yüzleşeceksek cesur olmak zorundayız. Erkek olmanın en büyük cesareti bu noktada ortaya çıkar. Bununla yüzleşmeyenler kusura bakmasınlar ya da baksınlar, onlar dünyanın en korkak yaratıklarıdır. Bu bir kadın sorunu değildir, erkek sorunudur. Eğer ki, bir sorunla yüzleşemiyorsak demokrasiyi, insan haklarını ağzımıza bile almayalım. Her şey kadın erkek ilişkisinde kodlanmıştır.
 
Özelikle erkek arkadaşlara seslenmek istiyorum: Kadına hükmeden anlayış erkeğe konfor sağlamıyor. Aksine erkeği de köleleştiren bir anlayıştır. Kadını döverek, şiddet uygulayarak, kadına tecavüz ederek erkekliğini kanıtlamaya çalışanlar... Aslında bütün bunlar erkeğe yapılmıştır. Erkeğe tecavüze dönüşmüştür. Bütün bunlar bizim dilimize, kültürümüze, alın terimize tecavüze dönüşmüştür. Egemenlik, bir kişiyi boyunduruk altına alma anlayışıdır. Kadın erkek ilişkilerinde başlar. Yüzleşmeyi sağlayamazsak, meseleyi anlayamazsak bindiğimiz her minibüs, girdiğimiz her ev tehlikelidir. Gelin olarak gideceğiniz ev tehlikelidir."
 
'AKP'Lİ VEKİLLER KADINA HAKARET ETTİ'
 
Demirtaş, Meclis'te kurulan Kadın Erkek Eşitliği Komisyonuna AKP'li erkek milletvekillerinin katılmalarını da eleştirerek, "AKP'li erkek milletvekilleri gelip orada saçmaladılar, kadınlara hakaret ettiler. AKP'deki kadın milletvekilleri de buna sessiz kaldılar. Kadın mücadelesi verilecekse parti ayrımı yapılmayacak. Bu erkek zihniyetine karşı hep birlikte mücadele edeceğiz" dedi.
 
'KADIN BAKANLIĞI AYRI KURULMALI'
 
"Kadın bir şey yapmıştır" anlayışıyla ve yargı kurumlarının "ağır tahrik" indirimleriyle kadına karşı şiddeti meşrulaştırdığını belirten Demirtaş, ders kitaplarında da ayrımcılığın aşılandığını vurguladı.  Demirtaş, Kadın Bakanlığı kurulmasını isterken, şunları söyledi:
 
"Bakın kadından sorumlu bakan ortada yok. Ortaya çıkacak yüzü yok. İnanıyorum, bir kadın ve anne olarak üzülüyor. Ama bir şey yapamıyor. İsminiz Kadın Bakanlığı ama iki erkeğin ağzına bakıyorsunuz. Başbakan, Cumhurbaşkanı ne diyecek, diye. Bu mudur Kadın Bakanlığı? Bir kere Kadın Bakanlığının ayrı kurulması gerekir, hükümetin bir parçası olarak değil. Türkiye Kadın Meclisi kurulması gerekir. Yasal tedbirler nasıl alınacak bu bakanlığın karar vermesi gerekir. Kadına yönelik şiddetle ilgili özel ihtisas mahkemelerinin kurulması gerekir. Bu konuda yargılamaları yapacak hakimlerin savcıların da kadın olması gerekir. Her konuda özel yetkili mahkeme kuran hükümet bu konuda adım atmıyor. Erkek yargıçlar böyle yaratıkları yargılayamazlar. Bu konuda cesaretiniz varsa bu ülkeye barış gelir. Yoksa Cumhurbaşkanın dün dediği gibi kadın bize Allahın bir lütfu armağanıdır diyerek, kadının erkeğe lütfedilmiş bir armağan olarak yaklaşırsanız çözemezseniz. Bu konuda da yalan söylüyorlar dinde de böyle bir şey yok. Bu konuda kadın arkadaşlarımızın yanında durarak bunu sağlamaya çalışıyoruz. Eşbaşkanlık bu nedenle önemlidir." 
 
'CİNAYETLER ARTACAK; SESİNİZİ YÜKSELTİN'
 
Demirtaş, 'İç Güvenlik Paketi'ne de şu sözlerle tepki gösterdi: "130 maddelik paket hazırlıyorlar toplumun güvenliği yok içinde. Ne var, kendi güvenlikleri, Başbakanın, hükümetin Cumhurbaşkanının güvenliği var. Başbakan günlerdir televizyon televizyon dolaşıyor bunu anlatmaya çalışıyor. Ama acemi bu başbakan. Allah var öbürü beceriyordu bu işi. Ama bu yalan söyleyince yüzü kızarıyor, gözlerini kaçırıyor. Yahu zorlama kendini yalan söylemeye. Günlerdir, hükümet bonzai ile Molotofu yasaklamaya çalıştığını söylüyor. Bu kadar hassassanız buradan çağırımızdır. Derdiniz bu ise gelin bu paketi iki maddeye indirelim. Bonzai ile molotofu yasaklayalım. Ama dertleri bu değil. Bu pakette özgürlükle ilgili hiçbir düzenleme getirdiklerini söylüyorlar. Molotof atıyorlarmış ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlarmış. Yalan. Molotof atana 20 yıl ceza veriyorsunuz. Yalan. Bu yasa hükümete ve Vali'ye yargı yetkisi veren bir yasadır. Vali'ye gözaltına alma yetkisi veriyorsunuz. Vali şunu alın diyecek alacaklar. 24 saat geçti, sayın valim ne yapalım diyecek, uzatın diyecek uzatacaklar. Hakim yok, savcı yok, avukat yok. Üstünüzü arayacağım, valinin emri… Hükümeti protesto edeceksiniz, cumhurbaşkanını zamları protesto edeceksiniz. Vali bundan huzursuzluk duyacak ve vali anında hepinizi gözaltına aldıracak. Bu yasa bunları getiriyor.
 
Devletin zulüm yasalarına karşı, diyelim ki yüzünüzü kapattınız, elinizde ne taş var ne molotof, polis sizi öldürebilecek. Bu yasa bunları getiriyor. Başbakan utanmadan sıkılmadan günlerdir yalan konuşuyor."
 
Demirtaş, yasaya karşı mücadelelerini sürdüreceklerini açıklarken, "Gücümüz yettiğince, nefesimizin yettiğince bu yasayı engelleyeceğiz. O meclisi kilitleyeceğiz. Eğer hazırlarsa bütün muhalefet partileriyle ortak hareket edeceğiz. Madem Başbakan 'bu yasa çıkacak' diye ısrarcı ise biz de çıkarmamakta ısrarcıyız. Dışarıda da kaygılı olan herkes sesini yükseltmelidir. Bu yasa çıktıktan sonra geri dönüşü yok, cinayetler artacak" diye konuştu. 
 
SERAP ESER CİNAYETİ
 
Demirtaş, ÖDP PM üyesinin Cumhurbaşkanı'nı eleştirdiği için tutuklu olduğunu hatırlatarak, "Yasa daha çıkmadı, sokakta neler yapılıyor neler. Yasa çıktıktan sonra hiç birimizin güvenliği yok" uyarısında bulundu. Demirtaş AKP'lilere de, "Zan etmeyin ki AKP'li olduğunuz için size dokunmayacaklar. Bu yasaya karşı çıkmazlarsa bu yasa onları da vuracak. Yalan konusundaki acemi başbakan dün akşam ne diyor, Serap kızımızı yaktılar. Senin İçişleri Bakanı arkadaşın İdris Naim Şahin söyledi Serap'ı yakanlar MİT'çiydi dedi. İki yıl önce ben söylemiştim" diye konuştu. 
 
Demirtaş, "Şimdi çıkıp bakın Serap Eser'i nasıl yaktılar diyor. Yakan sizsiniz provokasyon yaratıp ortalığı kan gölüne çeviren sizsiniz. Onlar yapıp korku yaratıp bakın aman çıkarmazsak neler olur neler diyorlar. Yakan onların adamlarıdır. En büyük suç örgütleri olan kendilerine bağlı devlet içindeki örgütlerdir. Bu yasayı seçim sonrasında halkın göstereceği tepkiden çekiniyorlar. Bu yasa onlara lazım çünkü halk isyan noktasında" sözleriyle tasarının asıl gerekçesini ifade etti. Demirtaş, "Bu polislere bu yetkiyi vermek, katliamlara davetiye çıkarmaktır" uyarısında bulundu. 
 
Demirtaş, her bir maddeyi gerekirse bir hafta konuşacaklarını belirterek, "132 madde mi 132 hafta tartışacağız. Cesaretleri varsa getirsinler. Ama seçimlere kadar bu yasayı çıkaramazlar" dedi. 
 
'HERKESE PARASIZ SAĞLIK SAĞLAYACAĞIZ'
 
Demirtaş, hükümetin sağlık politikasını da eleştirdiği konuşmasında, "Bu dolandırıcı, üç kağıtçı devlet bizden aldığı paraları ayakkabı kutularına dolduruyor, bizim sağlık hizmetlerimizi vermiyor. Hastanelerde paranız kadar sağlık, paranız kadar ilaç anlayışı geçerli. Oysa paranızı peşin vermişsiniz, bu dolandırıcı devlet size parasız hizmet vermesi gerekir" ifadelerini kullandı. Demirtaş, HDP'ye oy verme çağrısında bulunarak, "Herkese parasız sağlık hizmeti sağlayacağız" sözünü verdi.
Güncelleme Tarihi: 18 Şubat 2015, 11:15
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER