KCK Eşbaşkanlığı'ndan Sivas Katliamı açıklaması

Sivas Katliamı’nın yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yayınlayan KCK Eşbaşkanlığı, “21 yıl önce Sivas’ta 34 Alevi, aydın ve sanatçı çayır çayır yakılarak, hunharca katledilmiştir.

KCK Eşbaşkanlığı'ndan Sivas Katliamı açıklaması
KCK Eşbaşkanlığı, 21 yıl önce Sivas’ta “yakılarak hunharca” katledilen 34 kişiyi anarak, katliamlardan hesap sormanın yolunun ortak bir demokrasi ve özgürlük programıyla mücadeleyi geliştirmekten geçtiğini kaydetti.


Sivas Katliamı’nın yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yayınlayan KCK Eşbaşkanlığı, “21 yıl önce Sivas’ta 34 Alevi, aydın ve sanatçı çayır çayır yakılarak, hunharca katledilmiştir. Halkımızın bu değerli ve direngen sanatçı ve aydınlarını şahadetlerinin 21. Yılında saygı ve minnetle anıyor, katliamı nefretle lanetliyoruz” dedi.

Açıklamada, “Sömürgeci – tekçi zihniyetin gerçekleştirdiği bu katliam tam bir Alevi toplum kırımı olmuştur. Daha önce Maraş’ta, yine Sivas’ta, Çorum’da daha sonra ise Gazi’de, Robboski’de ve Gezi’de gerçekleştiren katliamlar aynı sömürgeci zihniyetin retçi, tekçi, Kürt ve Alevi halkını ve yok saydığı diğer tüm inanç ve etnik toplulukları kimliksiz ve kişiliksiz bırakma politikalarının sonucu olmuştur. İnkara, zulme ve zorbalığa baş kaldıran onurlu her devrimci, aydın, Alevi ve sanatçı sürekli katliam, sömürü, soygun ve zorbalık altında büyük bedeller ödeyerek kimlik, kişilik ve özgürlüklerini korumaya çalışmıştır” ifadeleri kullanıldı.

KCK Eşbaşkanlığı, mesajında şunlara yer verdi: “Egemen tekçi ve inkarcı sömürgeci zihniyet, ezilenlerin, Alevilerin, aydınların ve devrimcilerin örgütsüzlüğünden ve bölünmüşlüğünden yaralanarak sömürü, soygun, sürgün ve toplum - kırım politikalarını her fırsata insafsızca sürdürmüştür. Bu kuşkusuz tam bir sindirme ve teslim alma politikası olmuştur.

 Ama artık başta Alevi toplumu olmak üzere, tüm ezilen ve yok sayılan inanç ve etnik toplulukların, aydınların ve sanatçıların önünde parlak bir gelecek durmaktadır. Bu nedenle güçlerini, enerjilerini ve iradelerini birleştirip, demokrasi ve özgürlük mücadelesini yükseltecekleri koşullar ortaya çıkmıştır. HDP, bunun en somut örneği olmaktadır.

HDP, gerçek bir demokrasi ve özgürlükler programı olmaktadır. Devletin ve sistem partileri olan CHP ve benzeri güçlerin yedeğine düşmeden, kendi gerçek özgürlükleri ve geleceklerinin, Türkiye'nin demokratikleşme programının etrafında birleşerek mücadeleyi her düzeyde ve her fırsata yükseltmenin zamanıdır.

Sivas’ta katledilen 34 canın, Robboski’de katledilen çoğu çocuk 34 Kürt yurtseverinin yine Gazi ve Gezi’de katledilen nice şehitlerimizin anılarını zaferle taçlandırıp, katliamlardan hesap sormanın yolu, ortak bir demokrasi ve özgürlük programıyla mücadeleyi geliştirmekten geçmektedir.

Bu temelde direnen tüm mücadeleci güçleri, Alevileri, Ermenileri, Süryanileri, tüm etnik ve inanç topluluklarını, devrimcileri, sosyalistleri, emekçileri, kadınları, aydınları, gençleri ve sanatçıları içinde geçtiğimiz bu tarihsel sürece cevap olabilecek düzeyde mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz."

AHMET DEMİROĞLU İÇİN BAŞSAĞLIĞI

KCK ayrıca yakalandığı kanser hastalığına yenik düşen BDP'li Ahmet Demiroğlu için de başsağlığı dileğinde bulundu:

"Legal demokratik Kürt siyasetçi BDP’nin eski İzmir il başkanı Ahmet Demiroğlu arkadaşımızın yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle zindanda şehit düştüğünü büyük bir üzüntüyle öğrenmiş bulunuyoruz. Öncelikle Ahmet Demiroğlu arkadaşın şahadeti önünde saygıyla eğiliyor, ailesine, yakınlarına ve halkımıza başsağlığı diliyoruz.” / anf

Güncelleme Tarihi: 01 Temmuz 2014, 11:14
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER