Sınır nöbetinin devam ettiği Suruç’un Miseynter köylüsü Gül Çelikarslan, köylerinde kurulan komünal yaşam ile müze ve kütüphaneye kavuştuklarını söylerken, her gün yerini aldığı insan zinciri eylemi için “YPG/YPJ orada savaştıkça, canını verdikçe, bizler de buradan zincire katılıp onlara olan sonsuz saygımızı göstereceğiz” dedi.

Kobanê’ye saldırılar ardından Suruç’un Kobanê’ye sınır köylerinde başlatılan sınır nöbeti eylemi 166’ıncı gününe girdi. Kobanê’de gerçekleşen tarihi direnişi sahiplenmek, direnişçileri selamlamak, sınır hattında güvenliği sağlamak amaçlı gerçekleşen direniş nöbetlerinde, köylüler, Kobanêliler, Kuzey Kürdistan’ın her tarafından insanlar ile dünyanın değişik bölgelerinden her renk, kimlik ve düşünceden insanlar bir araya geldi. DAİŞ çetelerinin saldırılarının başladığı ilk günden bu yana Kobanêliler için seferber olan sınır köylüleri, maddi manevi dayanışmanın en güzel örneklerini gösterdi. Direniş nöbetlerinin ilk gününden bu yana her sabah insan zincirinde yerini alan Miseynter köyünden Gül Çelikarslan, DAİŞ çetelerinin saldırılarıyla köylerine gelen Kobanêlilere yardımın yanısıra köylerinde oluşan komünal yaşamdan da memnun olduklarını dile getirdi.

SAVAŞIN DİBİNDE ÇOCUKLAR

Savaştan Kobanêli çocuklarının da etkilendiğini belirten Çelikarsalan, “Savaş başladıktan bir buçuk ay sonrasında kendi çocuklarımızın ve Kobanê’li çocukların psikolojilerinin bozulduğunu gördük. 2-18 yaş arası çocuklarımız neye uğradıklarını şaşırdılar. Bu zamana kadar savaş görmeyen çocuklar, köyde her gün jandarma görüyor, biber gazı yiyor, bomba sesleri, silah sesleri duyuyordu. İki ay okula gönderemedik çocuklarımızı. Daha yeni başladılar okullarına” diye konuştu.

‘KOBANÊ AZAD OLDU ÇOK SEVİNÇLİYİZ’

Kobanê’den yaklaşık 30 ailenin köylerine geldiğini ifade eden Çelikarslan, “Gelen Kobanêliler perişan haldeydiler. Sığınacak evleri, eşyaları yoktu. Yanlarında bir şey getirememişlerdi. Kapılarımızı onlara açtık, kalacak evler ayarladık. Sonradan yardımlar gelmeye başlayınca durum biraz daha düzeldi” dedi. Kobanê’lilerin evlerine geri dönmeye başladığını söyleyen Çelikarslan, “Kobanê azad oldu, hepimiz çok sevinçliyiz. Geri dönüşleri bizleri de çok heyecanlandırıyor” şeklinde konuştu.

‘ONLAR SAVAŞTIKÇA ZİNCİRE KATILACAĞIZ’

Direniş nöbetleri kapsamında gelenekselleşen insan zinciri eyleminden vazgeçmediklerini ifade eden Çelikarslan, “Direniş nöbetinde YPG/YPJ güçlerine olan saygımızı göstermek ve onları selamlamak için zincir oluşturuyoruz. Her sabah şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunuyoruz. Onlar orada savaştıkça, canını verdikçe, bizler de buradan zincire katılıp onlara olan sonsuz saygımızı göstereceğiz” diyerek, minnet duygularını dile getirdi.

KOMÜN KÖYÜNE DÖNDÜ

Nöbetlerle birlikte köylerinde kurulan komünal yaşamdan memnun olduklarını söyleyen Çelikarslan, “Yemeğimizi, evimizi yaşamımızı paylaşıyoruz. Bu sayede birçok kişi ile tanıştık. Buralarda köyümüz için çeşitli etkinlikler yapıldı, yeni yerler açıldı. Köyümüzde daha öncesinde ne müze, ne de kütüphane vardı. Ama şimdi Arin Mrixan ve Kader Ortakaya adına müze ve kütüphane oluşturuldu. Bu tür değişiklikler herkes için çok iyi oluyor” dedi.