Kürt askerin ailesi: Oğlumuz intihar etmedi vuruldu

Kürt askerin ailesi: Oğlumuz intihar etmedi vuruldu

Kürt askerin ailesi: Oğlumuz intihar etmedi vuruldu
 Nusaybin-Qamişlo sınırındaki Eznavir (Sınırtepe) köyünde bulunan, Nusaybin 2. Hudut taburuna bağlı Bayraktar sınır karakolunda askerlik yapan ve rütbeli askerler tarafından ırkçı baskılara maruz kalan Amed nüfusuna kayıtlı er Halil İbrahim Erçek'in (20) G-3 tüfeği ile karnına ateş ederek intihar girişiminde bulunduğu iddia edildi. Ancak Erçek ailesi çocuklarının kendisini vurduğuna inanmadıklarını belirterek, aylardır süren baskı, tehdit ve yaralanmasına ilişkin tıbbi bulguların çocuklarının vurulduğunu gösterdiğini savundu.

6 Ocak Pazartesi günü ağır yaralı olarak Nusaybin Devlet Hastanesine getirilen Amed'li 6 aylık asker Halil İbrahim Erçek, yapılan ilk müdahalenin ardından ameliyata alındı.

Askeri yetkililerce ailesine haber verilmeyen Erçek'in yaralandığını, o sırada özel bir işi nedeniyle Amed'den Nusaybin Devlet Hastanesine gelen dayısı K.A yapılan anons vesilesiyle öğrendi.

AİLEYE HABER VERİLMEDİ

Yeğeni Halil İbrahim Erçek'in 6 Ocak Pazartesi günü saat 13:30 sularında askerlik yaptığı Bayraktar karakolunda G-3 tüfeği ile yaralandığını belirten K.A. Yeğeninin yaralanması ile ilgili askeri yetkililerin ailesine haber vermediğini, olayı Nusaybin Devlet Hastanesine özel bir iş için gittiği sırada öğrendiğini kaydetti. K.A. O gün yaşananları şöyle aktardı “Hastanede bulunduğum sırada yeğenimin ismi anons edildi. Anonsta silahlı yaralanmadan bahsediliyordu. İlk başta isim benzerliği düşüncesiyle yeğenim olabileceğine ihtimal vermedim. Daha sonra orada bulunan bir görevli yaralanan kişinin Diyarbakır Çınar'lı olduğunu söyleyince ben hemen yaralıyı görmek için acil servis bölümüne koştum. Orada yaralının yeğenim olduğunu gördüm. Durumunu sordum, bana iyi değilim diyerek bayıldı. Bayılması üzerine doktorlar hemen müdahale ettiler. Ameliyathaneye aldılar. Ben o sırada hemen Amed’de bulunan amcamı arayarak olayı anlattım. Amcam bana ‘olayı soruştur, nasıl olmuş? Bize cevap ver’ dedi.”

“BASİT BİR YARALANMA, AİLESİNE HABER VERMEYİN”

Bunun üzerine orada bulunan aralarında bir yüzbaşının da bulunduğu dört -beş rütbeli askere olayın nasıl yaşandığını sorduğunu anlatan K.A “Aralarında yüzbaşı olan sarışın kişi bana ameliyatın basit bir ameliyat olduğunu önemli bir şey olmadığını söyledi. Onlara ameliyatı sormuyorum. Doktordan bilgi aldım. Ben size olayın nasıl olduğunu soruyorum dedim. “Olayın nasıl yaşandığını bilmiyoruz, ama ailesine haber vermeyin. Biz askeri buradan alıp götürürüz. Karakolda ifadesini alırız. Daha sonra olayı ailesine bildiririz” cevabını verdi. Ben o sırada tepki gösterdim “ Bu çocuk oyuncağı değil. Ortada ağır yaralı bir insan var. Siz nasıl ailesine haber verilmesin diyorsunuz diyerek aileme haber verdiğimi söyledim” şeklinde ifade etti.

“KÜRTSÜN, DİYARBAKIRLISIN, HEPİNİZ PKK'Lİ VE HAİNSİNİZ”

“Aile üyelerimiz ve Halil İbrahim'in anne babası oraya geldikten sonra orada bulunan rütbeli askerlere büyük tepki gösterdiler. Bu tepkilerden sonra askerler orayı terk ettiler ve bir daha da kimse gelmedi” diye konuşan K.A şöyle devam etti: “Ameliyattan sonra Halil İbrahim ile konuştum. Olayın neden ve nasıl olduğunu sordum. Kendisine yönelik psikolojik baskı, hakaret, ırkçı söylemler olduğunu ve bunlara dayanamayıp intihar ettiğini söyledi. Ailenin siyasi kimliği ve Kürt olmasından kaynaklı olarak “sen Kürtsün, Diyarbakırlısın.” “Hepiniz PKK'lisiniz hainsiniz” biçiminde hakaretler edildiğini söyledi. Bunu yapanların rütbeli askerler olduklarını, özellikle de karakolda bulunan bir subay ile uzman onbaşı tarafından bunların uygulandığını söyledi.

“DURUMU DAHA ÜST RÜTBELİLERE BİLDİRİYOR ANCAK MÜDAHALE EDİLMİYOR”

Yeğeninin askere gittiğinden beri bu baskıları yaşadığına dikkat çeken K.A “durumu daha üst rütbelilere bildiriyor. Ama herhangi birşey yapılmıyor. Üst rütbeli bir komutan ona seni yanıma alacağım diyor ama o da almıyor. Ailesine haber veriyor, babası karakol ile telefonda görüşüyor ama ‘öyle bir şey yok. oğlunuza kimse baskı yapmıyor’ cevabı alıyor” şeklinde konuştu.

“HALİL İBRAHİM'İN KENDİSİNİ VURDUĞUNA İNANMIYORUZ”

Halil İbrahim'in kendisini vurduğuna inanmadıklarının altını çizen K.A. “hem tıbbi bulgular hem de yaşananları düşündüğümüzde kendisini vurmadığını, vurulduğunu ve korktuğu için bunu söylemediğini düşünüyoruz. Hastanede yeğenimi gören bir doktor da merminin sırtından girdiğini, çünkü karın bölgesinde yağ bezelerinin dışarı çıktığının görüldüğünü, bu durumunda merminin sırtından girerek karnından çıktığını gösterdiğini söyledi. Kendisini G-3 tüfeği ile arkadan vurması da imkansız olduğuna göre yeğenimin arkadan vurulduğu kanısına varıyoruz” ifadelerini kullandı.

HAYATİ RİSKİ VAR

Halil İbrahim'in sağlık durumuna ilişkin de bilgi veren dayı K.A. “iç organları parçalanmış, İnce bağırsağında otuz santimlik zedelenme olmuş. On beş santim ince, on beş santim de kalın bağırsağı alınmış. Yarın veya öbür gün normal servise alınacak, doktorlar büyük ihtimalle bir operasyon daha geçireceğini, hayati riskinin bir hafta boyunca süreceğini aktardılar” şeklinde konuştu.

ASKERİ SAVCI İHD'YE BAŞVURDUĞUMUZU ÖĞRENİNCE SORUŞTURMA YAPMADAN AYRILDI

Yaşanan olaya ilişkin olarak İHD Mardin Şubesine başvuruda bulunarak avukat görevlendirdiklerini sözlerine ekleyen K.A. sözlerine şöyle devam etti: “Hukuki girişimlerde bulunacağız. Olayı aydınlatacağız. Diyarbakır 7. Kolordu Komutanlığından olayı soruşturması için askeri savcı gönderildi. Ancak İHD ye başvurduğumuzu, avukat görevlendirdiğimizi öğrenince Nusaybin'e geldikleri halde bizimle görüşmeden herhangi bir soruşturma yürütmeden , ‘biz gidiyoruz Jandarma olay yeri inceleme gider ifadesini alır’ diyerek ayrıldılar.”

TESADÜFEN ORADA OLMASAYDIM OLAYIN ÜSTÜ KAPATILACAKTI

Tesadüfen o gün hastanede olmaması durumunda olayın üstünün kapatılacağını düşündüğünü söyleyen K.A “Olay günü basına da herhangi bir bilgi verilmedi. Yeğenimin ismi yanlış verilerek olaya ilişkin bilgi verilemeyeceği aktarıldı.” şeklinde kaydetti.

Son olarak olayın asla peşini bırakmayacaklarının altını çizen K.A. şunları ekledi ; “daha önce bir çok Kürt genci askerde infaz edilerek, vurularak üstü örtüldü. Ancak biz bir daha böyle olaylar yaşanmasın diye bu olay aydınlatılana ve sorumluları cezalandırılana kadar peşini bırakmayacağız. Mücadele edeceğiz”

HUKUKİ SÜREÇ BAŞLAYINCA İSİMLERİ PAYLAŞACAĞIZ

Olaya ilişkin görüşlerine başvurduğumuz Erçek ailesinin avukatı Zuhat Bilen ise “olayı soruşturuyoruz. Gerekli belge ve bilgileri el de ettikten sonra hukuki süreç başlatacağız. Resmi prosedürü başlattıktan sonra Halil İbrahim'e yönelik baskı ve ırkçı hakaretlerde bulunduğu iddia edilen rütbeli askerlerin isimlerini paylaşacağız” dedi. / anf

Güncelleme Tarihi: 09 Ocak 2014, 22:49
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER